• 5254
    kulübün başına gelme sebebi “dursun özbek’in kulübü batırması” değil, apar topar baskın seçime gitmesi olan yönetim. haliyle kafasında normal seçim zamanı olan mayıs ayında başkanlık adaylığı olan herkes ve destekçileri, 3 aylık süre için gelmeyi vaat etmiş olan mustafa cengiz’e oy vermiş, rutin mayıs planlamalarına devam etmiştir.

    taraftarlarca iyi olduğu “hissedilen” kulübün mali durumu hakkında hissiyata değil, bağımsız denetim onaylı raporlara göre bilgi vermek isterim; zira belli ki bazı şeyleri ilkokul öğrencisine anlatır gibi anlatmak gerekiyor artık.

    1) 3 senede gelirler (pandemi hariç) azalmış, satılmayacağı imzalı olarak üyelere taahhüt edilmesine rağmen şu an net hatırlamamakla birlikte %7 civarında hisse satılmış, galatasaray spor kulübünün, ortağı olduğu sportif aşye borcu 150-200 milyon tl civarından 1.3 milyar tl’ye, sportif aş’nin borç alacak farkı 1.3 milyar tl’den 2.4 milyar tl bandına çıkmıştır ki bu borç alacak farkı içinde tahsil edilemeyecek olan yukarıda bahsettiğim 1.3 milyar + olarak gözükmektedir. yani net hesap yaparken bu tutarı 2.4’e ekleyebilirsiniz.

    2) satılan oyuncuların yerine sürekli kiralık oyuncular alındığından, nicelik olarak tapulu net bir takım kalmamıştır. nicelik olarak yeterli bir takım için 1 adet stoper, 1 adet sol bek, 3 adet orta saha asgari gerekli transferler. amatör şubelere girmiyorum, bu alımlar doğrudan sportif aşye (-) yazacak.

    3) hemen her başkan tarafından yapılan “halktan para toplama” diyebileceğimiz bedelli sermaye artışı dursun özbek zamanında başlamış, “kırdırılan çek” ile sportif aş ortağı olan kulüp kendine düşen artış bedelini bu çeki kırdırarak ödemiş, çekten ettiği 70-80 milyon tl zarar, sermaye artışından gelen 300 milyon tl olarak mustafa cengiz’in ocak 2018 yönetiminde, muhtemelen son “bedelli sermaye artışı bedeli” olarak kasaya girmiştir. basitçe anlatayım, spk mevzuatı uyarınca bedelli sermaye artışı yapabilmek için ortakların şirkete borcu olmaması gerekmektedir. kulübü “batıran” dö zamanında bir çekten 70-80 milyon tl eksi para alınarak para sokulabilirken, mustafa cengiz yönetiminin kulübün ve bağlı şirketlerin mali yapısını twitter üzerinden takip eden taraftar üzerinde algı yaratmak için yaptığı derneği, yani kulübü (kulüp = dernek. başkan buna seçilir üyeler buna üyedir, sportif aş standart bir aş, 4 tl vermek isteyen herkes 1 adet hisse alarak ortağı olabilir) borçlandırma faaliyetleri nedeniyle, bir daha nefes almak üzere bedelli sermaye artışı yapmak için ihtiyacımız olan para 1.4 milyar tl + 200-300 milyon tldir.

    4) yine hissiyata göre mali durumu toparlamış veya mali olarak iyi yöneten mc yönetimi, 5 senelik bb sözleşmesini genel kurula dahi getirmeden apar topar imzalamıştır. galatasaray’ın yarınlarını düşünen bu tarihin en iyi yönetimi, kendi dönemi içinde (2 sene), 20 senedir tüm yönetimlerin yaptığının aksine ana para ödemesi yapmama karşılığında sözleşmenin 5. senesinde 1.3 milyar tl ödemeyi taahüt etmiştir. galatasaray spor kulübü’nün tarihi cirosu (sadece içeri giren para ödemeler hariç) ünal aysal döneminde 1.1 milyar tl’dir. bu dönemde, harcama (gider) yoğunluğu olan euro 3 bandında, 450k civarı satılan forma 150 tl olup, şampiyonluk + ucl çeyrek final görülmüştür. an itibariyle ciromuz, yani ödemelere bakmaksızın içeri giren para 650 milyon tl dahi değildir, “stad boş” diyecekler için her bir bilet 500 tl karşılığında satılsa bu 17 maçta 425 milyon tl yapar ki hem her biletin 500 tlye satılması ve stadın kapalı gişe oynaması mümkün değildir, hem de 425+650 yine ciro olarak bile yarınlarını düşünen yönetimin kendisinden sonraki yönetimi ödemek zorunda bırakmayı taahhüt ettiği 1.3 milyar tlyi bile karşılamamaktadır. yineliyorum bu revenue içinde expenditure olmayan rakamdır. yani kulüp personel ve oyuncu maaşı ödemese, elektrik faturası bile ödemese dahi ödeyemeyeceği bir borç ödeme taahhüdü altına sokulmuştur. ali koç’a laf edememe sebebi adamın dik durup sözleşme süresinin 9 yıla çıkmasıdır.

    5) an itibariyle imzalanan 9 senelik bb sözleşmesi uyarınca, 14 aralık 2020’de yapılan sportif aş genel kurulunda kaan kançal’ın ve yönetimin bb’ye sunacağı “prensipler” uyarınca, önümüzdeki 7 senelik süreçte (a) gelirlerin %50’si doğrudan bankalara ödenecek (b) başarı primlerinin (lig ucl vs.) %75’i doğrıdan bankalara ödenecek (c) sportif aş hemen herkesin faydalandığı vergi indirimlerinden faydalanamayacak yani ödemeyip indirimli olarak taksite bağlanagelen vergiler tam, zamanında ve eksiksiz ödenecek (yukarıda verdiğim oranlar hariç) ve (d) transferler noktasında bb de söz sahibi olacak. yani bulduğumuz bir adamı, bb tarafından “bu maliyet bize borcunuzu ödemenizi engeller” denmesi durumunda alamayacağız. elbette bunlar yönetimin masaya oturup üstünde anlaşmak istediği hususlar, yönetimin istekleri. pazarlıık gücüne bağlı olarak kol böreği ısmarlanır mı ısmarlanmaz mı göreceğiz.

    6) dö kulübü batırdı ama yönetim maaşları düzenli ödüyor argümanı için uzun uzun konuşmaya gerek yok. 350k alan adem, ahmet çalık vs. giderken bıraktıkları para ile maaşlarını karşılaştırırsanız, dö oyuncuları satılıp paraları ile maaş ödendikten sonra kimseye para ödenmediği ortaya çıkar.

    özetle dursun özbek dönemi ekonomik olarak kötü veya rezalet bir dönemdi, ancak mc dönemi ekonomik eylemler nedeniyle dö dönemini bile mumla aratacak bir dönemdir.

    bu dediklerime körü körüne inanmayın, lütfen kontrol edin. bütün rakamlar online olarak karşınızda. sen haksızsın mc çok iyi yönetti ekonomiyi diye gelebilir aksi yönde kanıt bulabilen olursa.
App Store'dan indirin Google Play'den alın