14496
seviyorum burayı.
insanın ne kadar dinamik bir canlı olduğunu, yargıların bazen çok erken verildiğini, bazen üzerinizde gereksiz sinir ve nefretin olduğunu benim üzerimden bana anlatıyor. o yüzden ara ara açıp eski entry'lerimi okurum bir başlıkta. eskiden ne düşünüyormuşum, şimdi ne düşünüyorum diye.
mesela bir entry'mde nagatomo ilk maçına çıkmış ve beğenmemişim. bu adamdan bi bok olmaz minvalinde bi entry girmişim, e nagatomo gayet başarılı oldu mu sonrasında? oldu. entry'i okuyunca önce güldüm, sonra demek ki sıcağı sıcağına bu kadar kesin yargılar koymamam gerekiyormuş diye düşündüm.
mesela başka bi entry'mde eray işcan övmüşüm. yav kardeşim sen mahalle takimi mısın allah aşkına? eray işcan neden övüyorsun durup dururken? bugün gördüğün en kötü kaleciyi söyle deseler bir saniye bile duraksamadan eray işcan dersin. fakat o zaman o dönemin şartları nasılsa veya ben nasıl bir ruh hali içindeysem yabancı kaleci yerine eray işcan'ın takımda kalmasını isterken bulmuşum kendimi. insan şu an gülünç bulduğu düşünceleri zamanında savunmuş olabiliyor ve inanın bunu hiç de hatırlamıyor.
bir sürü entry vardır bugün baktığımda tamamen saçmaladığım, şu an taban tabana zıt görüşte olduğum veya "ulan bak be! yıllar öncesinde yazmışız biz bunları..." dediğim. bazen utandığım entry'ler de oluyor fakat bunların hiçbirini silmiyorum, çünkü beni kendimdeki değişime şahit olduğum bir zamanda yolculuğa çıkarıyorlar. zamanında verilmiş en kesin kararların bile nasıl tersine dönebileceğini gösteriyorlar.
iyi ki varsın gs sözlük.
insanın ne kadar dinamik bir canlı olduğunu, yargıların bazen çok erken verildiğini, bazen üzerinizde gereksiz sinir ve nefretin olduğunu benim üzerimden bana anlatıyor. o yüzden ara ara açıp eski entry'lerimi okurum bir başlıkta. eskiden ne düşünüyormuşum, şimdi ne düşünüyorum diye.
mesela bir entry'mde nagatomo ilk maçına çıkmış ve beğenmemişim. bu adamdan bi bok olmaz minvalinde bi entry girmişim, e nagatomo gayet başarılı oldu mu sonrasında? oldu. entry'i okuyunca önce güldüm, sonra demek ki sıcağı sıcağına bu kadar kesin yargılar koymamam gerekiyormuş diye düşündüm.
mesela başka bi entry'mde eray işcan övmüşüm. yav kardeşim sen mahalle takimi mısın allah aşkına? eray işcan neden övüyorsun durup dururken? bugün gördüğün en kötü kaleciyi söyle deseler bir saniye bile duraksamadan eray işcan dersin. fakat o zaman o dönemin şartları nasılsa veya ben nasıl bir ruh hali içindeysem yabancı kaleci yerine eray işcan'ın takımda kalmasını isterken bulmuşum kendimi. insan şu an gülünç bulduğu düşünceleri zamanında savunmuş olabiliyor ve inanın bunu hiç de hatırlamıyor.
bir sürü entry vardır bugün baktığımda tamamen saçmaladığım, şu an taban tabana zıt görüşte olduğum veya "ulan bak be! yıllar öncesinde yazmışız biz bunları..." dediğim. bazen utandığım entry'ler de oluyor fakat bunların hiçbirini silmiyorum, çünkü beni kendimdeki değişime şahit olduğum bir zamanda yolculuğa çıkarıyorlar. zamanında verilmiş en kesin kararların bile nasıl tersine dönebileceğini gösteriyorlar.
iyi ki varsın gs sözlük.