35370
“içerideyken biz şunu gördük, bugün en çok söz edilen isimler galatasaray, istanbul ve türkiye’ydi. biz bundan çok büyük onur duyduk. bize verilen değeri gördük. sadece galatasaray’a verilen değil, türkiye’ye verilen değeri gördük. spor uluslararası arenada kendini tanıtmak ve olumlu mesaj verme anlamında çok önemli bir araç. ben devletimizin bu bağlamda verdiği desteğe teşekkür ediyorum. bu desteğin bütün türk takımları nezdinde artmasını ve bütün türk takımlarının burada en tepeye oynamasını, ingiltere ve almanya’da olduğu gibi en az 6 – 7 takımla avrupa’da ülkemizi temsil etmesini yürekten diliyorum. benim en büyük dileğim bu. tabii ki galatasaray tüm bunların zirvesinde olsun isterim, çünkü aynı zamanda bir taraftarım”.
“rakiplerimiz daha önce oynadığımız, yendiğimiz ve yenildiğimiz rakipler. real madrid ile süper kupa finalinde karşılaştık. süper kupa’yı kazandık, onurlu bir mücadeleydi. bir de yarım kalmış bir hesabımız var real madrid ile. 3-1 öndeyken dördüncü golümüz milimetrik bir ofsayt ile kesildi. o gün türk futbolu adına muhteşem bir gün olabilirdi. her şeyde hayır vardır, belki şimdi nasip olur. umarım galatasaray olarak ülke futbolunu en iyi şekilde temsil eder ve daha fazla takımla bu şampiyonalara katılırız, burada bugün de gördüğümüz gibi galatasaray’ın ve türkiye’nin adı çok daha fazla zikredilir. sadece galatasaray için değil inşallah türkiye için olumlu bir imaj yaratılmış olur.
geçen sene de nasıl bir grup çektiğimiz sorulmuştu. çok kolay bir grup çektik, şeker gibi bir grup deniyordu. galatasaray zorların takımıdır. siz kötü bir tavla oyuncusuyla, kötü tavla oynarsınız. kötü futbol oynayanla kötü futbol oynarsınız. bu oyunun dinamiğinde belki de genlerinde var. galatasaray, düzgün futbol oynayan rakiplerle, düzgün yönetimlerle oynayacaktır. ligde görüyoruz. yaptığımız 9 faule 6 tane kart çıkıyor. ben hakemleri suçlamak için demiyorum ama ben adil bir yönetimle galatasaray’ın daha başarılı olacağına inanıyorum. şeker gibi gruptan zehir gruba çıktık ama galatasaray da onların panzehiridir ve galatasaray da zehir gibi bir takımdır”.
“taraftarımız, stadımızda da görüldüğü gibi müthiş tutkulu bir taraftar. bakın 9 oyuncu transfer ettik. ben diğer takımlarla kıyaslama yapmak asla istemem, hiçbir rakibimi de küçük görmem. fakat 9 transfer yaptık, sadece 1.5 milyon euro bedel ödedik. bizim bir anlaşmamız var, uefa’ya verdiğimiz bir söz var. biz hem sözlerimize hem de sözleşmelerimize bağlı insanlarız. camia olarak da insan olarak da… fakat taraftarımız her gün her saat yeni transferler istiyorlar. bunu saygıyla karşılıyorum, ben olsam ben de isterim. sürekli yenilenmek, dinamik bir ortamda daha da kuvvetli hale gelmek isterdim. bunu saygıyla karşılıyorum. bulunduğumuz topraklarda çok değerli bir futbolcunun adı söyleniyor. biz aylardır onunla ilgili elimizden geleni yaptık. abdurrahim kardeşim gibi insanlara haksızlıklar da yapıldı. bazı ufak iletişim hatalarından dolayı idamlar gördük, kurulmuş sehpalar gördük. ben o sehpaları galatasaray taraftarının kurduğuna inanmıyorum. şunu bilsinler ki bütün yönetici arkadaşlarımız yürekten, canla başla çalışıyor. bu kadar diyebiliyoruz yoksa biz hiçbir zaman çektiğimiz sıkıntıları dile getirmedik. her zaman galatasaray taraftarına en güzeli, en iyiyi, en olumluyu sunmaya çalıştık. allah da bizimle beraber 1.5 yılda 4 şampiyonluğu camiamızla beraber yaşadık. bu nedenle taraftarımıza her zaman sükunet, sabır, itidal ve güven duymasını diliyorum”.
