19046
kaptan. galatasaray'ın çocuğu. galatasaray'ın ruhu.
alt yapıda yıllarca oynamış çıkmış a takımda da oynamış kaptanlık bandını takmış. o döneme kadar ki rekor bonservisi kazandırmış diğer örnekler gibi de değil.
yazılanları okuyunca atletico'yu barcelona'yı kaldırmak herkesin harcı değil denilmiş ama arda atletico'ya gittiğinde atletico'nun başarısı yoktu arda gide gide ispanya orta sınıf takımına gitti denilmekteydi. atletico madrid'in yükseliş döneminde ki yapı taşlarından biridir arda ve orada tek hatası yoktur. hala gururla izlediğimiz kaptanımızdı. atl. madrid'i kaldıramadı değil gayet başarılı şekilde kaldırdı o dönemi ve takımı. atletico madrid arda'nın boşluğunu hala dolduramadı desek daha doğru olur.
barcelona'ya transfer oldu ve 6 ay oynamadı ama yine de hala göz bebeğimizdi. 6 ay oynamaması onun duruşunu gösterdi göstermesine de sanırım hayatının geri kalanını etkileyecek bir dönem oldu. ülkemizin ispanya büyükelçisi gibi oldu. ispanya'ya giden arda ile fotoğraf çektirmeden gelmez oldu. arda da gördüğümüz kadarıyla herkese kapım açık edasıyla turist rehberliğine büründü. abi sen orada işini yapan gurbetçilerden birisin sanane ünlülerden bilmem kim ispanyaya gitmiş. reklamlar, şovlar falan derken bu 6 aylık süre futbol dışına çok odaklanmasını sağladı. kafayı futbol sahasından hiç kaldırmasaydı daha iyiydi sanki keşke 6 ay daha bekleyip gitseydi.
futbola döndüğünde de güzel oynadı özellikle neymar'ın sakatlandığı dönemde arda'nın ileri üçlünün tamamlayıcısı olarak oynadığı dönemde ispanya gazeteleri de arda'yı övüyordu. sonra teknik adam değişti, yeni gelen teknik direktör arda'yı oynatmadı. takım kupa kazandı arda tek başına oturdu seremoniye katılmadı suratı asıldı sakalı uzattı. neşeli esprili çocuk gitti. ve sonrasında da gerileme dönemi başladı.
bana göre hatalarından ilki barcelona'ya gidince yaptığı iki açıklama. birinde artık daha az koşacağım için mutluyum demişti. simeone çünkü taşı sıkıp suyunu çıkarıyordu. bu açıklamayı yapmayacaktın gelir gelmez barcelona taraftarına antipatik görünmeye gerek yok sorsan espridir ama izlerken öyle gelmiyor. diğer açıklaması da şampiyonlar ligini kazanmak istiyorum açıklaması. gerek yoktu gerçekten, kazan sonra söyle işte bunun için geldim diye ama daha başarı yokken söyleme. bi de beşiktaşa bu ara yükseliyorum lafı var ki onu söylemek istemiyorum bile.
bu açıklamalar sonrası, özel hayatında ki sorunlar, büyükelçiliğe bağlı turist rehberliği gibi futbol dışı konular gerilettikten sonra da ülkeye dönünce galatasaray'a gelemeyip başka takıma gitmesi orada da istediği gibi yükselişe geçememesi özel hayatında feci hatalar yapmasına sebep oldu (berkay olayı).
gel gelelim günümüzde ki tartışmalara nefret edene niye ettin sevene niye sevdin diyemem de bu adam galatasaray'a yanlış yapmadı. atletico madrid ve barcelona'da da sportif olarak gayet başarılıydı. teknik adam değişmese 2 sene daha barca da oynar işini de layıkıyla yapardı. ben sevenlerdenim çünkü ben ne kadar seviyorsam galatasaray'ı koca kafa da o kadar seviyor. takım defans yapması gerekirken bi el hareketiyle tüm takımı hareketlendirebiliyor. bu kariyere rağmen aldığı para da küçük bir rakam. adam galatasaray deyince gözleri doluyor. takım için canla başla mücadele ediyor. galatasaray'a yaptığı yanlış yok kendine yaptığı yanlış çok. onun da bize değil gitsin ailesine anasına babasına versin muhasebesini bize ne.
