3711
ne överken ne eleştirirken bir ortamızın olmadığını gösteren oyuncumuz.
belhanda konusu taraftarlar arasında inanılmaz derecede bir kutuplaşmaya neden oldu. bir oyuncu üzerinden böyle bir kutuplaşma galatasaray tarihinde daha önce görülüp duyuldu mu emin değilim.
överken negatif yanlarını göz ardı edersek ya da eleştirirken pozitif yanlarını göz ardı edersek sağlıklı
bir değerlendirme yapamayacağımız aşikardır.
birde transferinde yaşananlar ve sonrası bu sorunsalı daha da karmaşıklaştırdı. sneijder gibi ikon olmuş bir oyuncunun galatasaray'a yakışmayacak bir şekilde gönderilmesi, belhanda'nın sneijder yerine alınarak 10 numara verilmesi vs.
kısacası sürecin tam dursun özbek'e yakışacak şekilde berbat yönetilmesi bu kutuplaşmayı oluşturan en önemli etkenlerden.
ama bu saha dışı olaylarını o kadar konuşuyoruz ki esas konuşmamız gereken şeyi kaçırıyoruz. kaçırdığımız şey ise en önemli olan şey bu adamın saha içi ne yaptığını..
saha içindeki performansı da aynı transfer sürecinde olanlar gibi o kadar dengesiz ki bu kutuplaşmayı
yaşayan iki tarafın da kullanabileceği örnekler her maçta oluveriyor.
kendimce bir analizini yapmak istiyorum.
olumlu yanları
ilk olarak fiziksel özelikleri gayet iyi. mevkidaşlarına göre gayet ideal bir fiziği var kesinlikle güçsüz değil. iyi bir kondisyonu var. defansif katkısı yadsınamaz ve bu sezon takım içinde inanılmaz bir önem teşkil etti bu becerisi.
öyle inanılmaz bir çalım yeteneği olmasa da adam eksiltebilme becerisi ve top sürme yeteneği de var.
pas istasyonlarında aktif bir rol de alıyor. bana göre en büyük becerisi de top kesme yeteneği, özellikle duran toplarda geçen sezon bu yeteneğini pek çok sefer gördük. inanılmaz iyi bi curve verebiliyor toplara.
oyun görüşü de fena sayılmaz ama en önemli artısı diyemeyiz.
şimdi de olumsuz yanlarına geçelim
olumsuz yanları
bu adamın eksiklikleri gerçekten çok ilginç. şöyle ki yukarıda bahsettiğim gibi olumlu özellikleri olan bir insanın bu kadar basit eksiklikleri olması gerçekten bana çok tuhaf geliyor.
ilk olarak mental kısımdan girelim.
maçtan maça zaten dengesiz ama onu geçtim 90 dakika içinde inanılmaz istikrarsızlık gösterebiliyor. mesela maç içerisinde 5 dk önce harika bir şey yapsın, 5 dk sonra öyle bir pas hatası yapabilir ki halı sahada olsa küfür edeceğiniz. bunun sebebi muhtemelen konsantrasyon eksikliği. maç içerisinde inanılmaz dalgalanıyor. ve bu eksikliği bu saatten sonra değişeceğini zannetmiyorum.
maç içerisinde patlamaya hazır barut gibi takılıyor. her an rakiple kavga edebilme ve takımını eksik bırakma potansiyeli var. (bkz: 29 nisan 2018 galatasaray beşiktaş maçı) (bkz: 15 haziran 2018 iran fas maçı) örnekler çoğaltılabilir.
