6313
türkiye liglerindeki hemen hemen bütün takımların hedefindeki takım. süper lig tamam da alt ligler ne alaka diyebilirsiniz. yakın tarihteki tuzlaspor maçı en güzel örnek. daha önce balçova bilmem ne spor da var. tek tek değil de paket olarak bakalım olaya. bize karşı müthiş bir nefret var çünkü hiçbiri ama hiçbiri bizden büyük değil ve olamayacak da.
kulübümüz özellikle anadolu kulüplerinin canını yakacak hamlelerde bulunmalı:
1- yapılacak yayın ihalelerinde aziz yıldırım’ın yaptığı gibi en büyük payı galatasaray ve fenerbahçe’ye istemeli. yok türk futboluymuş yok milli takımmış yok alt yapıymış geçelim bunları.
2- en iyi oyuncularının aklını çelmeli. ve en yakın rakibimin en iyi oyuncusuna sulanmalı bayern münih gibi. hiç etik diye gelmeyin lütfen. mert hakan, emre kılınç ve vedat muriç’i biz isteyince oyuncunun aklı çelinmiş oluyor ama fener isteyince gayet normal karşılanıyor. yok ya!
3- sözleşmesi bitecek oyunculara başlarını döndürecek teklifler yapmalıyız. dorukhan gibi oğulcan gibi. biz alamasak bile yüksek miktarlara fener’e gitsinler.
4- hiçbir kulüp başkanını ağırlamamalıyız, onlara yemek yedirip plaket vermemeliyiz. rize’yi plaketle uğurladık. sonuç: albayrak’ın oğluna yumruk attılar, muslera ve andone’nin ayağını kırdılar. ve buna da ilahi adalet dediler.
5- kulübe en ufak bir hakaret veya imada hemen mahkemeye gitmeliyiz.
6- yönetici, teknik heyet ve futbolcularımızı en büyük hatalarında bile büyük bir mücadeleyle kamuoyu önünde savunmalıyız. adamlar ırkçılık yaptı yahu. çıkıp basın toplantısıyla örtbas ettiler.
7- kol kırılır yen içinde kalır felsefesiyle hiçbir sorunumuzu basın önünde konuşmamalıyız. kendi içimizde her türlü çözeriz çünkü.
8- kulüpler birliği toplantılarına yönetici değil de personel göndermeliyiz mesela.
örnekler çoğaltılabilir. arkadaşlar isviçre’de değil ortadoğu çukurunda yaşıyoruz. bunların anladıkları dil bu. ve biz böyle yapmazsak daha çok oyuncumuzun ayağını kırarlar.
kulübümüz özellikle anadolu kulüplerinin canını yakacak hamlelerde bulunmalı:
1- yapılacak yayın ihalelerinde aziz yıldırım’ın yaptığı gibi en büyük payı galatasaray ve fenerbahçe’ye istemeli. yok türk futboluymuş yok milli takımmış yok alt yapıymış geçelim bunları.
2- en iyi oyuncularının aklını çelmeli. ve en yakın rakibimin en iyi oyuncusuna sulanmalı bayern münih gibi. hiç etik diye gelmeyin lütfen. mert hakan, emre kılınç ve vedat muriç’i biz isteyince oyuncunun aklı çelinmiş oluyor ama fener isteyince gayet normal karşılanıyor. yok ya!
3- sözleşmesi bitecek oyunculara başlarını döndürecek teklifler yapmalıyız. dorukhan gibi oğulcan gibi. biz alamasak bile yüksek miktarlara fener’e gitsinler.
4- hiçbir kulüp başkanını ağırlamamalıyız, onlara yemek yedirip plaket vermemeliyiz. rize’yi plaketle uğurladık. sonuç: albayrak’ın oğluna yumruk attılar, muslera ve andone’nin ayağını kırdılar. ve buna da ilahi adalet dediler.
5- kulübe en ufak bir hakaret veya imada hemen mahkemeye gitmeliyiz.
6- yönetici, teknik heyet ve futbolcularımızı en büyük hatalarında bile büyük bir mücadeleyle kamuoyu önünde savunmalıyız. adamlar ırkçılık yaptı yahu. çıkıp basın toplantısıyla örtbas ettiler.
7- kol kırılır yen içinde kalır felsefesiyle hiçbir sorunumuzu basın önünde konuşmamalıyız. kendi içimizde her türlü çözeriz çünkü.
8- kulüpler birliği toplantılarına yönetici değil de personel göndermeliyiz mesela.
örnekler çoğaltılabilir. arkadaşlar isviçre’de değil ortadoğu çukurunda yaşıyoruz. bunların anladıkları dil bu. ve biz böyle yapmazsak daha çok oyuncumuzun ayağını kırarlar.