mustafa cengiz
“rakiplerimiz daha önce oynadığımız, yendiğimiz ve yenildiğimiz rakipler. real madrid ile süper kupa finalinde karşılaştık. süper kupa’yı kazandık, onurlu bir mücadeleydi. bir de yarım kalmış bir hesabımız var real madrid ile. 3-1 öndeyken dördüncü golümüz milimetrik bir ofsayt ile kesildi. o gün türk futbolu adına muhteşem bir gün olabilirdi. her şeyde hayır vardır, belki şimdi nasip olur. umarım galatasaray olarak ülke futbolunu en iyi şekilde temsil eder ve daha fazla takımla bu şampiyonalara katılırız, burada bugün de gördüğümüz gibi galatasaray’ın ve türkiye’nin adı çok daha fazla zikredilir. sadece galatasaray için değil inşallah türkiye için olumlu bir imaj yaratılmış olur.
geçen sene de nasıl bir grup çektiğimiz sorulmuştu. çok kolay bir grup çektik, şeker gibi bir grup deniyordu. galatasaray zorların takımıdır. siz kötü bir tavla oyuncusuyla, kötü tavla oynarsınız. kötü futbol oynayanla kötü futbol oynarsınız. bu oyunun dinamiğinde belki de genlerinde var. galatasaray, düzgün futbol oynayan rakiplerle, düzgün yönetimlerle oynayacaktır. ligde görüyoruz. yaptığımız 9 faule 6 tane kart çıkıyor. ben hakemleri suçlamak için demiyorum ama ben adil bir yönetimle galatasaray’ın daha başarılı olacağına inanıyorum. şeker gibi gruptan zehir gruba çıktık ama galatasaray da onların panzehiridir ve galatasaray da zehir gibi bir takımdır”.
“taraftarımız, stadımızda da görüldüğü gibi müthiş tutkulu bir taraftar. bakın 9 oyuncu transfer ettik. ben diğer takımlarla kıyaslama yapmak asla istemem, hiçbir rakibimi de küçük görmem. fakat 9 transfer yaptık, sadece 1.5 milyon euro bedel ödedik. bizim bir anlaşmamız var, uefa’ya verdiğimiz bir söz var. biz hem sözlerimize hem de sözleşmelerimize bağlı insanlarız. camia olarak da insan olarak da… fakat taraftarımız her gün her saat yeni transferler istiyorlar. bunu saygıyla karşılıyorum, ben olsam ben de isterim. sürekli yenilenmek, dinamik bir ortamda daha da kuvvetli hale gelmek isterdim. bunu saygıyla karşılıyorum. bulunduğumuz topraklarda çok değerli bir futbolcunun adı söyleniyor. biz aylardır onunla ilgili elimizden geleni yaptık. abdurrahim kardeşim gibi insanlara haksızlıklar da yapıldı. bazı ufak iletişim hatalarından dolayı idamlar gördük, kurulmuş sehpalar gördük. ben o sehpaları galatasaray taraftarının kurduğuna inanmıyorum. şunu bilsinler ki bütün yönetici arkadaşlarımız yürekten, canla başla çalışıyor. bu kadar diyebiliyoruz yoksa biz hiçbir zaman çektiğimiz sıkıntıları dile getirmedik. her zaman galatasaray taraftarına en güzeli, en iyiyi, en olumluyu sunmaya çalıştık. allah da bizimle beraber 1.5 yılda 4 şampiyonluğu camiamızla beraber yaşadık. bu nedenle taraftarımıza her zaman sükunet, sabır, itidal ve güven duymasını diliyorum”.
mustafa cengiz