1848
çıkıp bilale anlatır gibi anlatsalar da üstün zekalı, transfer uzmanı bilmiş tayfaya yaranabileceklerini sanmıyorum.
en büyük eleştiri vay transfer sezonu başlar başlamaz niye imza attırmadınız kaç aydır boş oturuyorsunuz şeklinde.
açıklama basit. sattığı kadar almaya çalışan bir yönetim var. elbette kafada belirli isimler var ama daha elindeki para belli değilken gidip oyuncu ve kulübüyle anlaşamazsın. sonuçta oyuncu gitmek istemeyebilir, istediğin kadar para girişi yapacak satış yapamazsın vs. bu yönetimin en önem verdiği konu transferi ekside kapatmamak. bu sayede liselilerin eleştirilerini bertaraf edebiliyorlar. niyetleri bonservissiz veya az bir bonservisle alan'ı almaktı anladığım kadarıyla o nedenle ilk gelen parayı stopere harcadılar. fakat transfer özellikle menajerler yüzünden yatınca alternatiflere yöneldiler. iyi satışta yapınca elleri rahatladı ve transferleri bitirdiler. bu transferlerin son iki gün içinde iki tane yeni yetme twitterdan istifa dedi de korktular diye biranda ortaya çıktığına ancak çocuklar inanır. ben ortada belirli bir plan görüyorum. fakat a planı her zaman olmuyor bariyerler çıkabiliyor. o zaman b veya c planına gidilir ve gidildi de. hocayı mutlu edecek isimler getirildi bir şekilde. elde para olunca transferlerin eninde sonunda yapılabilidiğini gördük. olay parada bitiyor aslında.
ikinci eleştiri neden son dakikada bu kadar para bayıldınız kasımpaşa'ya ucuz bir transfer yapsaydınız.
şimdi kafana transfer terim'in olduğu yerde yapamazsın. devre arası alabileceklerin ve hocanın istediği futbolcu profili de belli. ozan'ı satarak bir memnuniyetsizlik de yaratmışsın. eldeki parayı harcamamak sana çok bir yarar da getirmiyor. ilerde satabileceğin oyuncular alman lazım. ideali bonservissiz ve ucuz oyuncu almak. alan o nedenle denendi ama olmadı. olmayabilir. sparta prag'la da yapılan görüşmeler sonuç vermedi. burada b veya c planı devreye girdi. ilerde satabileceğin hocanın istediği en uygun oyuncular alınmaya çalışıldı. bence yüksek maaş yerine bonservis vermek her zaman daha mantıklı. yani aslında iyi de oldu. galatasaray'ın çok fazla bir nakit akışı sorunu yok şu anda. transferde 5 milyon az harcamanın çok bir faydası yok şu durumda. zaten ilerde kullanamıyorsun kenara ayırdığın parayı. takımda herzaman satılabilir oyuncular bulundurmak zorundasın.
diyeceksin ki gomis'e verseydin biraz daha ucuza olurdu. orada sadece sorun para değil anlatılanlara göre. zaten gomis'i yaşı nedeniyle bir şekilde elden çıkartmak zorundaydın. takımda da bir huzursuzluk durumu var. o zaman öyle uyun görülmüş ve yapılmış. aynı serdar aziz olayındaki gibi. ideali daha yüksek bir paraya yurt dışına satmaktı ama her zaman ideali olmuyor. bırakın da yönetimin ve hocanın o kadar karar verme yetkisi olsun. sonuçta başarısızlıkta hesap verecek olanlar da onlar. başarısızlık olmadan sırf kişisel garezlerle insanlara saldırmanın anlamı yok. hatalar elbette olur ama bir başarısızlık olup olmadığı sezon sonu belli olur.
en büyük eleştiri vay transfer sezonu başlar başlamaz niye imza attırmadınız kaç aydır boş oturuyorsunuz şeklinde.
açıklama basit. sattığı kadar almaya çalışan bir yönetim var. elbette kafada belirli isimler var ama daha elindeki para belli değilken gidip oyuncu ve kulübüyle anlaşamazsın. sonuçta oyuncu gitmek istemeyebilir, istediğin kadar para girişi yapacak satış yapamazsın vs. bu yönetimin en önem verdiği konu transferi ekside kapatmamak. bu sayede liselilerin eleştirilerini bertaraf edebiliyorlar. niyetleri bonservissiz veya az bir bonservisle alan'ı almaktı anladığım kadarıyla o nedenle ilk gelen parayı stopere harcadılar. fakat transfer özellikle menajerler yüzünden yatınca alternatiflere yöneldiler. iyi satışta yapınca elleri rahatladı ve transferleri bitirdiler. bu transferlerin son iki gün içinde iki tane yeni yetme twitterdan istifa dedi de korktular diye biranda ortaya çıktığına ancak çocuklar inanır. ben ortada belirli bir plan görüyorum. fakat a planı her zaman olmuyor bariyerler çıkabiliyor. o zaman b veya c planına gidilir ve gidildi de. hocayı mutlu edecek isimler getirildi bir şekilde. elde para olunca transferlerin eninde sonunda yapılabilidiğini gördük. olay parada bitiyor aslında.
ikinci eleştiri neden son dakikada bu kadar para bayıldınız kasımpaşa'ya ucuz bir transfer yapsaydınız.
şimdi kafana transfer terim'in olduğu yerde yapamazsın. devre arası alabileceklerin ve hocanın istediği futbolcu profili de belli. ozan'ı satarak bir memnuniyetsizlik de yaratmışsın. eldeki parayı harcamamak sana çok bir yarar da getirmiyor. ilerde satabileceğin oyuncular alman lazım. ideali bonservissiz ve ucuz oyuncu almak. alan o nedenle denendi ama olmadı. olmayabilir. sparta prag'la da yapılan görüşmeler sonuç vermedi. burada b veya c planı devreye girdi. ilerde satabileceğin hocanın istediği en uygun oyuncular alınmaya çalışıldı. bence yüksek maaş yerine bonservis vermek her zaman daha mantıklı. yani aslında iyi de oldu. galatasaray'ın çok fazla bir nakit akışı sorunu yok şu anda. transferde 5 milyon az harcamanın çok bir faydası yok şu durumda. zaten ilerde kullanamıyorsun kenara ayırdığın parayı. takımda herzaman satılabilir oyuncular bulundurmak zorundasın.
diyeceksin ki gomis'e verseydin biraz daha ucuza olurdu. orada sadece sorun para değil anlatılanlara göre. zaten gomis'i yaşı nedeniyle bir şekilde elden çıkartmak zorundaydın. takımda da bir huzursuzluk durumu var. o zaman öyle uyun görülmüş ve yapılmış. aynı serdar aziz olayındaki gibi. ideali daha yüksek bir paraya yurt dışına satmaktı ama her zaman ideali olmuyor. bırakın da yönetimin ve hocanın o kadar karar verme yetkisi olsun. sonuçta başarısızlıkta hesap verecek olanlar da onlar. başarısızlık olmadan sırf kişisel garezlerle insanlara saldırmanın anlamı yok. hatalar elbette olur ama bir başarısızlık olup olmadığı sezon sonu belli olur.