505
türk insanındaki ve türk siyasetindeki tutarsızlığın son örneğine meze olmuş sezon.
her şeyden önce bu sezon oynanmalı mıdır? hayır, insan sağlığı her şeyden önemli olduğu için oynanmamalıdır.
ancak ve ancak; temasa dayalı meslekler olan berberler ve güzellik salonları açılacak kadar normale döndüysek bu sezon da şayet oynanabilir.
asgari ücret uğruna virüsün ilk gününden beri işe giden, sosyal mesafenin söz konusu bile olmadığı ortamlarda çalışan insanların hayati riski yoksa, yılda milyon euro kazanan arkadaşlar da şayet işlerini yapabilir.
haziran ayının 15'inden sonra türkiye'nin her yerinden üniversite öğrencileri, final takvimlerini tamamlamak ya da yaz okuluna kalmak için farklı şehirdeki üniversitelerine gidecek ve bu bir sorun oluşturmayacaksa bu lig de oynanabilir.
spor farklı, temas var falan diye arkadaşları, türkiye'deki tüm sektörleri plaza kültürü sanmamaya davet ediyorum. avm'leri açacak kadar harikayız, 20-25 metrekare dükkanlara minimum 5 kişi sokacak kadar riski azalttık ama 7000 metrekatre sahaya 25 kişi sokamayız çünkü riskli. bu en nihayetinde ayrımcılık yapmak ve insan ayırt etmektir.
sağlık sisteminin çökme ihtimali kalmadı. normalleşmeye dönmenin sebebi de bu. yeryüzünde hiçbir hükümet "hüüüü vatandaşım ölüyor" diye bir trip içine girmez. ki bu virüs de ölen kişi sayısı da insan gücünü etkileyecek sayılar değil. birinci öncelik devlet kurumlarının işleyişinin sürekliliği ikincisi ise ekonomidir. dost acı söyler ama ülkeye hatta ülkelere para lazım. ve bunun için sen ölmüşsün ben ölmüşüm önemi yok. sporun ekonomideki yeri de malum. bundan sonra adına normalleşme süreci denen sürecin gerçeği "ölen ölür, ölmeyenlerle devam" stratejisidir.
bu sebeple ya bu ölüm riskine karşı meslek ve insan ayırt etmeden herkesi koruyacaksınız. ya da herkes paşa paşa toplumdaki görevini yapacak. öyle sen öl, sen de öl ama dur sen ölme demek yok.
her şeyden önce bu sezon oynanmalı mıdır? hayır, insan sağlığı her şeyden önemli olduğu için oynanmamalıdır.
ancak ve ancak; temasa dayalı meslekler olan berberler ve güzellik salonları açılacak kadar normale döndüysek bu sezon da şayet oynanabilir.
asgari ücret uğruna virüsün ilk gününden beri işe giden, sosyal mesafenin söz konusu bile olmadığı ortamlarda çalışan insanların hayati riski yoksa, yılda milyon euro kazanan arkadaşlar da şayet işlerini yapabilir.
haziran ayının 15'inden sonra türkiye'nin her yerinden üniversite öğrencileri, final takvimlerini tamamlamak ya da yaz okuluna kalmak için farklı şehirdeki üniversitelerine gidecek ve bu bir sorun oluşturmayacaksa bu lig de oynanabilir.
spor farklı, temas var falan diye arkadaşları, türkiye'deki tüm sektörleri plaza kültürü sanmamaya davet ediyorum. avm'leri açacak kadar harikayız, 20-25 metrekare dükkanlara minimum 5 kişi sokacak kadar riski azalttık ama 7000 metrekatre sahaya 25 kişi sokamayız çünkü riskli. bu en nihayetinde ayrımcılık yapmak ve insan ayırt etmektir.
sağlık sisteminin çökme ihtimali kalmadı. normalleşmeye dönmenin sebebi de bu. yeryüzünde hiçbir hükümet "hüüüü vatandaşım ölüyor" diye bir trip içine girmez. ki bu virüs de ölen kişi sayısı da insan gücünü etkileyecek sayılar değil. birinci öncelik devlet kurumlarının işleyişinin sürekliliği ikincisi ise ekonomidir. dost acı söyler ama ülkeye hatta ülkelere para lazım. ve bunun için sen ölmüşsün ben ölmüşüm önemi yok. sporun ekonomideki yeri de malum. bundan sonra adına normalleşme süreci denen sürecin gerçeği "ölen ölür, ölmeyenlerle devam" stratejisidir.
bu sebeple ya bu ölüm riskine karşı meslek ve insan ayırt etmeden herkesi koruyacaksınız. ya da herkes paşa paşa toplumdaki görevini yapacak. öyle sen öl, sen de öl ama dur sen ölme demek yok.