322
“kadınlara voleybol çok yakışıyor ama benim şahsi fikrim kadınlar futbolda olmamalı” diyerek pembe forma eleştirmiş cinsiyetçi ve geri kafalı yorumcu.
öncelikle gökkuşağı görünce eşcinsel olacağını sanan embesil kitleden tek iq dahi fazla olmadığını belirtir bir beyanda bulunmuş. bir rengi bir cinsiyet kendi kapasitesince ancak tek bir cinsiyetle eşleştirmiş ve bunun neticesinde sahada bu rengi görmek istemediğini beyan etmek isterken de asıl düşüncesi olarak kadınlara voleybolun yakıştığını(her niyeyse) ama futbolda olmamaları gerektiğini beyan edebilme cüretini göstermiştir.
şimdi ülkenin 2011’de mevcut hükümetinde bulunan parti’nin kendini masum göstermek adına ihtiyaç duyarak öncülük edip imzalamış olduğu ve ülkedeki vatandaşlarından genellikle şiddet gören kesime şiddet uygulanmamasına içeren bir sözleşmenin neden tam olarak uygulanmıyor oluşunu değil, ülkenin böyle bir sözleşmeye taraf oluşunu tartışan bir kitle var ya; işte bu kitle bu cümlenin hem sebebi hem de sonucudur.
anayasada herkes eşittir, anayasaya göre din, dil, ırk, cinsiyet ayrımında bulunulmaksızın kanun önünde eşittir. bu eşitliğe aykırı davranmak da ayrımcılık yapmak anlamına gelmektedir.
bu madde kapsamında bir kimsenin sırf cinsiyetinden ötürü bir meslek icra etmesini ve hatta bir sektör içerisinde çalışmaması gerekliliğini savunmak ayrımcılık yapmaktır, ifade özgürlüğü insanların ayrımcılık yapmasına bahane değildir. eğer melih şendil kadın futbolundan keyif almadığını belirtirse bu ifade özgürlüğü olabilirdi ancak sektörde kadın olmaması gerektiğini ifade ederse ayrımcılık olur. bu insan bulunduğu kurumda istihdama etki edebilecek kadar da sözü geçen, direkt şahısları istihdam etmese bile astları olan ve astlarına mobbing uygulayabilir konumdaysa alenen ayrımcılık yapılmasını savunan birinin o konumdan azlini istemek de onu linç etmek değildir.
ifade özgürlüğü de anayasa tarafından korunan ve şahsi fikrim bir toplum için elzem bir husustur, bir kişinin her konu hakkında fikrini beyan edebilmesi güvenliği refahı arttırır ki bu insanların uç fikirleri de olabilir. ancak bu insanın bu fikirleri anayasa ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler kapsamında suç sayılıyorsa veya suça teşvik ediyorsa burada çatışan haklar olacaktır ve kusura bakmayın ama ben bu toplumda, bu gündemde, beyanda bulunan şahsın etki alanını da dikkate alarak, bu beyanı ifade özgürlüğü kapsamında değil ayrımcılık olarak değerlendiririm.
bununla birlikte bu fikir beyanının ifade özgürlüğü olduğunu savunmak durumunda, bu fikre sahip ve bu fikri destekleyen herkese hakaret edilmesi de ifade özgürlüğü olacağından hiç bir şekilde kendisinin ve savunucularının aldığı geri dönüşlerden rahatsız olmaması gerekiyor. sonuçta kendi fikrinin eleştirilmesi, bu fikre mensup bir meczubun en çok izlenen kanalda program yapmamasını talep etmek ve kendisinin protesto edilmesi de kendisinin bulunduğu beyandan daha çok ifade özgürlüğüdür.
öncelikle gökkuşağı görünce eşcinsel olacağını sanan embesil kitleden tek iq dahi fazla olmadığını belirtir bir beyanda bulunmuş. bir rengi bir cinsiyet kendi kapasitesince ancak tek bir cinsiyetle eşleştirmiş ve bunun neticesinde sahada bu rengi görmek istemediğini beyan etmek isterken de asıl düşüncesi olarak kadınlara voleybolun yakıştığını(her niyeyse) ama futbolda olmamaları gerektiğini beyan edebilme cüretini göstermiştir.
şimdi ülkenin 2011’de mevcut hükümetinde bulunan parti’nin kendini masum göstermek adına ihtiyaç duyarak öncülük edip imzalamış olduğu ve ülkedeki vatandaşlarından genellikle şiddet gören kesime şiddet uygulanmamasına içeren bir sözleşmenin neden tam olarak uygulanmıyor oluşunu değil, ülkenin böyle bir sözleşmeye taraf oluşunu tartışan bir kitle var ya; işte bu kitle bu cümlenin hem sebebi hem de sonucudur.
anayasada herkes eşittir, anayasaya göre din, dil, ırk, cinsiyet ayrımında bulunulmaksızın kanun önünde eşittir. bu eşitliğe aykırı davranmak da ayrımcılık yapmak anlamına gelmektedir.
bu madde kapsamında bir kimsenin sırf cinsiyetinden ötürü bir meslek icra etmesini ve hatta bir sektör içerisinde çalışmaması gerekliliğini savunmak ayrımcılık yapmaktır, ifade özgürlüğü insanların ayrımcılık yapmasına bahane değildir. eğer melih şendil kadın futbolundan keyif almadığını belirtirse bu ifade özgürlüğü olabilirdi ancak sektörde kadın olmaması gerektiğini ifade ederse ayrımcılık olur. bu insan bulunduğu kurumda istihdama etki edebilecek kadar da sözü geçen, direkt şahısları istihdam etmese bile astları olan ve astlarına mobbing uygulayabilir konumdaysa alenen ayrımcılık yapılmasını savunan birinin o konumdan azlini istemek de onu linç etmek değildir.
ifade özgürlüğü de anayasa tarafından korunan ve şahsi fikrim bir toplum için elzem bir husustur, bir kişinin her konu hakkında fikrini beyan edebilmesi güvenliği refahı arttırır ki bu insanların uç fikirleri de olabilir. ancak bu insanın bu fikirleri anayasa ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler kapsamında suç sayılıyorsa veya suça teşvik ediyorsa burada çatışan haklar olacaktır ve kusura bakmayın ama ben bu toplumda, bu gündemde, beyanda bulunan şahsın etki alanını da dikkate alarak, bu beyanı ifade özgürlüğü kapsamında değil ayrımcılık olarak değerlendiririm.
bununla birlikte bu fikir beyanının ifade özgürlüğü olduğunu savunmak durumunda, bu fikre sahip ve bu fikri destekleyen herkese hakaret edilmesi de ifade özgürlüğü olacağından hiç bir şekilde kendisinin ve savunucularının aldığı geri dönüşlerden rahatsız olmaması gerekiyor. sonuçta kendi fikrinin eleştirilmesi, bu fikre mensup bir meczubun en çok izlenen kanalda program yapmamasını talep etmek ve kendisinin protesto edilmesi de kendisinin bulunduğu beyandan daha çok ifade özgürlüğüdür.