2952
vicdanı olan hiç kimse şu an başkan mustafa cengiz e laf söyleyemez. canıyla uğraşan bir deri, bir kemik kalmış harika bir karaktere sahip müthiş bir insanın hâlâ galatasaray için uğraşması, didinmesi maalesef gerçek o ki yardımcıları tarafından utanılması gereken bir durum. maalesef hakkımız mustafa cengiz tarafından değil yönetiminde bulunan abdürrahim albayrak ve yusuf günay tarafından aranmıyor.
birçok başlıkta ele alabilinecek bir yönetim olarak galatasaray tarihine geçtiler.
1-) transfer
kendileri yaklaşık 2.5 sezon geçmesine rağmen istenilen transferlerin %85 oranında başarısız oldular. alınan tüm oyuncuları da sezonun başlamasına 3-4 hafta kala son hazırlık kampına, bazılarını ise floryanın sezon öncesi son antrenmanına ancak yetiştirebildiler.
2-) hak arama ve galatasaray'ı savunma
mustafa cengiz'in zaman zaman yeterli olmasa da düzenlediği basın toplantıları ve açıklamalarından başka, takımını savunma girişimi gösterdiği herhangi bir durum hatırlamıyorum. yardımcıları abdürrahim albayrak ve yusuf günay maalesef hep sessiz kalmış ve söylenilenlere göz yummuştur. iki gün evvel fanatik gazetesinin yapmış olduğu utanç verici fetöyle ilişkin video paylaşımını internet sitemizden duyuru ile kınamak hiçbir şeyi değiştirmez. sırf bunun için ortalığı yangın yerine çevirmesi gerekirdi mustafa cengiz yönetiminin.
3-) kulübün mali durumu
belki de galatasaray tarihinin en başarılı ve en güzel mali yönetimini kendileri ile görmüş olduğum yönetim. galatasaray'ı büyük bir borç batağından kurtarıp göreve geldikleri dönemden itibaren her 6 ay da bir kâr açıklamak büyük başarıdır ve bunu televizyonlarda dilenerek değil, uefa ile oturulan masada üstün çaba göstererek yapmak, galatasaray'ı ait olduğu şampiyonlar ligi arenasından mahrum bırakmamak ve ceza almamak büyük bir başarı örneğidir. kulubü büyük bir yükün altından kurtarmışlardır. (bkz: ünal aysal dönemi) ile başlayan ve (bkz: dursun özbek dönemi) ile devam eden har vurup harman savurma işlemleri kulübü meksika çıkmazına sokmuştur. hele ki dursun aydın özbek ve cenk ergün ün milyon eurolar saçıp yalnızca maicon ve belhanda'nın bonservisine toplamda 17 milyon euro harcayarak absürt bir transfer dönemi geçirmeleri, oyunculara 3 milyon ve bonuslarla birlikte 4 milyon euroya yakın ve üstü maaş bağlamalarıyla şampiyon olup, şampiyonlar ligine gidemeseydik; şu an beşiktaş'ın feda döneminin daha beterini yaşıyor olabilir, üstüne üstlük uzun seneler boyu avrupa yüzü göremeyebilirdik. fatih terim ve mustafa cengiz'in çabaları doğrultusunda bu korkunç senaryoları başımızdan def ettik. o yüzden galatasaray tarihinin mali anlamda yönetimini en iyi üstlenen yönetim mustafa cengiz yönetimidir kanaatimce.
birçok başlıkta ele alabilinecek bir yönetim olarak galatasaray tarihine geçtiler.
1-) transfer
kendileri yaklaşık 2.5 sezon geçmesine rağmen istenilen transferlerin %85 oranında başarısız oldular. alınan tüm oyuncuları da sezonun başlamasına 3-4 hafta kala son hazırlık kampına, bazılarını ise floryanın sezon öncesi son antrenmanına ancak yetiştirebildiler.
2-) hak arama ve galatasaray'ı savunma
mustafa cengiz'in zaman zaman yeterli olmasa da düzenlediği basın toplantıları ve açıklamalarından başka, takımını savunma girişimi gösterdiği herhangi bir durum hatırlamıyorum. yardımcıları abdürrahim albayrak ve yusuf günay maalesef hep sessiz kalmış ve söylenilenlere göz yummuştur. iki gün evvel fanatik gazetesinin yapmış olduğu utanç verici fetöyle ilişkin video paylaşımını internet sitemizden duyuru ile kınamak hiçbir şeyi değiştirmez. sırf bunun için ortalığı yangın yerine çevirmesi gerekirdi mustafa cengiz yönetiminin.
3-) kulübün mali durumu
belki de galatasaray tarihinin en başarılı ve en güzel mali yönetimini kendileri ile görmüş olduğum yönetim. galatasaray'ı büyük bir borç batağından kurtarıp göreve geldikleri dönemden itibaren her 6 ay da bir kâr açıklamak büyük başarıdır ve bunu televizyonlarda dilenerek değil, uefa ile oturulan masada üstün çaba göstererek yapmak, galatasaray'ı ait olduğu şampiyonlar ligi arenasından mahrum bırakmamak ve ceza almamak büyük bir başarı örneğidir. kulubü büyük bir yükün altından kurtarmışlardır. (bkz: ünal aysal dönemi) ile başlayan ve (bkz: dursun özbek dönemi) ile devam eden har vurup harman savurma işlemleri kulübü meksika çıkmazına sokmuştur. hele ki dursun aydın özbek ve cenk ergün ün milyon eurolar saçıp yalnızca maicon ve belhanda'nın bonservisine toplamda 17 milyon euro harcayarak absürt bir transfer dönemi geçirmeleri, oyunculara 3 milyon ve bonuslarla birlikte 4 milyon euroya yakın ve üstü maaş bağlamalarıyla şampiyon olup, şampiyonlar ligine gidemeseydik; şu an beşiktaş'ın feda döneminin daha beterini yaşıyor olabilir, üstüne üstlük uzun seneler boyu avrupa yüzü göremeyebilirdik. fatih terim ve mustafa cengiz'in çabaları doğrultusunda bu korkunç senaryoları başımızdan def ettik. o yüzden galatasaray tarihinin mali anlamda yönetimini en iyi üstlenen yönetim mustafa cengiz yönetimidir kanaatimce.