63
tanım: çok önceden planlanmış olağanüstü seçim.
tudor gitti, hayırlısı olsun, tudor ve 2 yarım sezonluk yönetimi hakkında da en kısa zamanda yazmayı planlıyorum ancak bugün gündemi meşgul eden, etmesi gereken asıl büyük olay olağanüstü seçim. itiraf etmek gerekir ki; 18.12.2017 tarihinde tudor ile yolların ayrıldığı resmi ağızdan açıklandığından beri sözlükte ve diğer sosyal mecralarda bir bayram havası var, tudor gitti ve seçim geldi demek ki terim geliyor diye buralar yıkılıyor (terim hoca hakkında söyleyecek çok şey var ancak o da başka bir zamanın konusu), tabi bu konuda sözlük özelinde sevgili ismailenver 'inde hakkını teslim etmek gerekiyor, bu fikrin işlenmesinde etkisi yadsınamaz, sonucu sürece tercih eden biz galatasaray taraftarı da en yakın baskın günlerimize terimli dönemde yaşadığımızdan olsa gerek, şampiyonluk şarkıları söylemeye başladık bile.
2 gündür burada, spor medyası ve sosyal ağlarda yazılanları okuyorum, şöyle çift parmakla bir zoom out yapıp olayın genelini görmeye çalışıyorum. ilk 8 hafta çılgın atan, fırtına gibi esen tudor yönetiminde bir galatasaray, satılmış spor medyası kuduruyor, yabancı kuralı şu bu tırmalıyorlar galatasarayı yavaşlatmak için, o sıra terim hoca boşa çıkıyor, bu fırsatı da kaçırmıyorlar tabi ve yıpratma harekatı 4 koldan devam ediyor. yazmaya tenezzül etmediğim bir çok olay yaşanıyor, g.kuruldan dedeler çıkıyor tudor'a yükleniyor, yönetim medyanın önüne atıyor, taraftar üzerinden(latovlevici) ayar verilmeye çalışılıyor.
tüm bunları şöyle bir aklımda kümeleyip, bugünkü seçim kararını düşününce en akla yatkın düşünçem şu;
seçim bağıra bağıra gelmiş, tudorun yıpratılması, yönetim tarafından sahip çıkılmaması, bizzat kendilerinin medyanın önüne atması falan derken, galatasarayın başarısızlığı üzerinden bu seçimi planlamışlar, üzgünüm ama bugün galatasarayı yönetenler herkesin diline pelesenk olduğu gibi vasıfsız değillermiş, kendileri için galatasaraylılık kisvesi altında her yoluna denemeye hazırlarmış, takım başarısız olsun, tudor gitsin/terim gelsin, gelirse yönetim düşsün felan, güzelce planlamışlar herşeyi, çünkü olağan yaz seçimi; tekrar seçilme şansı sportif başarıya bağlı olan bir başkan için, girift siyasi ilişkileri ve tepeden inme emirleri göz önüne alındığında, alamayacağı bir risk olarak en tepede durmakta.
üzgünüm ama bu saatten teknik direktör, antrenör, futbolcu kim gelirse gelsin, kendi bekaları için galatasaraya açık açık zarar verenler gitmedikçe, temiz duygularla takımını seven taraftar için beyhude üzüleceği günler sevindiklerinden çok olacaktır.
tudor gitti, hayırlısı olsun, tudor ve 2 yarım sezonluk yönetimi hakkında da en kısa zamanda yazmayı planlıyorum ancak bugün gündemi meşgul eden, etmesi gereken asıl büyük olay olağanüstü seçim. itiraf etmek gerekir ki; 18.12.2017 tarihinde tudor ile yolların ayrıldığı resmi ağızdan açıklandığından beri sözlükte ve diğer sosyal mecralarda bir bayram havası var, tudor gitti ve seçim geldi demek ki terim geliyor diye buralar yıkılıyor (terim hoca hakkında söyleyecek çok şey var ancak o da başka bir zamanın konusu), tabi bu konuda sözlük özelinde sevgili ismailenver 'inde hakkını teslim etmek gerekiyor, bu fikrin işlenmesinde etkisi yadsınamaz, sonucu sürece tercih eden biz galatasaray taraftarı da en yakın baskın günlerimize terimli dönemde yaşadığımızdan olsa gerek, şampiyonluk şarkıları söylemeye başladık bile.
2 gündür burada, spor medyası ve sosyal ağlarda yazılanları okuyorum, şöyle çift parmakla bir zoom out yapıp olayın genelini görmeye çalışıyorum. ilk 8 hafta çılgın atan, fırtına gibi esen tudor yönetiminde bir galatasaray, satılmış spor medyası kuduruyor, yabancı kuralı şu bu tırmalıyorlar galatasarayı yavaşlatmak için, o sıra terim hoca boşa çıkıyor, bu fırsatı da kaçırmıyorlar tabi ve yıpratma harekatı 4 koldan devam ediyor. yazmaya tenezzül etmediğim bir çok olay yaşanıyor, g.kuruldan dedeler çıkıyor tudor'a yükleniyor, yönetim medyanın önüne atıyor, taraftar üzerinden(latovlevici) ayar verilmeye çalışılıyor.
tüm bunları şöyle bir aklımda kümeleyip, bugünkü seçim kararını düşününce en akla yatkın düşünçem şu;
seçim bağıra bağıra gelmiş, tudorun yıpratılması, yönetim tarafından sahip çıkılmaması, bizzat kendilerinin medyanın önüne atması falan derken, galatasarayın başarısızlığı üzerinden bu seçimi planlamışlar, üzgünüm ama bugün galatasarayı yönetenler herkesin diline pelesenk olduğu gibi vasıfsız değillermiş, kendileri için galatasaraylılık kisvesi altında her yoluna denemeye hazırlarmış, takım başarısız olsun, tudor gitsin/terim gelsin, gelirse yönetim düşsün felan, güzelce planlamışlar herşeyi, çünkü olağan yaz seçimi; tekrar seçilme şansı sportif başarıya bağlı olan bir başkan için, girift siyasi ilişkileri ve tepeden inme emirleri göz önüne alındığında, alamayacağı bir risk olarak en tepede durmakta.
üzgünüm ama bu saatten teknik direktör, antrenör, futbolcu kim gelirse gelsin, kendi bekaları için galatasaraya açık açık zarar verenler gitmedikçe, temiz duygularla takımını seven taraftar için beyhude üzüleceği günler sevindiklerinden çok olacaktır.
