• 248
    heybemize son olarak güven duygusunu da eklediğimiz bir maç oldu. neyin güveni...
    takım son çeyrek dilimde gol de yese bunu çıkarır duygusu, kötü oynasa da en azından asy'de kolay kolay puan vermez hissi.

    bu senenin kilit noktası; üzerine koymak...
    sene başında dağılmış bir camia, teknik direktöründen; futbolcusuna, başkanına, yönetimine kadar her yerimizden tedirginlik akıyordu. önce oyunu ele aldık. oynadığımız güzel futbol, en azından büyük takım gibi oynama hali, bir şeylerin başlangıcı oldu. giderek hırslı oyunumuza akıl koymaya başladık. ve son olarak da iki maçtır geriden gelerek maç kazanma öz güvenini oturttuk. gelişim böyle bir şey.

    bu maç özelinde önemsediğim bir nokta var. nasılsa kazanırız düşüncesiyle sahaya çıkmış oyuncular "nasılsa kazandılar" hakikaten de. tıpkı eurobasket 2017'de ispanya ile oynadığımız maçta*, onların bir şekilde bizi yeneceklerinin belli olması gibi. biz de kendimizi, çok iyi oynadık ama gücümüz yetmedi diye teselli etmiştik. halbuki kaba tabirle, sabaha kadar oynansa ispanya kazanırdı. öyle bir hali vardı bu maçın da.

    evet oyun olarak kötüydük. pas hataları aldı başını yürüdü falan ama, sonuç değişmedi. ayrıca galatasaray'ı önde basarak, karşı baskınla alt edebileceğini düşünmesine yol açtı birçok takımın. bu açıdan da önemli bence. çünkü galatasaray o kadar basit bir futbol oynamıyor. göreceğiz zaten yakın zamanda...
App Store'dan indirin Google Play'den alın