15146
raul meireles’in 12 maçlık cezasını 4 maça indiren tahkim kurulu’nun olduğu bir ülkede, 16 maçlık ceza almasının ardından umudu kesmemesi gereken medya figürü.
malum, emsal sınıfına sokabilecekleri herhangi bir vak’a getirene indirim yapıyor tff kurumları. pepe’nin hayvan gibi bileğe basmasına 1 maç ceza verebilmek için rakibin önce defalarca dirsek attığı, sonrasında ufak bir müdahaleyle yalandan kendini yere attığı pozisyonda gomis’in gördüğü kırmızı kartı “emsal” durumuna soktular. buradan hareketle bu medya figürü arkadaş da meireles’in hakemle diyalogundan* sonra aldığı cezayı emsal gösterip ufak bir oran-orantı hesabıyla cezasını 5 maça indirtebilir. akabinde 2 maç cezasını çekerek bu sezonu kapatır.
sonra sezon biter, ortalık durulur. ardından dünya kupası öncesi hazırlık maçlarıyla milli mesai olur, orada lucescu bu a kalite medyatik pokemonun a milli takım için ne kadar önemli olduğunu anlatır basın toplantılarında. suni bir tartışma ortamı yaratılır basındaki günümüz mutat zevatında. ortam biraz da böyle yumuşatılır. başakşehir’in avrupa kupaları eleme maçlarından önce ya da sonra tekrar ısıtılıp gündeme getirilir ve sezon başlamadan ceza hiç bilinmeyen bir tarihe ertelenir. sezon içerisinde ardarda 3 maç oynamayacağı bir sakatlık döneminde de cezanın infazına karar verilirse adam gibi, tam bir adama yakışır gibi, adam oğlu adama layık olduğu gibi cezasını tamamlamış olur.
okurken ne kadar ütopik geldi değil mi? nasreddin hoca’nın peşin para fıkrası gibi. ama öyle değil işte. bu tff ile tüm ütopik düşünceleri hayata geçirmek mümkün. “böyle bir olay örgüsünün yaşanma ihtimali yok.” diyebilecek olan varsa beri gelsin.
malum, emsal sınıfına sokabilecekleri herhangi bir vak’a getirene indirim yapıyor tff kurumları. pepe’nin hayvan gibi bileğe basmasına 1 maç ceza verebilmek için rakibin önce defalarca dirsek attığı, sonrasında ufak bir müdahaleyle yalandan kendini yere attığı pozisyonda gomis’in gördüğü kırmızı kartı “emsal” durumuna soktular. buradan hareketle bu medya figürü arkadaş da meireles’in hakemle diyalogundan* sonra aldığı cezayı emsal gösterip ufak bir oran-orantı hesabıyla cezasını 5 maça indirtebilir. akabinde 2 maç cezasını çekerek bu sezonu kapatır.
sonra sezon biter, ortalık durulur. ardından dünya kupası öncesi hazırlık maçlarıyla milli mesai olur, orada lucescu bu a kalite medyatik pokemonun a milli takım için ne kadar önemli olduğunu anlatır basın toplantılarında. suni bir tartışma ortamı yaratılır basındaki günümüz mutat zevatında. ortam biraz da böyle yumuşatılır. başakşehir’in avrupa kupaları eleme maçlarından önce ya da sonra tekrar ısıtılıp gündeme getirilir ve sezon başlamadan ceza hiç bilinmeyen bir tarihe ertelenir. sezon içerisinde ardarda 3 maç oynamayacağı bir sakatlık döneminde de cezanın infazına karar verilirse adam gibi, tam bir adama yakışır gibi, adam oğlu adama layık olduğu gibi cezasını tamamlamış olur.
okurken ne kadar ütopik geldi değil mi? nasreddin hoca’nın peşin para fıkrası gibi. ama öyle değil işte. bu tff ile tüm ütopik düşünceleri hayata geçirmek mümkün. “böyle bir olay örgüsünün yaşanma ihtimali yok.” diyebilecek olan varsa beri gelsin.