775
bir 10 maçı haricinde hiç iyi oynamadığımız sezon.
alanya deplasmanında gelen galibiyet beni ve belki de tüm taraftarlarımızı yanılttı. muhtemelen yüzde 80 şampiyonuz artık dedik ama kazın ayağı öyle değilmiş... kimse kusura bakmasın ama fatih terim, bizatihi kaçan şampiyonluğun sebebidir. en kibar tabiriyle biraz havaya girdik o dönem ve sonrasındaki 6- 7 haftada kayseri maçı hariç maç kazanamadık. erzurum maçından belliydi aslında perşembenin gelişi; çok kötü bir oyun, çok kötü organizeler ve bireysel hatalar.. çoğumuz umursamadık çünkü kazanmış ve zorlu bir fikstürden çıktığımız için belki de takıma bir maçlık hak vermiştik.. sonrasında ankaragücü maçı geldi ve emre kılıç boş kaleye o golü atamadı.. şimdi o gol kaçtı diye şampiyonluk gitti diyecek kadar manyak değilim ve çocuğu suçlayamam ama pis hem de çok pis bir pozisyondu işte... o gol kaçınca böğrüme öküz oturmuştu..
hakemi, federasyonu bu işin ne kadarına etki etmiştir? en azından kulübün yönetiminden sorumlu kişiler ve futbolcular kadar olmadığı kesin. sen düşmeyeceksin arkadaş, düşmeyeceksin.. bilmen gereken şu ki: galatasaray olarak "istemez" görünürsen asla ama asla başka takımlara olduğu gibi sana destek vermezler.. hatta bırakın desteği köstek de olur ve çat çat alnına yapıştırlar kırmızı kartları.. ankaragücü maçında mustafa'nın gördüğü kart mesela. o kartı veren kötü niyetli halil umut ve var'daki cüneyt çakır bu işin piri oldu bu sene. haram zıkkım olsun tek gram hakkımız.. iyi de beddua etmekle olmuyor bu işler işte... sonrasında sivas'a 2 puan verdik. dakika 68 olduğunda skor 2-2 olmuştu ve daha en az 25 dakika varken fatih terim yine şapkadan tavşanı çıkarıp aslında bayağı iyi giden oyunu bozmuştu. siz misiniz gol atan dercesine 2. golden sonra 2 futbolcu çıkarıp tüm ahengi bozup attı.. hiç müdahele etmese 4. gole gidecek takım yarım saat boyunca pozisyon bulamadı...
sonra kayseri maçında yine kendimizi kandırdık; tıpkı erzurum maçında olduğu gibi. lyundama öyle bir hata yaptı ki maç 0-0 iken. o top gol olsa yine elimiz boş dönecektik.. ama patronun sözü bitmemişti ve 1 hafta sonra rize maçında tüyü dikmişti... çıkmadık candan ümit kesilmezdi ve bir kendimizi yine son düzlüğe attık. ta ki bjk, fb ve ts'nin içerde dışarda yendiği karagümrük maçına kadar. biz şu karagümrük'ten 2 maçta 1 puan aldık.. 5 puan verirsen karagümrük'e şampiyon da olamazsın.. bari 2. maçı alsaydık şu an liderle 4 puan fark olurdu ve ikinci olurduk..
biraz uzun bir yazı oldu ama kaçan şampiyonluk kısa bir zaman diliminde oldu aslında. erzurum maçı.... o maçtan sonra kazanmamıza rağmen burada çok gergindik.. çünkü belhanda, birkaç hafta sonra olacakların sinyalini vermişti.. ayağındaki topu rakibe verip gol yiyen bir takım izleyecektik bunu anlamıştık. sonraki her maçın her dakikasında daha da kötüye gittik ama fatih terim oralı olmadı.
evet hakemler ve cengiz yönetimi işlerin kötüye gitmesine yardımcı oldu ama bundan dolayı başaramadık dersek galatasaray'a ayıp ederiz. maçı kazansa bile göt korkusundan hocası, yönetimi ve taraftarı sürekli ağlayan diğer 2 rakip değiliz.. kolaya kaçmamalıyız..
