3311
açılın! yönetim övmeye, takım sahiplenmeye geldim.
uzunca bir süredir kendi haline bırakılan galatasaray basketbol şubesindeki hareketlenme galatasaray erkek basketbol takımı özelinde nihayet eyleme dönüştü. 92'li can korkmaz (1.88, oyun kurucu), 95'li emir gökalp (1.85, oyun kurucu), 96'lı ayberk solmaz (2.03, uzun forvet; potansiyeline bir türlü erişemese de jenerasyonunun iyilerinden biri olarak anıldı hep) ve 90'lı erol can çinko'dan (1.88, oyun kurucu - skorer guard) sonra üç yabancı hamlesiyle transferde yol alındı.
jaka klobucar o baby face yüzüyle basketbolla çok içli dışlı olmayan çoğu kişiyi yanıltıyor. tipine bakınca "olsa olsa 25 falandır" diyorsunuz ama jaka 30'una merdiveni dayamış bir adam. bu noktada kendisinin genç bir oyuncu olduğu algısı var, bunun doğru olmadığını belirtmek istedim... oyununa gelirsek; 1.98'lik swingman (basketbolda çok fazla pozisyonda oynayabilme becerisi olan oyunculara deniyor, daha çok guardlar ve kısa forvetler için kullanılan bir tabir) sloven basketbolunun aslında çok daha fazlasını beklediği fakat bir türlü o beklenen patlamayı alamadığı, göremediği bir adam. litvanyalı mantas kalnietis'le çok benzeşiyorlar bu açıdan. peki bu detay kendisinin tırt bir oyuncu olduğu anlamına mı geliyor? kesinlikle hayır! eldeki bütçe doğrultusunda hem avrupa basketbolunu oynamayı bilen, hem tecrübeli (3 sezonluk euroleague tecrübesi var), hem de istikrarlı katkı verebilecek veteran olmayan bir guard bulup bu adama imza attırabilmek başarıdır. koç ertuğrul erdoğan'ın jaka'yı çok iyi tanıyor oluşu da bir başka güzellik. geçen sezonu 10.2 sayı - 4.2 ribaund - 4.8 asist ortalamalarıyla tamamladı. bu rakamlar iyi rakamlar. klobucar zaman zaman direksiyonun hakimiyetini kaybeden bir guard olabilse de genel anlamda oldukça dengeli bir adam. birkaç sezondur alex renfroe'larla, russ smith'lerle darmadağın bir basketbol izlemek zorunda kalan galatasaray taraftarı uzun zaman sonra düzen basketbolunu görecek parkede, tabii büyük saçmalıklar (8 - 9 ay ödenmeyen maaşlar, antrenmana çıkmamalar vs.) olmazsa.
tai webster... takıma dahil edilmesiyle beni ciddi anlamda şaşırtan bir başka hamle. 23 yaşındaki bu 1.93'lük yeni zelandalı guard kardeşimizin 4 sezonluk birleşik devletler kolej basketbolu kariyeri vardı. ilk profesyonel tecrübesini ise geçen sezon almanya'da frankfurt'la yaşadı ve ilk profesyonel sezonunda 15 sayı - 3.6 ribaund - 3.8 asist ortalamaları tutturdu ki gayet güzel veriler bunlar. son derece atletik, hareketli fakat aynı zamanda çok fazla da dağınık olmayan bir eleman kendisi. öyle eline gelen her topu çembere sallayan tayfadan değil. düzen basketboluna rahatlıkla ayak uydurabilecek bir yapısı var. kesinlikle güzel hamle.
zach auguste... bu abimizi en net şekilde tanımlayan iki kelime; ribaund canavarı. 23 yaşındaki 2.03'lük dövmeli, şekil saçlı biraderimizin manyak ötesi bir ribaund sezgisi var. zaten şu zamana kadar formasını giydiği takımların tamamında hep bu özelliğiyle ön planda oldu. sayı istatistikleri hiçbir şekilde göze çarpan veriler sunmadı fakat ribaund becerisi cidden muazzam(dı) zach'in. geçen sezon pao'yla 14 euroleague maçına çıktı. yani avrupa basketbolunun en üst seviyesinde edinilmiş bir deneyimi mevcut. pao'da düzen basketbolunun ne anlama geldiğini öğrendi fazlasıyla. iyi tercih.
