12325
transfer dönemi başladığına göre, sözlüğü bırakma zamanı da geldi sanırım.
rezil bir basınımız, takipçi kasmak için bir sürü taraftarın duygularını hiçe sayan, sosyal medya fenomenleriolduğu için, tamamen popülarite üzerinden sürdürülen bir transfer dönemine daha girdik.
son transfer dönemindeki, özellikle de son gün olan rezil olaylardan sonra, sosyal medyada tüm galatasaray ile ilgili hesapları takip etmeyi bırakmıştım. (bkz: #2503565) gördüğüm kadarıyla o günleri taraftarlarımız çabuk unutmuş ve yine aynı girdabın içine düşmüşler. belki de farklı olan, garip olan benimdir. bu belirsizlik ortamında beslenmeyi bilmiyorumdur, hoşuma gitmiyordur. kim bilir ?
hayatımda galatasaray'ı takip ettiğim tek mecra burası. lakin buraya da baktığımda, günler geçtikçe, transfer dönemi yaklaştıkça, taraftarlarımızın kendilerini kaybettiklerini görüyorum. serdar aziz, ozan kabak, muslera, falcao, mustafa cengiz yönetimi gibi başlıklarındaki yazılara baktığımda, genelde herkes belirsiz, bilgi kirliliği olan bir ortamda, muhtemel ihtimaller üzerine beyin fırtınası yapıp, sonrasında bulduğu sonuca inanıp, kendi tarafını seçmiş ve o tarafı savunmaya kalkmış. çok fazla bilgi kirliliği var ve bunun en büyük suçlusu da mevcut yönetim. krizleri yönetemiyorlar, bilgi kirliliğine izin veriyorlar.
yapmayın arkadaşlar, biraz frene basın. kaptırmayın bu kadar kendinizi. şu son 5 aydır, sosyal medyada takibi bıraktığım için çok mutluyum, fake kişiliklerin, saçma yorum ve haberlerine maruz kalmamak güzel bir duygu.
velhasıl, ne zaman ki galatasarayımızın maçları yaklaşır ve tekrardan sözlük platformundaki yorumlar saha içine döner, tekrardan sıkı takip etmeye devam ederiz.
rezil bir basınımız, takipçi kasmak için bir sürü taraftarın duygularını hiçe sayan, sosyal medya fenomenleriolduğu için, tamamen popülarite üzerinden sürdürülen bir transfer dönemine daha girdik.
son transfer dönemindeki, özellikle de son gün olan rezil olaylardan sonra, sosyal medyada tüm galatasaray ile ilgili hesapları takip etmeyi bırakmıştım. (bkz: #2503565) gördüğüm kadarıyla o günleri taraftarlarımız çabuk unutmuş ve yine aynı girdabın içine düşmüşler. belki de farklı olan, garip olan benimdir. bu belirsizlik ortamında beslenmeyi bilmiyorumdur, hoşuma gitmiyordur. kim bilir ?
hayatımda galatasaray'ı takip ettiğim tek mecra burası. lakin buraya da baktığımda, günler geçtikçe, transfer dönemi yaklaştıkça, taraftarlarımızın kendilerini kaybettiklerini görüyorum. serdar aziz, ozan kabak, muslera, falcao, mustafa cengiz yönetimi gibi başlıklarındaki yazılara baktığımda, genelde herkes belirsiz, bilgi kirliliği olan bir ortamda, muhtemel ihtimaller üzerine beyin fırtınası yapıp, sonrasında bulduğu sonuca inanıp, kendi tarafını seçmiş ve o tarafı savunmaya kalkmış. çok fazla bilgi kirliliği var ve bunun en büyük suçlusu da mevcut yönetim. krizleri yönetemiyorlar, bilgi kirliliğine izin veriyorlar.
yapmayın arkadaşlar, biraz frene basın. kaptırmayın bu kadar kendinizi. şu son 5 aydır, sosyal medyada takibi bıraktığım için çok mutluyum, fake kişiliklerin, saçma yorum ve haberlerine maruz kalmamak güzel bir duygu.
velhasıl, ne zaman ki galatasarayımızın maçları yaklaşır ve tekrardan sözlük platformundaki yorumlar saha içine döner, tekrardan sıkı takip etmeye devam ederiz.