452
genel kanının aksine şampiyonluk yarışında en önemli rakibimiz olduğunu düşündüğüm takım. hatta bana kalırsa şampiyonluk yarışından en zor kopacak takım, biz ve beşiktaş dahil.
"büyük" maçları çok iyi oynuyorlar. ligin ilk yarısında kadıköy'de fenerbahçe'yi mağlup ettiler. yine deplasmanda beşiktaş ile berabere kaldılar. kendi evlerinde de trabzonspor ile berabere kaldılar.
beşiktaş ise deplasmanda fenere yenildi, kendi evinde trabzon ile berabere kaldı, malum kendi evinde başakşehir ile berabere kaldı.
bir de biz varız tabii ki. evimizde fenerbahçe ile berabere kaldık, deplasmanda trabzon'a yenildik. 2 büyük maç duruyor ve bu ikisi de birbirinden önemli.
çoğu kişi küçümsese de; başakşehir'in kadro kalitesi ligimiz için çok iyi. en önemli özellikleri ise yıllardır aynı hocayla hep üstüne koyarak oynuyorlar, futbolun doğrularını yapıyorlar, kabul etsek de etmesek de. ayrıca avrupa ligini bile boşvermişler, tamamen lige odaklanmak istiyorlar anladığımız kadarıyla.
tabii ki yine de biz daha iyi bir takımız. taktik olarak aşırı fantezilere kaçmadıkça, yenilmemeye oynamadıkça bize bariz bir üstünlük kurma şansları yok. önümüzdeki maça kesinlikle galibiyet için çıkmalıyız. fakat "berabere kalmak için" değil, galip gelmek için... başakşehir stadyumu deplasman olarak nitelendirilebilecek bir atmosfere sahip değil. bu yüzden maça deplasman psikolojisi ile bakmamak lazım. umarım futbolcular ve tudor da böyle düşünür ve çıkar büyük bir özgüvenle topumuzu oynarız. galip gelirsek ipleri elimize almış oluruz. mağlup olursak bu yıl da "büyük" maç istatistiğimiz dipleri görür, ve bunu bozamazsak sene sonunda puan hesapları yaparız. berabere kalırsak da: "önümüzdeki maçlara bakıcaz"...
"büyük" maçları çok iyi oynuyorlar. ligin ilk yarısında kadıköy'de fenerbahçe'yi mağlup ettiler. yine deplasmanda beşiktaş ile berabere kaldılar. kendi evlerinde de trabzonspor ile berabere kaldılar.
beşiktaş ise deplasmanda fenere yenildi, kendi evinde trabzon ile berabere kaldı, malum kendi evinde başakşehir ile berabere kaldı.
bir de biz varız tabii ki. evimizde fenerbahçe ile berabere kaldık, deplasmanda trabzon'a yenildik. 2 büyük maç duruyor ve bu ikisi de birbirinden önemli.
çoğu kişi küçümsese de; başakşehir'in kadro kalitesi ligimiz için çok iyi. en önemli özellikleri ise yıllardır aynı hocayla hep üstüne koyarak oynuyorlar, futbolun doğrularını yapıyorlar, kabul etsek de etmesek de. ayrıca avrupa ligini bile boşvermişler, tamamen lige odaklanmak istiyorlar anladığımız kadarıyla.
tabii ki yine de biz daha iyi bir takımız. taktik olarak aşırı fantezilere kaçmadıkça, yenilmemeye oynamadıkça bize bariz bir üstünlük kurma şansları yok. önümüzdeki maça kesinlikle galibiyet için çıkmalıyız. fakat "berabere kalmak için" değil, galip gelmek için... başakşehir stadyumu deplasman olarak nitelendirilebilecek bir atmosfere sahip değil. bu yüzden maça deplasman psikolojisi ile bakmamak lazım. umarım futbolcular ve tudor da böyle düşünür ve çıkar büyük bir özgüvenle topumuzu oynarız. galip gelirsek ipleri elimize almış oluruz. mağlup olursak bu yıl da "büyük" maç istatistiğimiz dipleri görür, ve bunu bozamazsak sene sonunda puan hesapları yaparız. berabere kalırsak da: "önümüzdeki maçlara bakıcaz"...