740
gelmekte olan yabancı sınırı saçmalığını ve döviz kurunu düşününce verim almamızın şart olduğu yer. ama hem teknik heyet, hem taraftar, hem de camia olarak önce bakış açımızı ve kafa yapımızı değiştirmemiz gerekiyor. alt yapıdan çıkan her oyuncumuza kendi mevkisinde 'avrupanın sayılı oyuncuları arasında olacak!' gözüyle baktıkça biz daha çok gencimizi sakız gibi çiğneyip bir kenara atarız. oysa ki beklentiyi ve çıtayı biraz düşük tuttuğumuzda oyuncular yüksek çıtayı aşmak için heba olmayacak.
biraz bakkal hesabı tarzıyla anlatmak istediğimi şöyle örneklendireyim;
20/21 sezonunda ;
3. kalecimiz fatih öztürk : 4.000.000 tl
3. sol bekimiz e. taşdemir: 2.000.000 tl
merkez orta sahaya sırf transfer yapmış olmak için alınan etebo: 20.000.000 tl
---- 3 oyuncunun toplam maaşı 26.000.000 tl ---------------
şimdi biz bu 3 oyuncu yerine
3. kaleci olarak batuhan şen' e
3. sol bek olarak süleyman luş' a
merkez orta sahada da etebo yerine atalay babacan veya celil yüksel' e güvenseydik;
----- 3 oyuncunun toplam maaşı 1.500.000 tl ---------------
sadece şu 3 mevkide alt yapıdan çıkan oyuncularımıza geniş kadroda yer vermeye cesaret edebilseydik 24.500.000 tl kulübün kasasında kalacaktı. peki bu basit bakkal hesabını niye pratikte uygulayamıyoruz?
iki ihtimal var;
1. hem teknik heyetimiz hem biz taraftarlar transfer konusunda tüketim delisiyiz.
2. çocuk yaşlardan itibaren yıllarca emek verdiğimiz alt yapı oyuncularımız 18-19 yaşlarına geldiğinde aldıkları eğitime rağmen o kadar yetersizler ki bu oyuncular kendi mevkilerinde as takımın 3. alternatifi olabilecek seviyede bile değiller. bu yüzden teknik heyetimiz bu futbolcuları geniş kadroda düşünmüyor. bu ihtimal tüyler ürpertici ve korkunç! ve eğer sebep buysa bizim altyapımız ölmüş; ağlayanı yok!
benim şahsi fikrim ise 1. ihtimal.
uzun lafın kısası dar kafalı ebeveynlerin evlatlarına 'benim çocuğum boğaziçi'nde okuyacak! benim çocuğum doktor olacak!' dayatmalarını biz de altyapı futbolcularına yapıyoruz malesef. bırakalım süleyman luş avrupanın sayılı beklerinden biri olmasın. görev verildiğinde 6/10 luk oynayan yedek bek olsun. bırakalım yunus akgün bir sezonda 10 gol+ 10 asist yapmasın. sonradan oyuna girdiğinde oyunu hareketlendiren yedek silah olsun. bu bile bizi her yıl milyonlarca lira masraftan kurtaracak, anadolu kulüplerinin vasat oyuncularına dilenmek zorunda bırakmayacaktır.
biraz bakkal hesabı tarzıyla anlatmak istediğimi şöyle örneklendireyim;
20/21 sezonunda ;
3. kalecimiz fatih öztürk : 4.000.000 tl
3. sol bekimiz e. taşdemir: 2.000.000 tl
merkez orta sahaya sırf transfer yapmış olmak için alınan etebo: 20.000.000 tl
---- 3 oyuncunun toplam maaşı 26.000.000 tl ---------------
şimdi biz bu 3 oyuncu yerine
3. kaleci olarak batuhan şen' e
3. sol bek olarak süleyman luş' a
merkez orta sahada da etebo yerine atalay babacan veya celil yüksel' e güvenseydik;
----- 3 oyuncunun toplam maaşı 1.500.000 tl ---------------
sadece şu 3 mevkide alt yapıdan çıkan oyuncularımıza geniş kadroda yer vermeye cesaret edebilseydik 24.500.000 tl kulübün kasasında kalacaktı. peki bu basit bakkal hesabını niye pratikte uygulayamıyoruz?
iki ihtimal var;
1. hem teknik heyetimiz hem biz taraftarlar transfer konusunda tüketim delisiyiz.
2. çocuk yaşlardan itibaren yıllarca emek verdiğimiz alt yapı oyuncularımız 18-19 yaşlarına geldiğinde aldıkları eğitime rağmen o kadar yetersizler ki bu oyuncular kendi mevkilerinde as takımın 3. alternatifi olabilecek seviyede bile değiller. bu yüzden teknik heyetimiz bu futbolcuları geniş kadroda düşünmüyor. bu ihtimal tüyler ürpertici ve korkunç! ve eğer sebep buysa bizim altyapımız ölmüş; ağlayanı yok!
benim şahsi fikrim ise 1. ihtimal.
uzun lafın kısası dar kafalı ebeveynlerin evlatlarına 'benim çocuğum boğaziçi'nde okuyacak! benim çocuğum doktor olacak!' dayatmalarını biz de altyapı futbolcularına yapıyoruz malesef. bırakalım süleyman luş avrupanın sayılı beklerinden biri olmasın. görev verildiğinde 6/10 luk oynayan yedek bek olsun. bırakalım yunus akgün bir sezonda 10 gol+ 10 asist yapmasın. sonradan oyuna girdiğinde oyunu hareketlendiren yedek silah olsun. bu bile bizi her yıl milyonlarca lira masraftan kurtaracak, anadolu kulüplerinin vasat oyuncularına dilenmek zorunda bırakmayacaktır.