57
kıymetli türk spor basınının ve koçların alisinin zamanında türk futboluna reçete diye dayattığı, işlerine gelmeyince de ortalığı yangın yerine çevirip iptal ettirmeye çalıştıkları hadise. ben olaylara her zaman aynısı galatasaray'ın başına gelseydi ne olurdu diye bakarım. sırf şu basit bakış açısıyla, galatasaraylı görünen sırtlanların aslında ne olduklarını rahatlıkla anlayabilirsiniz. zaten bir insan, varlığını galatasaray'ın zararına adayan bir kulüp için kendini parçalıyorsa kime ve neye hizmet yeterince ortadadır.
bu yorumcular değil miydi kanal kanal gezip uefa gibi bizim de kendi ffp'miz olmalı diyen? fenerbahçe değil miydi federasyon bizi denetlesin diyen? kulüplerin kazandığı belli, harcadığı belli. bu limitlerin de aşağı yukarı ne çıkacağını herkes biliyordu. düne kadar kötü olduğunu kimse konuşmazken şimdi ne oldu da ortalığı yangın yerine çevirdiler? çünkü fenerbahçe'ye geçen sene verilmesi gereken cezalar verilmedi. bu sene verilmesi gereken cezalar da verilmedi. bir kere kıvırdığınız zaman da artık dansöz gibi oynamanızı bekleyip her istediklerini yaptırırlar.
bugün fenerbahçe'nin yerinde galatasaray olsaydı türk spor basını ne konuşacaktı? bu galatasaraylı görünen sırtlanlar ne konuşacaktı? federasyon ne tür cezalar verecekti? şundan eminiz ki bugün fenerbahçe'nin yerinde galatasaray olsaydı türk spor basını harcama limitlerinin türk futbolunu kurtaracak müthiş bir uygulama olduğunu konuşacaktı, galatasaraylı görünen sırtlanlar galatasaray kulübünü yerden yere vurup önleminizi alsaydınız diye eleştirecekti, federasyon da puan silmeden transfer yasağına kadar her türlü cezayı gözünü kırpmadan verecekti. herkes de mutlu olacaktı. bugün bu fenerbahçe'yi bu durumdan kurtarırlar ama gelecek sezon aynı duruma galatasaray düştüğünde aynen bu dediklerim olacak.
bu limitler kulüplerin harcamalarını kontrol altına almak için ortaya çıkarılan bir kuralsa ve bu kural da bağıra bağıra kulüplere daha önceden bildirilmişse bugün herkes bunun sonuçlarına katlanmak zorundadır. bir şeyler düzelsin istiyorsak faydasıyla zararıyla bir yerden başlamak lazım. sanki daha dün gökten zembille indirilmiş gibi davranıp, biraz daha zaman verilsin gibi garabet savunmalarla -bunu da en çok sırtlana benzettiğim galatasaraylı görünen yorumcu müsveddeleri yapıyor- bu işi öteleyeceklerse bu kulüplerin burnu bataktan hiçbir zaman çıkmayacak. mesela aynı kişiler neden geçen sezon başında da limitler açıklanırken bu uygulamanın yanlış olduğundan, erken uygulanmaya başlandığından bahsetmediler? fenerbahçe işin içinden çıkamayınca mı kötü oldu harcama limtileri? çok biliyorsanız geçen sene de söyleseydiniz de bugün inansaydık samimiyetinize. öyle bir anlatıyorlar ki sanırsın daha dün ortaya çıkmış bir şey. zaten bir senedir olan bir uygulama.
bu uygulamanın olduğu ve olacağı ortamda sırf galatasaray almasın diye her oyuncuya salça olacaksın, elinde olmayan paraları bu futbolculara vadedip kendine bağlayacaksın, sınırı aşınca ceza bile almayacaksın. sonra arsızlığın öyle bir boyuta ulaşacak ki limiti beğenmeyince yangın çıkarıp iptal ettireceksin. ne güzel istanbul be.
bu yorumcular değil miydi kanal kanal gezip uefa gibi bizim de kendi ffp'miz olmalı diyen? fenerbahçe değil miydi federasyon bizi denetlesin diyen? kulüplerin kazandığı belli, harcadığı belli. bu limitlerin de aşağı yukarı ne çıkacağını herkes biliyordu. düne kadar kötü olduğunu kimse konuşmazken şimdi ne oldu da ortalığı yangın yerine çevirdiler? çünkü fenerbahçe'ye geçen sene verilmesi gereken cezalar verilmedi. bu sene verilmesi gereken cezalar da verilmedi. bir kere kıvırdığınız zaman da artık dansöz gibi oynamanızı bekleyip her istediklerini yaptırırlar.
bugün fenerbahçe'nin yerinde galatasaray olsaydı türk spor basını ne konuşacaktı? bu galatasaraylı görünen sırtlanlar ne konuşacaktı? federasyon ne tür cezalar verecekti? şundan eminiz ki bugün fenerbahçe'nin yerinde galatasaray olsaydı türk spor basını harcama limitlerinin türk futbolunu kurtaracak müthiş bir uygulama olduğunu konuşacaktı, galatasaraylı görünen sırtlanlar galatasaray kulübünü yerden yere vurup önleminizi alsaydınız diye eleştirecekti, federasyon da puan silmeden transfer yasağına kadar her türlü cezayı gözünü kırpmadan verecekti. herkes de mutlu olacaktı. bugün bu fenerbahçe'yi bu durumdan kurtarırlar ama gelecek sezon aynı duruma galatasaray düştüğünde aynen bu dediklerim olacak.
bu limitler kulüplerin harcamalarını kontrol altına almak için ortaya çıkarılan bir kuralsa ve bu kural da bağıra bağıra kulüplere daha önceden bildirilmişse bugün herkes bunun sonuçlarına katlanmak zorundadır. bir şeyler düzelsin istiyorsak faydasıyla zararıyla bir yerden başlamak lazım. sanki daha dün gökten zembille indirilmiş gibi davranıp, biraz daha zaman verilsin gibi garabet savunmalarla -bunu da en çok sırtlana benzettiğim galatasaraylı görünen yorumcu müsveddeleri yapıyor- bu işi öteleyeceklerse bu kulüplerin burnu bataktan hiçbir zaman çıkmayacak. mesela aynı kişiler neden geçen sezon başında da limitler açıklanırken bu uygulamanın yanlış olduğundan, erken uygulanmaya başlandığından bahsetmediler? fenerbahçe işin içinden çıkamayınca mı kötü oldu harcama limtileri? çok biliyorsanız geçen sene de söyleseydiniz de bugün inansaydık samimiyetinize. öyle bir anlatıyorlar ki sanırsın daha dün ortaya çıkmış bir şey. zaten bir senedir olan bir uygulama.
bu uygulamanın olduğu ve olacağı ortamda sırf galatasaray almasın diye her oyuncuya salça olacaksın, elinde olmayan paraları bu futbolculara vadedip kendine bağlayacaksın, sınırı aşınca ceza bile almayacaksın. sonra arsızlığın öyle bir boyuta ulaşacak ki limiti beğenmeyince yangın çıkarıp iptal ettireceksin. ne güzel istanbul be.