20108
kendisini ne seviyorum ne de sevmiyorum. sahada olmasa daha iyi olur ancak kendisine ihtiyaç duyacağımız maçlar da olacak o nedenle kadroda olmalı.
ancak bunların hepsinden bağımsız kendisiyle alakalı bir hissiyatım var. kendisini ne zaman görsem bana galatasaray’ın kötü zamanlarını hatırlatıyor. takıma ilk çıktığı dönemler (yaşadığı iki şampiyonluğa rağmen o dönem fenerbahçe’ye verdiğimiz psikolojik üstünlük), gitmeden önceki son sezonu, gidişi… belki kendisinden tamamen bağımsız ancak gidişinden sonra takımın şaha kalktığı dönemler, takım düşüş yaşamaya başlarken çıkan aziz yıldırım pozları, kendisine götürdüğümüzü söylenen teklif ve o esnada basında yer alan haberler… son olarak galatasaray’a dönüşü, şampiyon olunamayan sezon, ertesi sene avrupa ön elemeleri, fiyasko psv eşleşmesi ve rezalet denebilecek st johnstone ilk maçı…
saydığım şeylerin çoğunda kendisi asla bir ve hatta ikinci sorumlu değil belki ama hep bu tarz kötü hatıralarla yer ediyor zihnimde.
ancak bunların hepsinden bağımsız kendisiyle alakalı bir hissiyatım var. kendisini ne zaman görsem bana galatasaray’ın kötü zamanlarını hatırlatıyor. takıma ilk çıktığı dönemler (yaşadığı iki şampiyonluğa rağmen o dönem fenerbahçe’ye verdiğimiz psikolojik üstünlük), gitmeden önceki son sezonu, gidişi… belki kendisinden tamamen bağımsız ancak gidişinden sonra takımın şaha kalktığı dönemler, takım düşüş yaşamaya başlarken çıkan aziz yıldırım pozları, kendisine götürdüğümüzü söylenen teklif ve o esnada basında yer alan haberler… son olarak galatasaray’a dönüşü, şampiyon olunamayan sezon, ertesi sene avrupa ön elemeleri, fiyasko psv eşleşmesi ve rezalet denebilecek st johnstone ilk maçı…
saydığım şeylerin çoğunda kendisi asla bir ve hatta ikinci sorumlu değil belki ama hep bu tarz kötü hatıralarla yer ediyor zihnimde.