gelelim kazanan beşiktaş'a.. çoğumuz söylemiş böyle bir sezon daha önce görmedik diye. belki de gördük ama dikkat etmedik ya da fenerbahçe o kadar para harcamışken bjk'nin kollanmasına anlam veremedik. bence son söz henüz söylenmedi; sahi bjk neden bu kadar kollandı? işin içinde fenerbahçe de var bence. bu bir komplo teorisi mi değil mi kısa zaman sonra göreceğiz ama bu işin içinde bir iş var.. 1959 öncesinin tescilinden bağımsız bir kollanma olmadı bana kalırsa.. fatih terim'in bu sezon en az 10 maç ceza aldığı yerde, 90 dakika itiraz eden sergen yalçın tek maç ceza almadı. itiraz ederken sürekli istanbul türkçesi kullanmadı ya bu adam.. de souzaları var bunların.. rize'yi teşvik almakla itham etti ve o gün dediğim gibi sonraki ilk maçta ilk 11'deydi. denemesi bedava aq. bugün marcao aynı şeyleri gençlerbirliği için desin, lütfen desin.. görelim lisansı iptale gidiyor mu gitmiyor mu? bakın bu örnek bu sezon dönen garip işlerin en somut hali. verilen- verilmeyen kırmızı kartları, penaltıları saymadım bile; adam çıktı ve rakibine teşvik almışlar dedi ve kimse oralı olmadı.. inanılır gibi değil..
fenerbahçe için diyecek bir şey yok; onların derdi ne ben anlamış değilim. bir anda 9 şampiyonluk sözü aldılar herhalde ki ellerini çektiler ligden. benim bildiğim fenerbahçe, bu beşiktaş'ı saha dışında çiğ çiğ yerdi..
kabahat bizde.. sağa sola bakmaya gerek yok. bizim hakemler tarafından itildiğimiz görülmüş bir sey değil. o yüzden bizim dışımızda illa ki birileri kollanacaktı. bu fener olmuş beşiktaş olmuş ne fakeder... beşiktaş'a, fenerbahçe'den çok yardım edilmesini garipsedik sadece o kadar. kendi ellerimizle güzelce verdik şampiyonluğu bu kadar basit. erzurum maçında hem takım hem bıçkın belhanda sinyalleri verdi ama kimse o selektörü görmedi veya görmek istemedi..
alanya deplasmanında gelen galibiyet beni ve belki de tüm taraftarlarımızı yanılttı. muhtemelen yüzde 80 şampiyonuz artık dedik ama kazın ayağı öyle değilmiş... kimse kusura bakmasın ama fatih terim, bizatihi kaçan şampiyonluğun sebebidir. en kibar tabiriyle biraz havaya girdik o dönem ve sonrasındaki 6- 7 haftada kayseri maçı hariç maç kazanamadık. erzurum maçından belliydi aslında perşembenin gelişi; çok kötü bir oyun, çok kötü organizeler ve bireysel hatalar.. çoğumuz umursamadık çünkü kazanmış ve zorlu bir fikstürden çıktığımız için belki de takıma bir maçlık hak vermiştik.. sonrasında ankaragücü maçı geldi ve emre kılıç boş kaleye o golü atamadı.. şimdi o gol kaçtı diye şampiyonluk gitti diyecek kadar manyak değilim ve çocuğu suçlayamam ama pis hem de çok pis bir pozisyondu işte... o gol kaçınca böğrüme öküz oturmuştu..
hakemi, federasyonu bu işin ne kadarına etki etmiştir? en azından kulübün yönetiminden sorumlu kişiler ve futbolcular kadar olmadığı kesin. sen düşmeyeceksin arkadaş, düşmeyeceksin.. bilmen gereken şu ki: galatasaray olarak "istemez" görünürsen asla ama asla başka takımlara olduğu gibi sana destek vermezler.. hatta bırakın desteği köstek de olur ve çat çat alnına yapıştırlar kırmızı kartları.. ankaragücü maçında mustafa'nın gördüğü kart mesela. o kartı veren kötü niyetli halil umut ve var'daki cüneyt çakır bu işin piri oldu bu sene. haram zıkkım olsun tek gram hakkımız.. iyi de beddua etmekle olmuyor bu işler işte... sonrasında sivas'a 2 puan verdik. dakika 68 olduğunda skor 2-2 olmuştu ve daha en az 25 dakika varken fatih terim yine şapkadan tavşanı çıkarıp aslında bayağı iyi giden oyunu bozmuştu. siz misiniz gol atan dercesine 2. golden sonra 2 futbolcu çıkarıp tüm ahengi bozup attı.. hiç müdahele etmese 4. gole gidecek takım yarım saat boyunca pozisyon bulamadı...
