158
ilk yarının aksine (bkz: #3032398) ikinci yarıda yer yer gevşekliklerin olduğu maçtır.
bunun bir nedeni fizik yetersizlik. oyuncuların bir çoğu uzun süre sonra ilk defa oynadılar, belirgin bir şekilde ikinci yarıyı tamamlayamadılar.*
diğer sebebin ise oyundaki sonuca gitme yetersizliğinin yarattığı bıkkınlık olduğunu düşünüyorum. bu iki durum açıkça hem fizik hem taktik disiplinde dağılmalar yarattı.
diğer taraftan böyle maçlar genelde kötü geçer. bu maç iyi bir fırsattı ve fatih terim'in böyle bir takım çıkarması tamamen doğruydu. ama performanslı iyi oyun beklemek zordu. böyle maçlarda da hemen her zaman böyle olmuştur. burada amaç ilk onbir çıkan takımı değil, ilk onbirde çıkan oyuncuları görmektir.
bugün ilk onbir çıkan takım, galatasarayın sürekli yan yana oynayan takımı değil. her pozisyondaki oyuncular diğerleri için yeniler. antreman bir yere kadar. başarılı rotasyon takımlarında asıl kadro çıkar ve bunun içerisine bir kaç yeni oyuncu ve ekseriyetle birbirleriyle etkileşimi görece az olan pozisyonlardaki yeni oyuncular eklenir. ve ancak bu durumda rotasyon takımı iyi oynar. her pozisyonda, orada olması düşünülmeyen ya da olamayan* kişi varsa takım maçta sadece deneyim kazanır.
bu sebeple fatih terim'in maç kadrosu bence iyiydi, ancak bu oyun da tahmin edilebilirdi.
diğer taraftan ilginç iki nokta gözüme çarptı:
birincisi, takımın temel formasyonu yine 4-3-3 idi. ancak set savunmasında alışılagelen 4-1-4-1 yerleşimi yerine çoğunlukla 4-1-3-2 yerleşimi ile beklendi. bunu bilerek mi yoksa yeni takımın yerine yerleşememesi ile mi açıklamak lazım bilmiyorum.*
ikincisi, defanstan set hucümuna çıkarken etebo iki stoperin arasına girip üçlü yerleştiğinde sağ bek ve sol bek her ikisi de refleks olarak hızla kanatlardaki yerlerini aldılar. top etebo'dayken takım 3-2-5 yerleşimi gösterdi çok sefer. bunu da seri şekilde gerçekleştirdiler. belli ki antremanda üzerinde durulan bir konu.*
sonuçta ilk yarıda ceza alanı içinde son hamleleri yapamayan gs, ikinci yarıda topla ceza alanında buluşmakta sorunlar yaşayan bir şekle büründü.
son haftalarda övgü alan oyunun düzeltilmesi, tamamlanması, çözümlenmesi, geliştirilmesi gereken çok noktası ve ayrıntısı var. umarım bu noktalar sadece oyuncu özelinde değil, taktik formasyonda aranır ve derinlikli olarak ele alınır. hucüm taktikleri yerine oyuncularda sürekli değişikliklere gitmek meselelerin üzerini örtecek ve zaman kaybı olacaktır.
bunun bir nedeni fizik yetersizlik. oyuncuların bir çoğu uzun süre sonra ilk defa oynadılar, belirgin bir şekilde ikinci yarıyı tamamlayamadılar.*
diğer sebebin ise oyundaki sonuca gitme yetersizliğinin yarattığı bıkkınlık olduğunu düşünüyorum. bu iki durum açıkça hem fizik hem taktik disiplinde dağılmalar yarattı.
diğer taraftan böyle maçlar genelde kötü geçer. bu maç iyi bir fırsattı ve fatih terim'in böyle bir takım çıkarması tamamen doğruydu. ama performanslı iyi oyun beklemek zordu. böyle maçlarda da hemen her zaman böyle olmuştur. burada amaç ilk onbir çıkan takımı değil, ilk onbirde çıkan oyuncuları görmektir.
bugün ilk onbir çıkan takım, galatasarayın sürekli yan yana oynayan takımı değil. her pozisyondaki oyuncular diğerleri için yeniler. antreman bir yere kadar. başarılı rotasyon takımlarında asıl kadro çıkar ve bunun içerisine bir kaç yeni oyuncu ve ekseriyetle birbirleriyle etkileşimi görece az olan pozisyonlardaki yeni oyuncular eklenir. ve ancak bu durumda rotasyon takımı iyi oynar. her pozisyonda, orada olması düşünülmeyen ya da olamayan* kişi varsa takım maçta sadece deneyim kazanır.
bu sebeple fatih terim'in maç kadrosu bence iyiydi, ancak bu oyun da tahmin edilebilirdi.
diğer taraftan ilginç iki nokta gözüme çarptı:
birincisi, takımın temel formasyonu yine 4-3-3 idi. ancak set savunmasında alışılagelen 4-1-4-1 yerleşimi yerine çoğunlukla 4-1-3-2 yerleşimi ile beklendi. bunu bilerek mi yoksa yeni takımın yerine yerleşememesi ile mi açıklamak lazım bilmiyorum.*
ikincisi, defanstan set hucümuna çıkarken etebo iki stoperin arasına girip üçlü yerleştiğinde sağ bek ve sol bek her ikisi de refleks olarak hızla kanatlardaki yerlerini aldılar. top etebo'dayken takım 3-2-5 yerleşimi gösterdi çok sefer. bunu da seri şekilde gerçekleştirdiler. belli ki antremanda üzerinde durulan bir konu.*
sonuçta ilk yarıda ceza alanı içinde son hamleleri yapamayan gs, ikinci yarıda topla ceza alanında buluşmakta sorunlar yaşayan bir şekle büründü.
son haftalarda övgü alan oyunun düzeltilmesi, tamamlanması, çözümlenmesi, geliştirilmesi gereken çok noktası ve ayrıntısı var. umarım bu noktalar sadece oyuncu özelinde değil, taktik formasyonda aranır ve derinlikli olarak ele alınır. hucüm taktikleri yerine oyuncularda sürekli değişikliklere gitmek meselelerin üzerini örtecek ve zaman kaybı olacaktır.