şu ana kadar yapılan eklentileri beğendim kendi adıma. dağınık, ne yaptığını bilmeyen, saçma sapan işler peşinde koşan bir takım olmayacağımız kesin. bunun anlamı "en tepeye oynayacağız" demek değil elbette. ligde çeyrek final aşamasında yer alabilmek, eurocup'ta belki ilk tur gruplarından çıkabilmek ve türkiye kupası'nda finali zorlayabilmek makul beklentiler olabilir. bu çizgilerin üstü şam'da kayısı ("şamdak ayısı" diyen de var?).
erkek basketboldaki hareketliliğin darısı galatasaray kadın basketbol takımına...
uzunca bir süredir kendi haline bırakılan galatasaray basketbol şubesindeki hareketlenme galatasaray erkek basketbol takımı özelinde nihayet eyleme dönüştü. 92'li can korkmaz (1.88, oyun kurucu), 95'li emir gökalp (1.85, oyun kurucu), 96'lı ayberk solmaz (2.03, uzun forvet; potansiyeline bir türlü erişemese de jenerasyonunun iyilerinden biri olarak anıldı hep) ve 90'lı erol can çinko'dan (1.88, oyun kurucu - skorer guard) sonra üç yabancı hamlesiyle transferde yol alındı.
jaka klobucar o baby face yüzüyle basketbolla çok içli dışlı olmayan çoğu kişiyi yanıltıyor. tipine bakınca "olsa olsa 25 falandır" diyorsunuz ama jaka 30'una merdiveni dayamış bir adam. bu noktada kendisinin genç bir oyuncu olduğu algısı var, bunun doğru olmadığını belirtmek istedim... oyununa gelirsek; 1.98'lik swingman (basketbolda çok fazla pozisyonda oynayabilme becerisi olan oyunculara deniyor, daha çok guardlar ve kısa forvetler için kullanılan bir tabir) sloven basketbolunun aslında çok daha fazlasını beklediği fakat bir türlü o beklenen patlamayı alamadığı, göremediği bir adam. litvanyalı mantas kalnietis'le çok benzeşiyorlar bu açıdan. peki bu detay kendisinin tırt bir oyuncu olduğu anlamına mı geliyor? kesinlikle hayır! eldeki bütçe doğrultusunda hem avrupa basketbolunu oynamayı bilen, hem tecrübeli (3 sezonluk euroleague tecrübesi var), hem de istikrarlı katkı verebilecek veteran olmayan bir guard bulup bu adama imza attırabilmek başarıdır. koç ertuğrul erdoğan'ın jaka'yı çok iyi tanıyor oluşu da bir başka güzellik. geçen sezonu 10.2 sayı - 4.2 ribaund - 4.8 asist ortalamalarıyla tamamladı. bu rakamlar iyi rakamlar. klobucar zaman zaman direksiyonun hakimiyetini kaybeden bir guard olabilse de genel anlamda oldukça dengeli bir adam. birkaç sezondur alex renfroe'larla, russ smith'lerle darmadağın bir basketbol izlemek zorunda kalan galatasaray taraftarı uzun zaman sonra düzen basketbolunu görecek parkede, tabii büyük saçmalıklar (8 - 9 ay ödenmeyen maaşlar, antrenmana çıkmamalar vs.) olmazsa.
tai webster... takıma dahil edilmesiyle beni ciddi anlamda şaşırtan bir başka hamle. 23 yaşındaki bu 1.93'lük yeni zelandalı guard kardeşimizin 4 sezonluk birleşik devletler kolej basketbolu kariyeri vardı. ilk profesyonel tecrübesini ise geçen sezon almanya'da frankfurt'la yaşadı ve ilk profesyonel sezonunda 15 sayı - 3.6 ribaund - 3.8 asist ortalamaları tutturdu ki gayet güzel veriler bunlar. son derece atletik, hareketli fakat aynı zamanda çok fazla da dağınık olmayan bir eleman kendisi. öyle eline gelen her topu çembere sallayan tayfadan değil. düzen basketboluna rahatlıkla ayak uydurabilecek bir yapısı var. kesinlikle güzel hamle.
zach auguste... bu abimizi en net şekilde tanımlayan iki kelime; ribaund canavarı. 23 yaşındaki 2.03'lük dövmeli, şekil saçlı biraderimizin manyak ötesi bir ribaund sezgisi var. zaten şu zamana kadar formasını giydiği takımların tamamında hep bu özelliğiyle ön planda oldu. sayı istatistikleri hiçbir şekilde göze çarpan veriler sunmadı fakat ribaund becerisi cidden muazzam(dı) zach'in. geçen sezon pao'yla 14 euroleague maçına çıktı. yani avrupa basketbolunun en üst seviyesinde edinilmiş bir deneyimi mevcut. pao'da düzen basketbolunun ne anlama geldiğini öğrendi fazlasıyla. iyi tercih.
şu ana kadar yapılan eklentileri beğendim kendi adıma. dağınık, ne yaptığını bilmeyen, saçma sapan işler peşinde koşan bir takım olmayacağımız kesin. bunun anlamı "en tepeye oynayacağız" demek değil elbette. ligde çeyrek final aşamasında yer alabilmek, eurocup'ta belki ilk tur gruplarından çıkabilmek ve türkiye kupası'nda finali zorlayabilmek makul beklentiler olabilir. bu çizgilerin üstü şam'da kayısı ("şamdak ayısı" diyen de var?).
erkek basketboldaki hareketliliğin darısı galatasaray kadın basketbol takımına...