236
fazla takip edemedim ama burak elmas’ın twitter’da, mustafa cengiz’in oğlu ile bir sürtüşmeleri olmuş. daha doğrusu burak elmas, kendisini hedef alan bazı hesapların, mustafa cengiz’in oğlu tarafından yönetildiği zehabına kapılarak sert çıkışlar yapmış. mustafa cengiz’in oğlu da bu hesaplarla hiçbir ilgisinin olmadığını belirtmiş ve burak elmas da buna inandığını belirterek sürtüşmeyi sona erdirmiş.
burak elmas da mustafa cengiz’in oğlu da (ismini bilmediğimden yazamıyorum) samimi galatasaraylıdırlar. bundan hiçbir kuşkum yok ama dikkat etmeleri gereken bir konu var. twitter’da, fikret orman’ın da ali koç’un da tirolleri var. bunları ben söylemiyorum. beşiktaş’ın eski yöneticisi erdal torunoğulları’nın açık ve net ifadeleri var. diyor ki “parasını bizzat yöneticilerimizin ödediği yüzlerce tirol var sosyal medyada. üstelik bunlara ödenen ücret de az değil.” ali koç’un tirollerine ilişkin iddialar ise aziz yıldırım ve şekip mosturoğlu tarafından defalarca ifade ve iddia edildi. hatta 12numaraorg için neler söylendiğini hatırlayalım.
şimdi bu tirollerin, galatasaraylı gibi hesaplar açarak bizi içerden karıştırma ihtimali yok mu? tabi ki var ve yaptıklarından da eminim. hatta aynı tirollerin galatasaray sözlükte bile olduğundan hiç kuşkum yok. bu nedenle sosyal medyadaki hareketlere çok dikkat etmek gerekir.
sosyal medya ile ilgili bir kriter sunmak istiyorum. bu kritere dikkat edilirse fazlaca hataya düşülmeyeceğine inanıyorum. o kriter de şu. eğer bir konu, farklı hesaplardan ve taraftarın büyük çoğunluğu tarafaından gündem yapılmış ise bu doğal bir sosyal medya tepkisidir. yok belirli hesaplar tarafından gündem yapılmış ise tirol hesaplar işin içindedir.
şimdi şöyle düşünün, burak elmas ile mustafa cengiz’in kavga etmesini hangi galatasaray taraftarı ister. hiçbirisi. bendeniz de sözlükte burak elmas’ı eleştirdim ama onun galatasaraylılığından şüphe ettiğim için değil. dursun özbek gibi biriyle görüştüğü ve de ülker grubu ile ilişkili olduğu için.
ali güvenç kiraz da burak elmas da şu anda yanlış hareket ediyorlar. yönetimi sevmeyebilirsiniz ama yıpratma gayreti içinde olamazsınız. burası siyaset alanı değil. muhalefet olamaz burada. burada yarış seçime kadardır. seçim bittikten sonra herkesi koşulsuz yönetime destek vermek zorundadır. çünkü spor kulüpleri kar amaçlı kuruluşlar değil gönüllü hizmet edilen derneklerdir. kişisel menfaat söz konusu olmadığı gibi kazanç kapısı da değildir. hemen ifade edeyim ki muhalefet yapmak ile eleştirmek farklı şeylerdir. eleştiri tabi ki olacak ama yıpratma amaçlı değil, yanlışı düzeltme amaçlı.
burak elmas da mustafa cengiz’in oğlu da (ismini bilmediğimden yazamıyorum) samimi galatasaraylıdırlar. bundan hiçbir kuşkum yok ama dikkat etmeleri gereken bir konu var. twitter’da, fikret orman’ın da ali koç’un da tirolleri var. bunları ben söylemiyorum. beşiktaş’ın eski yöneticisi erdal torunoğulları’nın açık ve net ifadeleri var. diyor ki “parasını bizzat yöneticilerimizin ödediği yüzlerce tirol var sosyal medyada. üstelik bunlara ödenen ücret de az değil.” ali koç’un tirollerine ilişkin iddialar ise aziz yıldırım ve şekip mosturoğlu tarafından defalarca ifade ve iddia edildi. hatta 12numaraorg için neler söylendiğini hatırlayalım.
şimdi bu tirollerin, galatasaraylı gibi hesaplar açarak bizi içerden karıştırma ihtimali yok mu? tabi ki var ve yaptıklarından da eminim. hatta aynı tirollerin galatasaray sözlükte bile olduğundan hiç kuşkum yok. bu nedenle sosyal medyadaki hareketlere çok dikkat etmek gerekir.
sosyal medya ile ilgili bir kriter sunmak istiyorum. bu kritere dikkat edilirse fazlaca hataya düşülmeyeceğine inanıyorum. o kriter de şu. eğer bir konu, farklı hesaplardan ve taraftarın büyük çoğunluğu tarafaından gündem yapılmış ise bu doğal bir sosyal medya tepkisidir. yok belirli hesaplar tarafından gündem yapılmış ise tirol hesaplar işin içindedir.
şimdi şöyle düşünün, burak elmas ile mustafa cengiz’in kavga etmesini hangi galatasaray taraftarı ister. hiçbirisi. bendeniz de sözlükte burak elmas’ı eleştirdim ama onun galatasaraylılığından şüphe ettiğim için değil. dursun özbek gibi biriyle görüştüğü ve de ülker grubu ile ilişkili olduğu için.
ali güvenç kiraz da burak elmas da şu anda yanlış hareket ediyorlar. yönetimi sevmeyebilirsiniz ama yıpratma gayreti içinde olamazsınız. burası siyaset alanı değil. muhalefet olamaz burada. burada yarış seçime kadardır. seçim bittikten sonra herkesi koşulsuz yönetime destek vermek zorundadır. çünkü spor kulüpleri kar amaçlı kuruluşlar değil gönüllü hizmet edilen derneklerdir. kişisel menfaat söz konusu olmadığı gibi kazanç kapısı da değildir. hemen ifade edeyim ki muhalefet yapmak ile eleştirmek farklı şeylerdir. eleştiri tabi ki olacak ama yıpratma amaçlı değil, yanlışı düzeltme amaçlı.