16
17 kasım 2018 ronnie o'sullivan mark selby snooker maçında gördük ki selby şu aralar kendisi gibi değil. kırılabilir halde. normal şartlarda selby geriden gelip rakibi yakalarsa, gerekirse izleyiciyi felç edecek şekilde sıkıcı oynar, oyuna tutunur, maçı kazanırdı. bahsettiğim maçta da o noktaya geldi ancak ronnie o'sullivan aklındaki vuruşu pes etmeden üst üste deneyerek sayıyı buldu ve maçı aldı.
ronnie maçı daha önce koparabilirdi, ancak maç daha önce izlediğimiz bir yere geldi. oyunu koparan ronnie o'sullivan, oyuna tutunan mark selby, bir selby dönüşü ve selby tarafından çalınan bir oyun. oyun buradaydı. karar frame'inde de son ana kadar selby üstündü. maçı almak üzereydi. ancak ronnie, selby'yi kırdı. normalde selby kıran taraf olurdu. selby'nin yüzünden yorgunluk/bıkkınlık akıyordu. ronnie'nin sinir bozucu yüzlük serileri buna neden oldu diyebiliriz ama maçın daha başında da öyleydi. ya bıkkınlık yaşıyor, ya yorgundu, ya da snooker kendisini eğlendirmiyor. bundan 7 sene önce, ronnie kendisinin yaşlarındayken ronnie ondan da bıkkındı. her gün bırakacağım, bıraktım, bırakıyorum, gittim, bak gidiyorum demeçleri vardı.
selby'yi pek sevmesem de büyük oyuncudur ve onun o "kırılmaz, çelik sinirleri" oyunun tadı. şöyle söyleyeyim, hayatım bir geri dönüşe bağlı olsa ve rakip bir oyun alırsa kazanacak konumda olsa, hayatımı selby'nin ellerine emanet ederim. ancak bugün ve son zamanlarda görüyoruz, selby bu güven vericilikten uzak. yine kopmuyor, yine geri gelebiliyor ama artık o çelik sinirlerini son yumruğu atacak kadar diri tutamıyor.
umarım toparlanır hızlıca, selby bu oyunun en özel oyuncularından. sharav'ın yarı final yaptığı zamanlardayız, selby'den sıralama turnuvası şampiyonlukları beklemek sevenlerinin en doğal hakkı.
ronnie maçı daha önce koparabilirdi, ancak maç daha önce izlediğimiz bir yere geldi. oyunu koparan ronnie o'sullivan, oyuna tutunan mark selby, bir selby dönüşü ve selby tarafından çalınan bir oyun. oyun buradaydı. karar frame'inde de son ana kadar selby üstündü. maçı almak üzereydi. ancak ronnie, selby'yi kırdı. normalde selby kıran taraf olurdu. selby'nin yüzünden yorgunluk/bıkkınlık akıyordu. ronnie'nin sinir bozucu yüzlük serileri buna neden oldu diyebiliriz ama maçın daha başında da öyleydi. ya bıkkınlık yaşıyor, ya yorgundu, ya da snooker kendisini eğlendirmiyor. bundan 7 sene önce, ronnie kendisinin yaşlarındayken ronnie ondan da bıkkındı. her gün bırakacağım, bıraktım, bırakıyorum, gittim, bak gidiyorum demeçleri vardı.
selby'yi pek sevmesem de büyük oyuncudur ve onun o "kırılmaz, çelik sinirleri" oyunun tadı. şöyle söyleyeyim, hayatım bir geri dönüşe bağlı olsa ve rakip bir oyun alırsa kazanacak konumda olsa, hayatımı selby'nin ellerine emanet ederim. ancak bugün ve son zamanlarda görüyoruz, selby bu güven vericilikten uzak. yine kopmuyor, yine geri gelebiliyor ama artık o çelik sinirlerini son yumruğu atacak kadar diri tutamıyor.
umarım toparlanır hızlıca, selby bu oyunun en özel oyuncularından. sharav'ın yarı final yaptığı zamanlardayız, selby'den sıralama turnuvası şampiyonlukları beklemek sevenlerinin en doğal hakkı.