2844
muhtemelen kariyeri boyunca oynadığı en iyi oyunu 18 eylül 2018 galatasaray lokomotiv moskova maçında oynadı hatta bundan sonraki kariyerinde de bir daha böyle bir performans sergileyeceğini sanmıyorum.
kendisi 17/18 sezonunun başında igor tudor ile farklı şekilde, fatih terim ile farklı şekilde katkı vermişti. igor tudor yönetimindeki garry, oyununu tamamen atletik özelliklerine dayandırıyordu. topu ayağına değil önüne isteyen, topu ayağına yapıştırıp giden değil ayağından açıp hızıyla rakibi geçmeye çalışan ve çizgiye inip içeriye sert toplar atan bir oyun şekli vardı. asıl garry buydu, yani asıl parçalar tamam olduğunda yan parça olarak katkı sağlayacak atletik bir kanat oyuncusu.
fatih terim yönetiminde ise aslında kendi stilinin dışına çıktı. sol kanada kaydı, topu ayağına isteyen ve aldığında daha çok şut çekmeyi deneyen bir yapısı vardı. o hali de bize çok katkı sağladı ancak sürdülebilir değildi. bunu 18/19 sezonunun ilk yarısında anladık.
18/19 sezonuna da aslında çok iyi bir başlangıç yaptı. kasımpaşa'ya attığı güzel gol ve lokomotiv maçındaki performansı ''lan bu bildiğin yıldız topçuya evrilmiş.'' diye düşündürtürken, sonrasında garry resmen yok oldu. cidden yok oldu. garry ile ilgili geçen sezondan başka bir maç veya an hatırlayan var mı? bunun en önemli nedeni bence forvet eksikliğiyle birlikte süreci mental olarak iyi yönetememesi oldu. tamamen kendine oynamaya çalışan ve topu her ayağına aldığında sağa çekip vurmayı deneyen bir adam oldu. buna da rakipler çok kolay bir şekilde önlem alarak garry'i sahadan sildi.
sıkıntı oyun stilinden ziyade garry'nin yeteneği ile ilgili aslında. bu oyun stiliyle de başarılı olursun eğer adın arjen robben ise. garry zaten ince bilekli bir adam hiç olmadı, tekniği yüksek bir futbolcu da hiç olmadı, oyun zekası yüksek bir futbolcu da hiç olmadı. şutunu geliştirmişti evet ancak kafasındakinin yarısı kadar iyi şut çekebilen bir adam da hiç olmadı. dolayısıyla garry aslında tek bir oyunun oyuncusu. topu at koşsun, boş alan varsa rakibini geçsin ve içeriye sert toplar atsın. fatih terim kimlerden ne verimler aldığı için onun yönetimindeki 17/18 model garry aslında biraz yanıltıcı oldu. garry rodrigues'in maksimum hali bana göre 17/18 sezonunun başlangıcındaki halidir. o durumda da iyi tamamlanmazsa kendi taraftarını çıldırtan bir futbolcuya dönüşebilir.
fenerbahçe'ye gitmesiyle ilgili de birkaç şey söylemek isterim. garry zaten aşırı derecede aidiyet hissettiğim bir adam değildi, toplam 2 sezon oynadı bu kulüpte ve bu 2 sezonda bana göre sadece 1 sezon iyi top oynadı. bu yüzden benim için çok problem değil. iş dünyası, oraya da gidebilir. ''hiç beklemezdim.'' gibi bir durum yok ancak yine de 2 ay önce şampiyonluğunu kutlamaya geldiğin takımın ezeli rakibine transfer olmak da tuhaf. umarım çok başarısız olur fenerbahçe'de.
kendisi 17/18 sezonunun başında igor tudor ile farklı şekilde, fatih terim ile farklı şekilde katkı vermişti. igor tudor yönetimindeki garry, oyununu tamamen atletik özelliklerine dayandırıyordu. topu ayağına değil önüne isteyen, topu ayağına yapıştırıp giden değil ayağından açıp hızıyla rakibi geçmeye çalışan ve çizgiye inip içeriye sert toplar atan bir oyun şekli vardı. asıl garry buydu, yani asıl parçalar tamam olduğunda yan parça olarak katkı sağlayacak atletik bir kanat oyuncusu.
fatih terim yönetiminde ise aslında kendi stilinin dışına çıktı. sol kanada kaydı, topu ayağına isteyen ve aldığında daha çok şut çekmeyi deneyen bir yapısı vardı. o hali de bize çok katkı sağladı ancak sürdülebilir değildi. bunu 18/19 sezonunun ilk yarısında anladık.
18/19 sezonuna da aslında çok iyi bir başlangıç yaptı. kasımpaşa'ya attığı güzel gol ve lokomotiv maçındaki performansı ''lan bu bildiğin yıldız topçuya evrilmiş.'' diye düşündürtürken, sonrasında garry resmen yok oldu. cidden yok oldu. garry ile ilgili geçen sezondan başka bir maç veya an hatırlayan var mı? bunun en önemli nedeni bence forvet eksikliğiyle birlikte süreci mental olarak iyi yönetememesi oldu. tamamen kendine oynamaya çalışan ve topu her ayağına aldığında sağa çekip vurmayı deneyen bir adam oldu. buna da rakipler çok kolay bir şekilde önlem alarak garry'i sahadan sildi.
sıkıntı oyun stilinden ziyade garry'nin yeteneği ile ilgili aslında. bu oyun stiliyle de başarılı olursun eğer adın arjen robben ise. garry zaten ince bilekli bir adam hiç olmadı, tekniği yüksek bir futbolcu da hiç olmadı, oyun zekası yüksek bir futbolcu da hiç olmadı. şutunu geliştirmişti evet ancak kafasındakinin yarısı kadar iyi şut çekebilen bir adam da hiç olmadı. dolayısıyla garry aslında tek bir oyunun oyuncusu. topu at koşsun, boş alan varsa rakibini geçsin ve içeriye sert toplar atsın. fatih terim kimlerden ne verimler aldığı için onun yönetimindeki 17/18 model garry aslında biraz yanıltıcı oldu. garry rodrigues'in maksimum hali bana göre 17/18 sezonunun başlangıcındaki halidir. o durumda da iyi tamamlanmazsa kendi taraftarını çıldırtan bir futbolcuya dönüşebilir.
fenerbahçe'ye gitmesiyle ilgili de birkaç şey söylemek isterim. garry zaten aşırı derecede aidiyet hissettiğim bir adam değildi, toplam 2 sezon oynadı bu kulüpte ve bu 2 sezonda bana göre sadece 1 sezon iyi top oynadı. bu yüzden benim için çok problem değil. iş dünyası, oraya da gidebilir. ''hiç beklemezdim.'' gibi bir durum yok ancak yine de 2 ay önce şampiyonluğunu kutlamaya geldiğin takımın ezeli rakibine transfer olmak da tuhaf. umarım çok başarısız olur fenerbahçe'de.