6273
açılın, %100 anti fb modundayım.
uzun bir süre bahis oynamadıktan sonra (3 gün) dayanamayıp hesaba 100 lira attım. bonuslar, free spinler derken kasa 120 lira oldu.
hekimoğlu trabzon kazanır, kocaelispor yenilmez dedim, kasa hop 190'a geldi,
2 tane canlı maça 0.5 üst dedim, 250 oldu.
psg 2 fark yemez, liverpool 1.5 üst dedim, kasayı 400 yapıp uyudum.
sabah kalktım. oha lan, ben yine tutturmaya başladım dedim, internete girip uçak bileti aldım. nereye? tokat'a. tokat'ta havaalanı yok diyenler olacaktır, sivas'tan aktarma yapıcam detay bağımlıları. uçak bileti parasını çıkaralım bari diyip devam ettim.
slavia prag- rangers ilk yarı 2.5 alt dedim, geldi, ajax-young boys 1.5 üst dedim geldi. kasa oldu 500 perşembe akşamı.
cuma günü atalanta ve lazio yenilmez, efes basket 1 dedim. kasa oldu 700.
cumartesi sabahı kalktım, cappy atom yataklık yapıp bi sigara yaktım köyde bahçede. bu işi çözdüm artık özgüveniyle haftanın maçlarını analiz edip 700'ü 1500 yapıp çekileyim dedim.
cumartesi real madrid yenilmez, toulouse yenilmez, salzburg 1 dedim. cumartesi günü maçları yormadan geldi.
aha dedim, fener hakemlerle makemlerle istemeden de olsa kazanmaya başladı. trabzonu deplasmanda yenen takım heralde evinde lig sonuncusu, son 1927342423 maçta kazanamamış gençlerbirliği'ni bir şekilde yener dedim.
arkadaşlarla sahile indik, ses bombasını bağlayıp kah efkarlı kah neşeli şarkılarla günümüzü gün ettik. eve geldik, sofra hazırlanmış, fener 1-0 önde. ulan zaten bunlara puan kaybetmezsiniz diye size bahis aldım, ilk defa işe yarıcanız ha köftehorlar dedim içimden. o anda telefonumdan gol bildirim sesi geldi kutsal uygulama maçkolik'ten. bi baktım gençler atmış.
ikinci yarı başladı, baba dedim fener alırsa 1500 lira alcam ha, yarın "memleket sivas, viskimiz chivas haaa" diyip içeriz dedim. "fener'den gelcek olan gelmez olsun" dedi, bi gol bildirimi daha geldi. "kim atmış?" dedi. "ahhahahah gençler atmış dedim". gözlerimi ovuşturdum. silecek olsa onları da çalıştırırdım. çok tuhaf bir olay gerçekleşiyordu kadıköy şükrü saraçoğlu kayak merkezinde.
evet arkadaşlar, fenerbahçe kazanması için gereken isabetli şut sayısı 2 değil.
gençlerbirliği ilk yarı isabetli şutu yokken gol attı.
her neyse,
olan oldu gari. iki durumda da kazancaktım. fener'in puan kaybı olduğu için maddi kayıp hiç içimi yakmadı bu sefer. halbuki ben marco reus'un penaltı kaçırdığı bi maçtan sonra instagramdan "senin yüzünden kuponum yattı, parasını gönder" diye mesaj atmış adamım :(
uzun bir süre bahis oynamadıktan sonra (3 gün) dayanamayıp hesaba 100 lira attım. bonuslar, free spinler derken kasa 120 lira oldu.
hekimoğlu trabzon kazanır, kocaelispor yenilmez dedim, kasa hop 190'a geldi,
2 tane canlı maça 0.5 üst dedim, 250 oldu.
psg 2 fark yemez, liverpool 1.5 üst dedim, kasayı 400 yapıp uyudum.
sabah kalktım. oha lan, ben yine tutturmaya başladım dedim, internete girip uçak bileti aldım. nereye? tokat'a. tokat'ta havaalanı yok diyenler olacaktır, sivas'tan aktarma yapıcam detay bağımlıları. uçak bileti parasını çıkaralım bari diyip devam ettim.
slavia prag- rangers ilk yarı 2.5 alt dedim, geldi, ajax-young boys 1.5 üst dedim geldi. kasa oldu 500 perşembe akşamı.
cuma günü atalanta ve lazio yenilmez, efes basket 1 dedim. kasa oldu 700.
cumartesi sabahı kalktım, cappy atom yataklık yapıp bi sigara yaktım köyde bahçede. bu işi çözdüm artık özgüveniyle haftanın maçlarını analiz edip 700'ü 1500 yapıp çekileyim dedim.
cumartesi real madrid yenilmez, toulouse yenilmez, salzburg 1 dedim. cumartesi günü maçları yormadan geldi.
aha dedim, fener hakemlerle makemlerle istemeden de olsa kazanmaya başladı. trabzonu deplasmanda yenen takım heralde evinde lig sonuncusu, son 1927342423 maçta kazanamamış gençlerbirliği'ni bir şekilde yener dedim.
arkadaşlarla sahile indik, ses bombasını bağlayıp kah efkarlı kah neşeli şarkılarla günümüzü gün ettik. eve geldik, sofra hazırlanmış, fener 1-0 önde. ulan zaten bunlara puan kaybetmezsiniz diye size bahis aldım, ilk defa işe yarıcanız ha köftehorlar dedim içimden. o anda telefonumdan gol bildirim sesi geldi kutsal uygulama maçkolik'ten. bi baktım gençler atmış.
ikinci yarı başladı, baba dedim fener alırsa 1500 lira alcam ha, yarın "memleket sivas, viskimiz chivas haaa" diyip içeriz dedim. "fener'den gelcek olan gelmez olsun" dedi, bi gol bildirimi daha geldi. "kim atmış?" dedi. "ahhahahah gençler atmış dedim". gözlerimi ovuşturdum. silecek olsa onları da çalıştırırdım. çok tuhaf bir olay gerçekleşiyordu kadıköy şükrü saraçoğlu kayak merkezinde.
evet arkadaşlar, fenerbahçe kazanması için gereken isabetli şut sayısı 2 değil.
gençlerbirliği ilk yarı isabetli şutu yokken gol attı.
her neyse,
olan oldu gari. iki durumda da kazancaktım. fener'in puan kaybı olduğu için maddi kayıp hiç içimi yakmadı bu sefer. halbuki ben marco reus'un penaltı kaçırdığı bi maçtan sonra instagramdan "senin yüzünden kuponum yattı, parasını gönder" diye mesaj atmış adamım :(