şimdi geleceğim nokta cidden önemli ve bazı arkadaşlarımız tarafından gözden kaçtığını düşünüyorum.
maç içerisinde yanlış kararlar verebiliyor. keza eğer doğru kararı verse bile özellikle ara paslarda pas şiddetini her zaman doğru ayarlayamıyor. bu konsantrasyon problemiyle mi ilgili yoksa futbol temeli eksiğiyle mi ilgili açıkçası emin değilim. bu pozisyonlardan bazıları gol oldu bu sene bazıları saç baş yoldurttu. ama ne olursa olsun bir atağımızı hiç etme potansiyeline sahip bir durum. ve ciddi bir eksi.
diğer bir eksiği de çok önemli bunun da çok gözden kaçtığını düşünüyorum. adam top ayağına gelmeden önce ne yapacağını düşünmüyor. top ayağına geliyor 2-3 sn civarı bir bekleme süresinden sonra aksiyon alıyor ki bu felaket bir şey. 2-3 saniyeden ne olacak ki diyebilirsiniz ama gerçekten oluyor. iyi bir futbolcunun top ayağına gelmeden önce 3-4 saniye önceden oyunu okuyup yapacağı hamlelere ve opsiyonlara karar vermesi gerekiyor. bu da maalesef çözümü olmayan bir eksiklik.
sonuç
kendimce belhanda üzerinden bir analiz çıkardım. katılanlar da olur, katılmayanlar da olur. 2017-2018 şampiyonluğumuzda alternatifsizdi ve ciddi katkısı da oldu. onun oynamadığı maçlarda eksikliğini hissettik. benim şahsi fikrim ona verilen maaş ve bonservis bedeliyle ondan daha yararlı ve iyi oyuncuları bulabileceğimiz şeklinde.
ama son olarak belirtmek istediğim bir şey var. yazının başında bahsettiğim kutuplaşma gerçekten çok tehlikeli. sadece gs sözlük ve belhanda özelinde söylemiyorum. hayatta olaylara sadece siyah ve beyaz diye bakmamak lazım. objektif olup karşımızdakileri anlayıp anlaşamasak bile birbirimize saygılı olmalıyız. yapıcı olmalıyız. çünkü hayatta tek doğru diye bir şey yok. bu tarz konularda gruplaştıkça tarafsızlığımızı kaybedip, olaylarda ideal bir sonucu çıkaramıyoruz.
birbirimizi anlayalım, saygı duyalım gerekirse tolere edelim, olayları düşünelim ve tek doğrunun bizimki olmadığını bilelim. birlik olup birbirimizi kucaklayalım bu dönemde en çok ihtiyacımız olan şey bu.
saygılarımla
belhanda konusu taraftarlar arasında inanılmaz derecede bir kutuplaşmaya neden oldu. bir oyuncu üzerinden böyle bir kutuplaşma galatasaray tarihinde daha önce görülüp duyuldu mu emin değilim.
överken negatif yanlarını göz ardı edersek ya da eleştirirken pozitif yanlarını göz ardı edersek sağlıklı
bir değerlendirme yapamayacağımız aşikardır.
birde transferinde yaşananlar ve sonrası bu sorunsalı daha da karmaşıklaştırdı. sneijder gibi ikon olmuş bir oyuncunun galatasaray'a yakışmayacak bir şekilde gönderilmesi, belhanda'nın sneijder yerine alınarak 10 numara verilmesi vs.
kısacası sürecin tam dursun özbek'e yakışacak şekilde berbat yönetilmesi bu kutuplaşmayı oluşturan en önemli etkenlerden.
ama bu saha dışı olaylarını o kadar konuşuyoruz ki esas konuşmamız gereken şeyi kaçırıyoruz. kaçırdığımız şey ise en önemli olan şey bu adamın saha içi ne yaptığını..
saha içindeki performansı da aynı transfer sürecinde olanlar gibi o kadar dengesiz ki bu kutuplaşmayı
yaşayan iki tarafın da kullanabileceği örnekler her maçta oluveriyor.
kendimce bir analizini yapmak istiyorum.
olumlu yanları
ilk olarak fiziksel özelikleri gayet iyi. mevkidaşlarına göre gayet ideal bir fiziği var kesinlikle güçsüz değil. iyi bir kondisyonu var. defansif katkısı yadsınamaz ve bu sezon takım içinde inanılmaz bir önem teşkil etti bu becerisi.
öyle inanılmaz bir çalım yeteneği olmasa da adam eksiltebilme becerisi ve top sürme yeteneği de var.
pas istasyonlarında aktif bir rol de alıyor. bana göre en büyük becerisi de top kesme yeteneği, özellikle duran toplarda geçen sezon bu yeteneğini pek çok sefer gördük. inanılmaz iyi bi curve verebiliyor toplara.
oyun görüşü de fena sayılmaz ama en önemli artısı diyemeyiz.
