520
bursaspor maçında taraftarların tepkisi üzerine oyundan alınınca yedek kulübesinde maçı gözü yaşlı takip etmesi, belki de takımının kazanması için içinden dualar etmesine hakikatten çok üzüldüm. belli ki bu adamın sorunu öz güven ile alakalı, psikolojik bir durum. yoksa her oyuncu gol kaçırabilir. hakan şükür geçmişte neler kaçırdı. ya da ümit karan koca bir sezonu gol atamadan bitirdi. bunlar olağan şeyler. ancak güiza takip edebildiğim üzere her zaman bir çaba sarfetti kimse de aksini iddia edemez. işte tüm bunların üzerine dün geceki o ağlamaklı halini, suçluluk duygusunu gözlerinde görünce nedensiz bir şekilde aklıma lincoln geldi. kimi zaman güiza gibi kendi görev yetkisi bakımından takımına katkı sağlayamayan, ancak ondan ayrı biçimde ruhsuz oynayan, galatasaray'ı takmayan, oyundan alınınca yedek kulübesine uğramadan stadı terkeden ve galatasaray şampiyonluk mücadelesinin göbeğindeyken brezilya'da tatil yapıp takımın durumunu iplemeyen... sırf o göz yaşlarından dolayı, takımı için elinden birşeyler gelmediği için çaresizce arkadaşlarına yedek kulübesinden bile olsa destek sağlamasından dolayı en azından adam olarak, takım oyuncusu olarak, sorumluluk sahibi bir sportmen olarak tuttum bu adamı ben. lincoln gibi, roberto carlos gibi adı olan ancak kulüplerini iplemeyen, ruhsuz oyuncular olacağına iyi oynamasa da takımı için göz yaşları döken, sorumluluklarının bilincinde olan ve bunlara cevap veremediğini hissedince de suçluluk duygusu taşıyan karakterli bir oyuncum olsun. fenerbahçe sırf bu yüzden bu kişilikteki bir adamı kazanmalıdır.