sonra kayseri maçında yine kendimizi kandırdık; tıpkı erzurum maçında olduğu gibi. lyundama öyle bir hata yaptı ki maç 0-0 iken. o top gol olsa yine elimiz boş dönecektik.. ama patronun sözü bitmemişti ve 1 hafta sonra rize maçında tüyü dikmişti... çıkmadık candan ümit kesilmezdi ve bir kendimizi yine son düzlüğe attık. ta ki bjk, fb ve ts'nin içerde dışarda yendiği karagümrük maçına kadar. biz şu karagümrük'ten 2 maçta 1 puan aldık.. 5 puan verirsen karagümrük'e şampiyon da olamazsın.. bari 2. maçı alsaydık şu an liderle 4 puan fark olurdu ve ikinci olurduk..
biraz uzun bir yazı oldu ama kaçan şampiyonluk kısa bir zaman diliminde oldu aslında. erzurum maçı.... o maçtan sonra kazanmamıza rağmen burada çok gergindik.. çünkü belhanda, birkaç hafta sonra olacakların sinyalini vermişti.. ayağındaki topu rakibe verip gol yiyen bir takım izleyecektik bunu anlamıştık. sonraki her maçın her dakikasında daha da kötüye gittik ama fatih terim oralı olmadı.
evet hakemler ve cengiz yönetimi işlerin kötüye gitmesine yardımcı oldu ama bundan dolayı başaramadık dersek galatasaray'a ayıp ederiz. maçı kazansa bile göt korkusundan hocası, yönetimi ve taraftarı sürekli ağlayan diğer 2 rakip değiliz.. kolaya kaçmamalıyız..
gelelim kazanan beşiktaş'a.. çoğumuz söylemiş böyle bir sezon daha önce görmedik diye. belki de gördük ama dikkat etmedik ya da fenerbahçe o kadar para harcamışken bjk'nin kollanmasına anlam veremedik. bence son söz henüz söylenmedi; sahi bjk neden bu kadar kollandı? işin içinde fenerbahçe de var bence. bu bir komplo teorisi mi değil mi kısa zaman sonra göreceğiz ama bu işin içinde bir iş var.. 1959 öncesinin tescilinden bağımsız bir kollanma olmadı bana kalırsa.. fatih terim'in bu sezon en az 10 maç ceza aldığı yerde, 90 dakika itiraz eden sergen yalçın tek maç ceza almadı. itiraz ederken sürekli istanbul türkçesi kullanmadı ya bu adam.. de souzaları var bunların.. rize'yi teşvik almakla itham etti ve o gün dediğim gibi sonraki ilk maçta ilk 11'deydi. denemesi bedava aq. bugün marcao aynı şeyleri gençlerbirliği için desin, lütfen desin.. görelim lisansı iptale gidiyor mu gitmiyor mu? bakın bu örnek bu sezon dönen garip işlerin en somut hali. verilen- verilmeyen kırmızı kartları, penaltıları saymadım bile; adam çıktı ve rakibine teşvik almışlar dedi ve kimse oralı olmadı.. inanılır gibi değil..
fenerbahçe için diyecek bir şey yok; onların derdi ne ben anlamış değilim. bir anda 9 şampiyonluk sözü aldılar herhalde ki ellerini çektiler ligden. benim bildiğim fenerbahçe, bu beşiktaş'ı saha dışında çiğ çiğ yerdi..
kabahat bizde.. sağa sola bakmaya gerek yok. bizim hakemler tarafından itildiğimiz görülmüş bir sey değil. o yüzden bizim dışımızda illa ki birileri kollanacaktı. bu fener olmuş beşiktaş olmuş ne fakeder... beşiktaş'a, fenerbahçe'den çok yardım edilmesini garipsedik sadece o kadar. kendi ellerimizle güzelce verdik şampiyonluğu bu kadar basit. erzurum maçında hem takım hem bıçkın belhanda sinyalleri verdi ama kimse o selektörü görmedi veya görmek istemedi..