şimdi de olumsuz yanlarına geçelim
olumsuz yanları
bu adamın eksiklikleri gerçekten çok ilginç. şöyle ki yukarıda bahsettiğim gibi olumlu özellikleri olan bir insanın bu kadar basit eksiklikleri olması gerçekten bana çok tuhaf geliyor.
ilk olarak mental kısımdan girelim.
maçtan maça zaten dengesiz ama onu geçtim 90 dakika içinde inanılmaz istikrarsızlık gösterebiliyor. mesela maç içerisinde 5 dk önce harika bir şey yapsın, 5 dk sonra öyle bir pas hatası yapabilir ki halı sahada olsa küfür edeceğiniz. bunun sebebi muhtemelen konsantrasyon eksikliği. maç içerisinde inanılmaz dalgalanıyor. ve bu eksikliği bu saatten sonra değişeceğini zannetmiyorum.
maç içerisinde patlamaya hazır barut gibi takılıyor. her an rakiple kavga edebilme ve takımını eksik bırakma potansiyeli var. (bkz: 29 nisan 2018 galatasaray beşiktaş maçı) (bkz: 15 haziran 2018 iran fas maçı) örnekler çoğaltılabilir.
şimdi geleceğim nokta cidden önemli ve bazı arkadaşlarımız tarafından gözden kaçtığını düşünüyorum.
maç içerisinde yanlış kararlar verebiliyor. keza eğer doğru kararı verse bile özellikle ara paslarda pas şiddetini her zaman doğru ayarlayamıyor. bu konsantrasyon problemiyle mi ilgili yoksa futbol temeli eksiğiyle mi ilgili açıkçası emin değilim. bu pozisyonlardan bazıları gol oldu bu sene bazıları saç baş yoldurttu. ama ne olursa olsun bir atağımızı hiç etme potansiyeline sahip bir durum. ve ciddi bir eksi.
diğer bir eksiği de çok önemli bunun da çok gözden kaçtığını düşünüyorum. adam top ayağına gelmeden önce ne yapacağını düşünmüyor. top ayağına geliyor 2-3 sn civarı bir bekleme süresinden sonra aksiyon alıyor ki bu felaket bir şey. 2-3 saniyeden ne olacak ki diyebilirsiniz ama gerçekten oluyor. iyi bir futbolcunun top ayağına gelmeden önce 3-4 saniye önceden oyunu okuyup yapacağı hamlelere ve opsiyonlara karar vermesi gerekiyor. bu da maalesef çözümü olmayan bir eksiklik.
sonuç
kendimce belhanda üzerinden bir analiz çıkardım. katılanlar da olur, katılmayanlar da olur. 2017-2018 şampiyonluğumuzda alternatifsizdi ve ciddi katkısı da oldu. onun oynamadığı maçlarda eksikliğini hissettik. benim şahsi fikrim ona verilen maaş ve bonservis bedeliyle ondan daha yararlı ve iyi oyuncuları bulabileceğimiz şeklinde.
ama son olarak belirtmek istediğim bir şey var. yazının başında bahsettiğim kutuplaşma gerçekten çok tehlikeli. sadece gs sözlük ve belhanda özelinde söylemiyorum. hayatta olaylara sadece siyah ve beyaz diye bakmamak lazım. objektif olup karşımızdakileri anlayıp anlaşamasak bile birbirimize saygılı olmalıyız. yapıcı olmalıyız. çünkü hayatta tek doğru diye bir şey yok. bu tarz konularda gruplaştıkça tarafsızlığımızı kaybedip, olaylarda ideal bir sonucu çıkaramıyoruz.
birbirimizi anlayalım, saygı duyalım gerekirse tolere edelim, olayları düşünelim ve tek doğrunun bizimki olmadığını bilelim. birlik olup birbirimizi kucaklayalım bu dönemde en çok ihtiyacımız olan şey bu.
saygılarımla