1335
sadece yapılan veya yapılmayan/yapılamayan transferler üzerinden eleştirilmeleri bir illüzyonun sonucudur. bu illüzyonun sebebi de dursun özbek ve yönetimidir. bugüne kadar, dursun özbek ve yönetiminin camia üzerine yığdığı negatif etkinin oluşturduğu koruma kalkanıyla gelmişlerdir.
öncelikle camia'yı dursun özbek ve yönetiminden kurtaran yine dursun özbek'in kendisidir. camiaya ve dinazorlara ters düşmeyip "mayısta seçim" sözünü kendisi verseydi mevkiide çöreklenmeye devam ederdi. tersini düşünelim; mustafa cengiz değil de onu yerine herhangi bir aday çıksaydı dursun özbek'e tepki oyları, adaylığını koyan herhangi birini başkan seçerdi. seçimi mustafa cengiz yönetimi kazanmamıştır, dursun özbek kaybetmiştir ki bence önemli bir ayrıntıdır.
bugüne kadar eleştirilememeleri, eleştirenlerin "size dursun müstehak" savunmasıyla püskürtülmesi, eleştirmek isteyenlerin "aman şimdi dursuncu ilan edilirim" çekincesi gerçeklerin halı altına süpürülmesine sebep olmuştur. hataları yok saymak ilerlemenin önündeki en büyük engeldir zira yok saydığın birşeyi düzeltemezsin. "mecburen" seçilen bu yönetimin galatasaray gibi bir devi yönetmesini beklemek de biraz hayalcilik olur.
açıkçası kendilerini eleştirebileceğim bir sürü neden varken transfer üzerinden eleştirmek bana gereksiz geliyor.
mustafa cengiz gibi söylemek gerekirse;
"beceriksizdirler... aman yanlış anlaşılmasın ben onlara beceriksiz demek istemiyorum... benn... beeennnn... kimseye beceriksiz demek istemem... beennn herkese saygılıyımdır... onlar da mecburen beceriksizlik yapmış olabilirler... saygı duyuyorum... ama beennn inan edin hiç iftira atmam, hele bilerek ve isteyerek aslaaa yapmam... istemeden kırdıysam özür diliyorum... beceriksiz dedim diye bana kızmasınlar... bir özlü sözün de dediği gibi "dam üstünde saksağan, güzel gider kurunun yanında soğan"
zahmet etme güzel kardeşim, ben yolu biliyorum.
öncelikle camia'yı dursun özbek ve yönetiminden kurtaran yine dursun özbek'in kendisidir. camiaya ve dinazorlara ters düşmeyip "mayısta seçim" sözünü kendisi verseydi mevkiide çöreklenmeye devam ederdi. tersini düşünelim; mustafa cengiz değil de onu yerine herhangi bir aday çıksaydı dursun özbek'e tepki oyları, adaylığını koyan herhangi birini başkan seçerdi. seçimi mustafa cengiz yönetimi kazanmamıştır, dursun özbek kaybetmiştir ki bence önemli bir ayrıntıdır.
bugüne kadar eleştirilememeleri, eleştirenlerin "size dursun müstehak" savunmasıyla püskürtülmesi, eleştirmek isteyenlerin "aman şimdi dursuncu ilan edilirim" çekincesi gerçeklerin halı altına süpürülmesine sebep olmuştur. hataları yok saymak ilerlemenin önündeki en büyük engeldir zira yok saydığın birşeyi düzeltemezsin. "mecburen" seçilen bu yönetimin galatasaray gibi bir devi yönetmesini beklemek de biraz hayalcilik olur.
açıkçası kendilerini eleştirebileceğim bir sürü neden varken transfer üzerinden eleştirmek bana gereksiz geliyor.
mustafa cengiz gibi söylemek gerekirse;
"beceriksizdirler... aman yanlış anlaşılmasın ben onlara beceriksiz demek istemiyorum... benn... beeennnn... kimseye beceriksiz demek istemem... beennn herkese saygılıyımdır... onlar da mecburen beceriksizlik yapmış olabilirler... saygı duyuyorum... ama beennn inan edin hiç iftira atmam, hele bilerek ve isteyerek aslaaa yapmam... istemeden kırdıysam özür diliyorum... beceriksiz dedim diye bana kızmasınlar... bir özlü sözün de dediği gibi "dam üstünde saksağan, güzel gider kurunun yanında soğan"
zahmet etme güzel kardeşim, ben yolu biliyorum.
