20
ruhumu daraltan yasaktır. pandemi başladığından beri zorunluluk olmadıkça dışarı çıkmadım, ama yasak lafı hapsedilmiş hissettiriyor. bir yıldır bizimkilerin mantıklı bir karantina süreci başlatmasını umuyorum ama bir hafta bile sermayeye zeval getiremiyorlar. insanlar sabah 8'de metrobüslere balık istifi doluşabilir, camilere gidebilir, işverenin insafına bırakılmış şirket içi önlemlerle gün boyu insanlarla haşır neşir olabilir ama akşam 10 dakika hava almaya çıkamaz...
havaların da kötülemesiyle iyice distopyaya döndü hayat. evden çalışanların zaten hayatı kalmadı, gece gündüz iş tacizi var, dışarda hava gri, nefes almaya bile dışarı çıkılamıyor ve işin daha da kötüsü alınan sözde önlemlerin hiçbir faydası yok. salgını yavaşlatıyor olsa şu yasaklar gam yemem, mesai saatlerinde olan yine oluyor.
onca vergiye rağmen iki hafta bizi idare etmiyorlar edemiyorlar. turizm sezonu bitmemiş olsa test yapılmaksızın turist alınmaya, düğünlere göz yumulmaya, mitinglere, tatil kredilerine tam gaz devam edilecek hatta teşvik artacaktı bile.
bizi yönetenlerin gözünde hiçbir değerimiz olmadığını bilmek, kendi başımızın çaresine bakmamız getektiğini bilmek güçsüz hissettiriyor. iyi ki çoluğum çocuğum yok diyorum bazen.
havaların da kötülemesiyle iyice distopyaya döndü hayat. evden çalışanların zaten hayatı kalmadı, gece gündüz iş tacizi var, dışarda hava gri, nefes almaya bile dışarı çıkılamıyor ve işin daha da kötüsü alınan sözde önlemlerin hiçbir faydası yok. salgını yavaşlatıyor olsa şu yasaklar gam yemem, mesai saatlerinde olan yine oluyor.
onca vergiye rağmen iki hafta bizi idare etmiyorlar edemiyorlar. turizm sezonu bitmemiş olsa test yapılmaksızın turist alınmaya, düğünlere göz yumulmaya, mitinglere, tatil kredilerine tam gaz devam edilecek hatta teşvik artacaktı bile.
bizi yönetenlerin gözünde hiçbir değerimiz olmadığını bilmek, kendi başımızın çaresine bakmamız getektiğini bilmek güçsüz hissettiriyor. iyi ki çoluğum çocuğum yok diyorum bazen.