35789
marcao toparlanamamış
"falcao gerçekten de galatasaray’a gelmeyi çok istedi ve geldi. “golcü şansı”nın da yardımıyla ilk maçtan golünü atıp metin oktay selamını çaktı. gomis’in ayrıldığı gün, galatasaray’ın en önemli eksiği net bir garanti santrfordu. diagne belki kötü bir son vuruşçu değildi ama çok hareketsiz ve topa gitmek yerine topu ayağına bekleyen bir oyuncuydu. diagne’nin gitmesine ve falcao’nun gelmesine rağmen galatasaray, kasımpaşa karşısında maçın çoğunda diagne varmış gibi oynadı. 33’te falcao’nun takım arkadaşlarını prese çağırdığı an bunun özetiydi. galatasaray’da topu ayağına bekleyen oyuncu sayısı, topa giden oyuncu sayısının en az 2 katıydı! marcao, milli maç arasında da toparlanamamış: 14. ve 20. dakikalarda yaptığı pas hatalarına rağmen riskli hareketlerine devam etti ve 25. 35. ve 59. dakikalarda başka hatalar da yaptı. galatasaray’da birinin marcao’ya “tekniğin fena değil ama bir ramos ya da van dijk değilsin, daha az risk al!” demesi şart!
gecenin sorusu
galatasaray, yeterince hareketli oynamıyor. 38’de attığı golden sonra falcao’ya ta 78’de onu gol pozisyonuna sokacak servis geldi. birkaç oyuncu hariç dünkü galatasaray fazla sabit oynamadı mı
maçın starı
n’zonzi, çoğunlukla yeteri kadar hareketli oynayamayan galatasaray’ın en hareketli ve bereketli oyuncusu oldu. 51’de eski liberolar gibi savunmanın en gerisine gelip çıkardığı top, az pozisyonlu maçın galatasaray lehine bitmesini sağlayan değerli bir nüans.
maçın olayı
falcao’nun attığı golden sonra metin oktay’la özdeşleşen jesti yapması gecenin futbol adına en heyecan verici anıydı. geçmiş asla geçmişte bırakılmamalı her zaman geleceğe yol göstermeli. hele konu metin oktay ise her daim her alanda örnek alınmalı!
kısa mesaj
galatasaray, kolektif formseviyesini yükseltirse ligin en güçlü adaylarından birisi olur. ancak devler ligi için oyunu yüksek tempoda yayabilmek açısından önemli eksikleri var."
ali ece *
"falcao gerçekten de galatasaray’a gelmeyi çok istedi ve geldi. “golcü şansı”nın da yardımıyla ilk maçtan golünü atıp metin oktay selamını çaktı. gomis’in ayrıldığı gün, galatasaray’ın en önemli eksiği net bir garanti santrfordu. diagne belki kötü bir son vuruşçu değildi ama çok hareketsiz ve topa gitmek yerine topu ayağına bekleyen bir oyuncuydu. diagne’nin gitmesine ve falcao’nun gelmesine rağmen galatasaray, kasımpaşa karşısında maçın çoğunda diagne varmış gibi oynadı. 33’te falcao’nun takım arkadaşlarını prese çağırdığı an bunun özetiydi. galatasaray’da topu ayağına bekleyen oyuncu sayısı, topa giden oyuncu sayısının en az 2 katıydı! marcao, milli maç arasında da toparlanamamış: 14. ve 20. dakikalarda yaptığı pas hatalarına rağmen riskli hareketlerine devam etti ve 25. 35. ve 59. dakikalarda başka hatalar da yaptı. galatasaray’da birinin marcao’ya “tekniğin fena değil ama bir ramos ya da van dijk değilsin, daha az risk al!” demesi şart!
gecenin sorusu
galatasaray, yeterince hareketli oynamıyor. 38’de attığı golden sonra falcao’ya ta 78’de onu gol pozisyonuna sokacak servis geldi. birkaç oyuncu hariç dünkü galatasaray fazla sabit oynamadı mı
maçın starı
n’zonzi, çoğunlukla yeteri kadar hareketli oynayamayan galatasaray’ın en hareketli ve bereketli oyuncusu oldu. 51’de eski liberolar gibi savunmanın en gerisine gelip çıkardığı top, az pozisyonlu maçın galatasaray lehine bitmesini sağlayan değerli bir nüans.
maçın olayı
falcao’nun attığı golden sonra metin oktay’la özdeşleşen jesti yapması gecenin futbol adına en heyecan verici anıydı. geçmiş asla geçmişte bırakılmamalı her zaman geleceğe yol göstermeli. hele konu metin oktay ise her daim her alanda örnek alınmalı!
kısa mesaj
galatasaray, kolektif formseviyesini yükseltirse ligin en güçlü adaylarından birisi olur. ancak devler ligi için oyunu yüksek tempoda yayabilmek açısından önemli eksikleri var."
ali ece *