2338
tartışmalara konu olan paylaşımını ne yazık ki silmiş futbolcumuz. yani özellikle bu gece bir programda ve sosyal medyada yapılan eleştirilere üzülmemek elde değil. "gözümüze sokulmasından bıktık, toplumun ahlakı var, ben de özgürlükçüyüm ama herkesin gözü önünde yapması yanlış, neden sadece bu konuda bir kıyafet giymiş neden o ve diğer insanlar başka konularda konuşmamış" gibi saçma ve gerici argümanlarla bir süredir eleştirilmekteydi.
özellikle de bir tv programında iki yorumcu tarafından yapılan "toplumun ahlakı, kimseye karışmam ama herkesin gözü önünde yapamaz" gibi laflar ve hatta sunucunun eşcinsel demekten çekinmesi, sürekli sanki eşcinsellik kötü bir şeymiş gibi "taylan öyle biri değil kesinlikle yanlış anlaşılmasın" tarzı cümleler kurması üstüne üstlük "milli takıma alınmaması gerekli" yönündeki vahim açıklamalar içimizdeki sevgi nefretini bir kez daha gösterdi.
yani insanlar çok basit bir şekilde, günümüzde insan haklarının "bir insanın olduğu birey halinde yaşayabilmesi özgürlüğü" anlamına geldiğini anlayamamış. lgbti hakları mücadelesi bir insanın kapalı kapılar arkasında istediği ile ilişki yaşayabilmesi "özgürlüğü" değildir. aynı sizin "normal" dediğiniz çiftler gibi el ele tutuşabilmeleri, tatile gidebilmeleri, fotoğraflarını paylaşabilmeleri, evlenebilmeleri, evlat sahibi olmalarının mücadelesidir. sırf lgbti oldukları için nefret, taciz, baskı, ayrımcılık altında kalmalarının mücadelesidir. eğer lgbti veyahut başka herhangi bir insan hakları mücadelesinin tamamından veya bir kısmından rahatsız oluyorsanız oturup düşünmeniz gereken konular var demektir.
bazen "ünlü kişilerin" de insan olduğunu, onların da bir hayatları olduğunu unutuyoruz. onların da kendilerine ait düşünceleri var ve hiç biri sırf topluma rol model olmak için "ünlü" olmadılar. he taylan rol model olacak olsa, yani şu ana kadar gördüğüm kadarı ile tam örnek alınacak biri olurdu o tamam.
özellikle de bir tv programında iki yorumcu tarafından yapılan "toplumun ahlakı, kimseye karışmam ama herkesin gözü önünde yapamaz" gibi laflar ve hatta sunucunun eşcinsel demekten çekinmesi, sürekli sanki eşcinsellik kötü bir şeymiş gibi "taylan öyle biri değil kesinlikle yanlış anlaşılmasın" tarzı cümleler kurması üstüne üstlük "milli takıma alınmaması gerekli" yönündeki vahim açıklamalar içimizdeki sevgi nefretini bir kez daha gösterdi.
yani insanlar çok basit bir şekilde, günümüzde insan haklarının "bir insanın olduğu birey halinde yaşayabilmesi özgürlüğü" anlamına geldiğini anlayamamış. lgbti hakları mücadelesi bir insanın kapalı kapılar arkasında istediği ile ilişki yaşayabilmesi "özgürlüğü" değildir. aynı sizin "normal" dediğiniz çiftler gibi el ele tutuşabilmeleri, tatile gidebilmeleri, fotoğraflarını paylaşabilmeleri, evlenebilmeleri, evlat sahibi olmalarının mücadelesidir. sırf lgbti oldukları için nefret, taciz, baskı, ayrımcılık altında kalmalarının mücadelesidir. eğer lgbti veyahut başka herhangi bir insan hakları mücadelesinin tamamından veya bir kısmından rahatsız oluyorsanız oturup düşünmeniz gereken konular var demektir.
bazen "ünlü kişilerin" de insan olduğunu, onların da bir hayatları olduğunu unutuyoruz. onların da kendilerine ait düşünceleri var ve hiç biri sırf topluma rol model olmak için "ünlü" olmadılar. he taylan rol model olacak olsa, yani şu ana kadar gördüğüm kadarı ile tam örnek alınacak biri olurdu o tamam.