188
"işin orospusu" diye bir kavram vardır. amiyane bir tabir olmakla beraber bir kişinin o işle ilgili her türlü tecrübeye sahip olduğunu belirtir. işin orospusu, nerede pislik yapacağını, nerede yapmayacağını, nerede kuralları hiçe sayacağını çok iyi bilir ve kendini fazla zorlamadan pratik bir şekilde o işi kotarır. fenerbahçe de bu akşamki maçta* motivasyon bozmak konusunda işin orospusu olduğunu göstermiştir.
örneklerle açıklayayım: fenerbahceli oyuncular, oyuncularımızın konsantrasyonlarını daha ısınırken dağıtmışlardır. baroni denen adam daha maç başlamadan arda turan'ın motivasyonunu dağıtmayı başarmıştır. maç sırasında da hemen hemen her pozisyonda arda'yı tekmelemiş, bir pozisyonda da yumruk atmıştır. fakat öyle bir zamanda vurmuştur ki, hakemler bu yumruğu pozisyonun içinden çıkaramamış, olayı ancak kameralar yakalayabilmiştir. hakemlerin görebildiği bir yumruktan bahsedecek olursak; carlos baktı ki keita canlandı gidiyor, sol ayağına bir sarılayım da kart göreceksem öyle göreyim demiş ve ayaklarını yerden keserek keita'ya koala gibi tutunmuştur. daha önce zaten tribünlerden kafasına gözüne birşeyler gelen keita da iyice sinirlenmiş ve göstere göstere yumruğu vurmuştur. yani carlos sarı kart hakkını, rakip oyuncuyu çıldırtacak bir faul yaparak kullanmıştır. bu iki taze örnek, fener'in işin orospuluğunu nasıl iyi uyguladığını gösteren, geçen yıllarda da birçok kez karşılaştığımız durumlardır.
nitekim son on yılda kadıköy'de doğru düzgün maç çıkaramamızın nedeni de budur bence. bu açıdan işin orospusu olan bir takımla oynarsanız, sadece futbol oynayacaksınız. onlara uymaya kalkarsanız, sahada en iyi ihtimal 10 kişi kalırsınız.
not: ayrıca burada verdiğim örnekler devede kulaktır. az önce lig tv'de 25 ekim 2009 fenerbahce galatasaray macindan önce ısınma sırasında yaşanan olaylar gösteriliyordu, arda'ya kaç kişinin vurduğunu ben sayamadım.
örneklerle açıklayayım: fenerbahceli oyuncular, oyuncularımızın konsantrasyonlarını daha ısınırken dağıtmışlardır. baroni denen adam daha maç başlamadan arda turan'ın motivasyonunu dağıtmayı başarmıştır. maç sırasında da hemen hemen her pozisyonda arda'yı tekmelemiş, bir pozisyonda da yumruk atmıştır. fakat öyle bir zamanda vurmuştur ki, hakemler bu yumruğu pozisyonun içinden çıkaramamış, olayı ancak kameralar yakalayabilmiştir. hakemlerin görebildiği bir yumruktan bahsedecek olursak; carlos baktı ki keita canlandı gidiyor, sol ayağına bir sarılayım da kart göreceksem öyle göreyim demiş ve ayaklarını yerden keserek keita'ya koala gibi tutunmuştur. daha önce zaten tribünlerden kafasına gözüne birşeyler gelen keita da iyice sinirlenmiş ve göstere göstere yumruğu vurmuştur. yani carlos sarı kart hakkını, rakip oyuncuyu çıldırtacak bir faul yaparak kullanmıştır. bu iki taze örnek, fener'in işin orospuluğunu nasıl iyi uyguladığını gösteren, geçen yıllarda da birçok kez karşılaştığımız durumlardır.
nitekim son on yılda kadıköy'de doğru düzgün maç çıkaramamızın nedeni de budur bence. bu açıdan işin orospusu olan bir takımla oynarsanız, sadece futbol oynayacaksınız. onlara uymaya kalkarsanız, sahada en iyi ihtimal 10 kişi kalırsınız.
not: ayrıca burada verdiğim örnekler devede kulaktır. az önce lig tv'de 25 ekim 2009 fenerbahce galatasaray macindan önce ısınma sırasında yaşanan olaylar gösteriliyordu, arda'ya kaç kişinin vurduğunu ben sayamadım.