5444
son yıllarda bu kadar medyası ile taraftarı ile yönetimi ile üzerine gidilen bir hoca görmemiştim.
bu yönetimin hocanın arkasında duramama, hocayı medyanın, taraftarın önüne atma huyu bu adamı da mahvetti. hamza olayında da aynısı olmustu. yönetim hic konusmamıs, herseyi hamza'nın üstüne bırakmıstı. o da iletişimde berbat bir insan olarak sıcıp sıvamıstı. halbuki o kadar konusturmayıp, yükü biraz da yönetim alsa taraftar halen bu kadar öfkeli olmazdı kendisine.
fenerbahce yönetiminin hocanın nasıl arkasında durduguna bir bakın, sonra dönün bizim yönetiminkine bakın.
her hafta dayak yedi bu tudor. agır hakaretler, ırkcılıga varan aptal saptal 'hırvat' vurguları, stajyer lafları falan. bir kez olsun su yönetim de cıkıp hooop demedi. gecen yıl rikerink'e de dememisti. en son taraftar sahip cıktı adama. 'bey' diyeceksiniz diye.
neyse, el birligi ile bir hocayı delirtip, tüm ayarlarını bozup gönderdik. artık rahatlayabiliriz. bu kadar baskıya bir insan çelikten yapılmıs olsa dayanamazdı, nitekim öyle de oldu. tudor da ipleri elinden kacırdı, baskı altında hataları artmaya basladı. gitti. gözümüz aydın. taraftarın en sevdigi döneme geldi yine kulup. yenilikkkkkk. yeni hoca. kaos. 'bielsa dahi ulan, tuchel sistem ulan, blanc karizma ulan' dönemi basladı.
calıskan adamdı herseyin basında. ama cok inişli cıkıslı grafik cizdi. bu sezon yer yer agzımızın suyu aktı oynadıgımız oyunla, yer yer rezil olduk sahada. zaten beraberlik sayısı da cok az adamın. en büyük patlak da orda. ya fena yendi, ya fena yenildi.
ben basarılı olmasını cok istedim. amma velakin su sartlarda yabancı bir hocanın basarılı olma sansı yoktu.
son 2 maca bakarsak artık oyuncular da kendisine cephe almıs gibiydi. üstüne bir de bu eklenince zaten bitti bu is. elbirligi ile bitirdik. haydi gelsin ben demistimler simdi. sahne sizin.
arkasında enkaz bırakmadı. yazın cer cöpleri yolladı. fiziken iyi bir takım bıraktı, basarılı bir transfer sezonu gecirdi.
yolu acık olsun. umarım baska yerlerde basarılı olur.
bu yönetimin hocanın arkasında duramama, hocayı medyanın, taraftarın önüne atma huyu bu adamı da mahvetti. hamza olayında da aynısı olmustu. yönetim hic konusmamıs, herseyi hamza'nın üstüne bırakmıstı. o da iletişimde berbat bir insan olarak sıcıp sıvamıstı. halbuki o kadar konusturmayıp, yükü biraz da yönetim alsa taraftar halen bu kadar öfkeli olmazdı kendisine.
fenerbahce yönetiminin hocanın nasıl arkasında durduguna bir bakın, sonra dönün bizim yönetiminkine bakın.
her hafta dayak yedi bu tudor. agır hakaretler, ırkcılıga varan aptal saptal 'hırvat' vurguları, stajyer lafları falan. bir kez olsun su yönetim de cıkıp hooop demedi. gecen yıl rikerink'e de dememisti. en son taraftar sahip cıktı adama. 'bey' diyeceksiniz diye.
neyse, el birligi ile bir hocayı delirtip, tüm ayarlarını bozup gönderdik. artık rahatlayabiliriz. bu kadar baskıya bir insan çelikten yapılmıs olsa dayanamazdı, nitekim öyle de oldu. tudor da ipleri elinden kacırdı, baskı altında hataları artmaya basladı. gitti. gözümüz aydın. taraftarın en sevdigi döneme geldi yine kulup. yenilikkkkkk. yeni hoca. kaos. 'bielsa dahi ulan, tuchel sistem ulan, blanc karizma ulan' dönemi basladı.
calıskan adamdı herseyin basında. ama cok inişli cıkıslı grafik cizdi. bu sezon yer yer agzımızın suyu aktı oynadıgımız oyunla, yer yer rezil olduk sahada. zaten beraberlik sayısı da cok az adamın. en büyük patlak da orda. ya fena yendi, ya fena yenildi.
ben basarılı olmasını cok istedim. amma velakin su sartlarda yabancı bir hocanın basarılı olma sansı yoktu.
son 2 maca bakarsak artık oyuncular da kendisine cephe almıs gibiydi. üstüne bir de bu eklenince zaten bitti bu is. elbirligi ile bitirdik. haydi gelsin ben demistimler simdi. sahne sizin.
arkasında enkaz bırakmadı. yazın cer cöpleri yolladı. fiziken iyi bir takım bıraktı, basarılı bir transfer sezonu gecirdi.
yolu acık olsun. umarım baska yerlerde basarılı olur.