alt yapıda yıllarca oynamış çıkmış a takımda da oynamış kaptanlık bandını takmış. o döneme kadar ki rekor bonservisi kazandırmış diğer örnekler gibi de değil.
yazılanları okuyunca atletico'yu barcelona'yı kaldırmak herkesin harcı değil denilmiş ama arda atletico'ya gittiğinde atletico'nun başarısı yoktu arda gide gide ispanya orta sınıf takımına gitti denilmekteydi. atletico madrid'in yükseliş döneminde ki yapı taşlarından biridir arda ve orada tek hatası yoktur. hala gururla izlediğimiz kaptanımızdı. atl. madrid'i kaldıramadı değil gayet başarılı şekilde kaldırdı o dönemi ve takımı. atletico madrid arda'nın boşluğunu hala dolduramadı desek daha doğru olur.
barcelona'ya transfer oldu ve 6 ay oynamadı ama yine de hala göz bebeğimizdi. 6 ay oynamaması onun duruşunu gösterdi göstermesine de sanırım hayatının geri kalanını etkileyecek bir dönem oldu. ülkemizin ispanya büyükelçisi gibi oldu. ispanya'ya giden arda ile fotoğraf çektirmeden gelmez oldu. arda da gördüğümüz kadarıyla herkese kapım açık edasıyla turist rehberliğine büründü. abi sen orada işini yapan gurbetçilerden birisin sanane ünlülerden bilmem kim ispanyaya gitmiş. reklamlar, şovlar falan derken bu 6 aylık süre futbol dışına çok odaklanmasını sağladı. kafayı futbol sahasından hiç kaldırmasaydı daha iyiydi sanki keşke 6 ay daha bekleyip gitseydi.
futbola döndüğünde de güzel oynadı özellikle neymar'ın sakatlandığı dönemde arda'nın ileri üçlünün tamamlayıcısı olarak oynadığı dönemde ispanya gazeteleri de arda'yı övüyordu. sonra teknik adam değişti, yeni gelen teknik direktör arda'yı oynatmadı. takım kupa kazandı arda tek başına oturdu seremoniye katılmadı suratı asıldı sakalı uzattı. neşeli esprili çocuk gitti. ve sonrasında da gerileme dönemi başladı.
bana göre hatalarından ilki barcelona'ya gidince yaptığı iki açıklama. birinde artık daha az koşacağım için mutluyum demişti. simeone çünkü taşı sıkıp suyunu çıkarıyordu. bu açıklamayı yapmayacaktın gelir gelmez barcelona taraftarına antipatik görünmeye gerek yok sorsan espridir ama izlerken öyle gelmiyor. diğer açıklaması da şampiyonlar ligini kazanmak istiyorum açıklaması. gerek yoktu gerçekten, kazan sonra söyle işte bunun için geldim diye ama daha başarı yokken söyleme. bi de beşiktaşa bu ara yükseliyorum lafı var ki onu söylemek istemiyorum bile.
bu açıklamalar sonrası, özel hayatında ki sorunlar, büyükelçiliğe bağlı turist rehberliği gibi futbol dışı konular gerilettikten sonra da ülkeye dönünce galatasaray'a gelemeyip başka takıma gitmesi orada da istediği gibi yükselişe geçememesi özel hayatında feci hatalar yapmasına sebep oldu (berkay olayı).
gel gelelim günümüzde ki tartışmalara nefret edene niye ettin sevene niye sevdin diyemem de bu adam galatasaray'a yanlış yapmadı. atletico madrid ve barcelona'da da sportif olarak gayet başarılıydı. teknik adam değişmese 2 sene daha barca da oynar işini de layıkıyla yapardı. ben sevenlerdenim çünkü ben ne kadar seviyorsam galatasaray'ı koca kafa da o kadar seviyor. takım defans yapması gerekirken bi el hareketiyle tüm takımı hareketlendirebiliyor. bu kariyere rağmen aldığı para da küçük bir rakam. adam galatasaray deyince gözleri doluyor. takım için canla başla mücadele ediyor. galatasaray'a yaptığı yanlış yok kendine yaptığı yanlış çok. onun da bize değil gitsin ailesine anasına babasına versin muhasebesini bize ne.