925
basketbol şubemizin eski kaptanı.
2017 yazında kaptanı olduğu galatasaray basketbol takımı "bedavaya çalışırım" diyen hocasını kovmuş, euroleague'de oynamayacağı için sevinip bütçe düşüren bir yönetim tarafından idare edilir olmuş, planlı bir küçülme ile bile başarı elde edilebilecekken plansız apar topar bütçesi kesilip üvey evlat muamelesi gören bir şube haline dönüşür olmuştu. o sene 34 yaşına girip kariyerinin son dönemlerini geçiren sinan güler de tüm bu belirsizlik ve rezil yönetim ortamında emekli olmadan koleksiyonuna euroleague şampiyonu apoletini ekleme fırsatını değerlendirip suyun karşı yakasına transfer olmuştu.
abdi ipekçi'de bir baskonia maçı vardır, o gün salonda olanlar bilir ergin ataman için sucukçularla kavgaya tutuşup kafa göz kan revan içinde kalanları. işte sene sonunda yönetim bu kavgada efsanesi olan koçu değil bir kaç çapulcuyu tercih etti. ben sadece tribünde olan bir galatasaraylı olarak kendime bunu yediremedim, parkede top oynayıp ortaya emeğini koyan, hocaya "abi" diyen adam nasıl yedirsin?
o sene sinan'ı bizden koparan sebep hoca ile yolumuzu ayırmamıza sebep olan kişilerle aynıdır, can topsakal ve aveneleri bugün yarattıkları tabloyla ne kadar gurur duysa az.
sinan ise benim için hala antrenmana marmaray'la giden, trende kendisini her gördüğümde 40 yıllık ahbapmışız gibi selamıma karşılık verip güler yüz gösteren, sıcakkanlı, efendi, son anda topu çalıp işi bitiren ve en güzel günlerin kaptanı olan basketbolcudur.
2017 yazında kaptanı olduğu galatasaray basketbol takımı "bedavaya çalışırım" diyen hocasını kovmuş, euroleague'de oynamayacağı için sevinip bütçe düşüren bir yönetim tarafından idare edilir olmuş, planlı bir küçülme ile bile başarı elde edilebilecekken plansız apar topar bütçesi kesilip üvey evlat muamelesi gören bir şube haline dönüşür olmuştu. o sene 34 yaşına girip kariyerinin son dönemlerini geçiren sinan güler de tüm bu belirsizlik ve rezil yönetim ortamında emekli olmadan koleksiyonuna euroleague şampiyonu apoletini ekleme fırsatını değerlendirip suyun karşı yakasına transfer olmuştu.
abdi ipekçi'de bir baskonia maçı vardır, o gün salonda olanlar bilir ergin ataman için sucukçularla kavgaya tutuşup kafa göz kan revan içinde kalanları. işte sene sonunda yönetim bu kavgada efsanesi olan koçu değil bir kaç çapulcuyu tercih etti. ben sadece tribünde olan bir galatasaraylı olarak kendime bunu yediremedim, parkede top oynayıp ortaya emeğini koyan, hocaya "abi" diyen adam nasıl yedirsin?
o sene sinan'ı bizden koparan sebep hoca ile yolumuzu ayırmamıza sebep olan kişilerle aynıdır, can topsakal ve aveneleri bugün yarattıkları tabloyla ne kadar gurur duysa az.
sinan ise benim için hala antrenmana marmaray'la giden, trende kendisini her gördüğümde 40 yıllık ahbapmışız gibi selamıma karşılık verip güler yüz gösteren, sıcakkanlı, efendi, son anda topu çalıp işi bitiren ve en güzel günlerin kaptanı olan basketbolcudur.
