• 705
    galatasaray'daki futbol aklının yitişinden daha da hızlı bir gerizekalılığı barından basketbol aklının son icraatı. dünyada spor piyasası, özellikle futbol ve basketbol alanında sporculara değerinden - getirisinden fazla para vererek onlardaki tutkuyu çalalı uzun yıllar oldu. messi'nin bile üstünde olabilecek bir barcelona efsanesi olmaktan 1-2 milyon euro için vazgeçen luis figo'yu unutmayalım. yani , sporcular bir tür metalaşmanın, köleleşme sürecinin çoktandır içindeler. bu söylem bizim dilimizde de var, basarız parayı alırız, en çok para bizde, güç bizde vs. burada esas olan paranın dahi satın alamayacağı tek şeyin, yani tutkunun, hissin en etkili biçimde ortaya koyulması. oyunu kuralına göre oynamamanın da bir onuru var zira. yani ferman padişahınsa dağlar bizimdir diyebilmenin.

    ama, bir de galatasaray yönetimine bakıyorum, elbette sinan güler kendi yaptığı eylemin hakettiği ceremesini çekecek, ama hem bütçe-kemer sıkmadan bahsedip, hiçbir alanda öze dönmeden, fedadan bahsetmeyen, yani ne menajer komsiyonculuklarına ne de uçuk kaçık yerli yabancı sporcu maaşlarına dokunmayan yönetim, güya finansal tasarrufunu basketbol üstünden yapmaya kalkarsa işte böyle nahoş, yersiz durumlarla karşılaşırız. sinan suçlu, bunu kendisi de bilecek kadar akıllı ve hisli bir adam olduğunu biliyorum, ama dünya düzeni her tür suçuna, haramına rağmen ay sonunda banka hesabına yatan paraya bakıp kendini avutmakla seni inekleştirdiği için, sinan kardeşimin suçu da bir başka yaylaya otlamaya giden ineğinkinden farksız oluyor.

    ben üstünde sarı kırmızılı arma olan formayı, gerçekten insan olma onuruna erişmiş ve ona sahip çıkmakta ısrar edip dirayet gösteren insanlara verilmesi taraftarıyım. yaylada otlayan ineklerin saadetini değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın