1369
bizde hocalık yapalı şaka maka 15 yıl olmuş. benim gibi yaşı 40'a yaklaşanlar o dönemi çok iyi hatırlar. 30 civarı olanlar hayal meyal bilir o zaman oynanan maçları. şimdiki genç nesil ise sadece o zamanki basının haberlerinden tanırlar luceyi.
hakkındaki en büyük suçlama defansif oynatması.
bakın şimdi ilk geldiği sene orta sahada 35 yaşında hagi oynuyordu. forvette ise jardel. yani takım resmen savunma işini 9 kişi yapıyordu. iki kişi eksik olmasına rağmen, 96-2000 arası presi yapmasını bekleyenler çıktı. o hücum presi göremeyince de luce ofansif oynatmıyor geyiği başladı. ikinci senesinde ise malumunuz kadro komple değişti. victoria,perez, fleurqin, radu, emre aşık, bülent akın gibi topçularla yine 96-2000 arasının hücum varyasyonlarını bekledi taraftar basının gazıyla. opel corsa ile ferrarinin yaptığı hızı beklediler. aslında baya da yaklaştı ama geçemedi son anda.
ilk senesinde azizin yaptığı şikeler, okan ve emrenin özellikle sene sonu maç satışları ve hakemlerin ağzımıza sıçması yüzünden şampiyon olamadık. ama arada real madride koyup süper kupayı aldık. ikinci sene ise o kadroyla şampiyon olduk. peki çok mu defansiftik şampiyon olurken?
bak güzel kardeşim. lucesculu galatasaray şampiyon olduğumuz o sene tam 75 gol atmış. yazıyla yetmişbeş. maç başına 2,2 yani. ondan sonra onu kovdun ya, kötü futbol oynatıyo diye. hani kurtarıcı terim gelip onlarca transfer yaptı ya bu boktan kadronun üstüne. heh işte ondan hemen sonraki sene 61 gol atıp ikinci olmuşsun. bir sonraki sene de 56 gol atıp +9 averajla denizlinin arkasında 6. olmuşsun. işte o kadar boktan hoca bu lucescu.
adam aşurelik malzemeyle şef sofrası hazırladı. hiç umudum yok ama inşallah gelir de, şu genç arkadaşlarımız gerçek bir teknik direktör görür.
hakkındaki en büyük suçlama defansif oynatması.
bakın şimdi ilk geldiği sene orta sahada 35 yaşında hagi oynuyordu. forvette ise jardel. yani takım resmen savunma işini 9 kişi yapıyordu. iki kişi eksik olmasına rağmen, 96-2000 arası presi yapmasını bekleyenler çıktı. o hücum presi göremeyince de luce ofansif oynatmıyor geyiği başladı. ikinci senesinde ise malumunuz kadro komple değişti. victoria,perez, fleurqin, radu, emre aşık, bülent akın gibi topçularla yine 96-2000 arasının hücum varyasyonlarını bekledi taraftar basının gazıyla. opel corsa ile ferrarinin yaptığı hızı beklediler. aslında baya da yaklaştı ama geçemedi son anda.
ilk senesinde azizin yaptığı şikeler, okan ve emrenin özellikle sene sonu maç satışları ve hakemlerin ağzımıza sıçması yüzünden şampiyon olamadık. ama arada real madride koyup süper kupayı aldık. ikinci sene ise o kadroyla şampiyon olduk. peki çok mu defansiftik şampiyon olurken?
bak güzel kardeşim. lucesculu galatasaray şampiyon olduğumuz o sene tam 75 gol atmış. yazıyla yetmişbeş. maç başına 2,2 yani. ondan sonra onu kovdun ya, kötü futbol oynatıyo diye. hani kurtarıcı terim gelip onlarca transfer yaptı ya bu boktan kadronun üstüne. heh işte ondan hemen sonraki sene 61 gol atıp ikinci olmuşsun. bir sonraki sene de 56 gol atıp +9 averajla denizlinin arkasında 6. olmuşsun. işte o kadar boktan hoca bu lucescu.
adam aşurelik malzemeyle şef sofrası hazırladı. hiç umudum yok ama inşallah gelir de, şu genç arkadaşlarımız gerçek bir teknik direktör görür.