5146
çok daha rahat bir iş ortamı yönetim tarafından sağlanabilecek teknik direktörümüz. medyanın kendisine olan saygısızlığının nedeni belli bir zümrenin, networkün adamı olmaması, bu çıkar grubuna yabancı olmasıdır. bu sebepten kendisine sallamak finans tabiriyle arbitrajı olan bir şeydir, yani risksiz getirisi vardır. kimi medya mensupları ise bunu kullanmaktadır. şunda herkes hemfikirdir sanırım; alınan şu skorların tıpa tıp aynısını 40'lı yaşlarında bir yerli "eski futbolcu/yeni teknik direktör adayı" alsa, tamamen örnek teşkil etsin diye söylüyorum; mesela hakan ünsal, şu an "milli takımı ileride ona mı emanet etsek acaba?" geyiği çevirecek tıynette adamlar tudor'u itin bir tarafına sokmak için elinden geleni yapmakla meşgul. bu pervasız çıkar grubu maşalarına karşı, her ne kadar ciddi teknik direktörlük hataları olduğunu düşünsem de, koşulsuz şartsız tudor'un yanındayım. girinin en başında sorumluluğu yönetime yüklememin sebebi de bu; yani büyük bir saldırıya maruz kalmış personelini savunmamak, kurtların önüne yem olsun diye atmak yönetimin yapmaması gereken bir şey. taraftar, milyonlarca insanın teşkil ettiği bir bütündür, östersunds'a elenmeye, kritik maçlardaki kötü futbola tabi ki ses çıkaracaklar (burada, son yıllarda peydah olan çöpçü/leşçi tayfayı taraftar olarak saymıyorum, kusura bakmasınlar, sırf ben demiştim demek için takımımızın yenilmesini bekleyenlere taraftar denmez, onlardan olsa olsa psikiyatrik vak'a olur.). milyonlarca kişinin bir telkinle tek sese dönüşmesini bekleyemezsin. personeline sahip çıkma işi yönetimin insiyatifi ile başlar, ondan maksimum verimi alabileceğin koşulları sağlamak yönetimin işidir. igor tudor, bütün bu koşul ve şerait altında iyi iş çıkarıyor, bence kendisini tebrik etmek gerekiyor.