2100
igor tudor, başlangıçta üçlü defans oynatacağını söyledi ve hatta denedi. şimdi fikir değiştirdiğini ve kesinlikle dörtlü defans oynatacağını ilan etti.
bruma'yı gönderdi. bruma'nın negatif anlamda yaptığı ve limitleri aştığı hareketleri ibrahimoviç'te bile görmediğini söyleyerek göndermekte haklı olduğunu ima etti. (bruma'nın limitleri aştığı iddialarının iftira olduğunu düşünüyorum)
sneijder'i göndermek için türlü taklalar atıyor. sneijder için tempoma ayak uyduramaz bahanesine sığınıyor ama sneijder'den çok daha temposuz selçuk inan'ı vazgeçilmez ilan ediyor. yine temposuz josue'nin bonservisinin alınmasını istiyor. yani aslında sneijder'in kendisini sattığı ve de satacağı paranoyası nedeniyle göndermek istediğini gizliyor.
başarısız olunan son iki sezonda sneijder'in de olduğunu açıklayarak, takımdaki çöplerin tüm günahını sneijder'e fatura ediyor. her iki sezonda da avrupa'ya gidiş biletinde sneijder'in rolünü inkar ediyor.
son sezondaki başakşehir maçında, "bakın benim sneijder ve arkadaşlarına ihtiyacım yoktur" demek isterken üçlük oluyor, sonra da sneijder'i maçı çevirmesi için 65. dakikada oyuna sokarak dalga geçiyor. (ben sneijder'in yerinde olsam girmezdim o an oyuna)
sneijder olmasa bu sezon avrupa'ya gidemeyecektik. antalyaspor bizi geçecekti ve igor tudor'da kovulacaktı. yani adam olayların farkında değil ve bindiği dalı kesiyor.
takımın koşu mesafesini artırmak dışında hiçbir şey vadetmiyor. gelişi fauldü, gidişi de faullü olacak maalesef. (daö'nün söylediğine göre sezon ortasında galatasaray'a gelmeyi tudor istemiş)
bütün bunlar tudor'un eksileri. umarım ve dilerim tıpkı defans kurgusu gibi bu hatalarını da görüp vazgeçer de kendisini düzeltir.
aksi halde gönderileceği gün yakındır. umarım o gün sezonu kaybetmiş olmayız.
bruma'yı gönderdi. bruma'nın negatif anlamda yaptığı ve limitleri aştığı hareketleri ibrahimoviç'te bile görmediğini söyleyerek göndermekte haklı olduğunu ima etti. (bruma'nın limitleri aştığı iddialarının iftira olduğunu düşünüyorum)
sneijder'i göndermek için türlü taklalar atıyor. sneijder için tempoma ayak uyduramaz bahanesine sığınıyor ama sneijder'den çok daha temposuz selçuk inan'ı vazgeçilmez ilan ediyor. yine temposuz josue'nin bonservisinin alınmasını istiyor. yani aslında sneijder'in kendisini sattığı ve de satacağı paranoyası nedeniyle göndermek istediğini gizliyor.
başarısız olunan son iki sezonda sneijder'in de olduğunu açıklayarak, takımdaki çöplerin tüm günahını sneijder'e fatura ediyor. her iki sezonda da avrupa'ya gidiş biletinde sneijder'in rolünü inkar ediyor.
son sezondaki başakşehir maçında, "bakın benim sneijder ve arkadaşlarına ihtiyacım yoktur" demek isterken üçlük oluyor, sonra da sneijder'i maçı çevirmesi için 65. dakikada oyuna sokarak dalga geçiyor. (ben sneijder'in yerinde olsam girmezdim o an oyuna)
sneijder olmasa bu sezon avrupa'ya gidemeyecektik. antalyaspor bizi geçecekti ve igor tudor'da kovulacaktı. yani adam olayların farkında değil ve bindiği dalı kesiyor.
takımın koşu mesafesini artırmak dışında hiçbir şey vadetmiyor. gelişi fauldü, gidişi de faullü olacak maalesef. (daö'nün söylediğine göre sezon ortasında galatasaray'a gelmeyi tudor istemiş)
bütün bunlar tudor'un eksileri. umarım ve dilerim tıpkı defans kurgusu gibi bu hatalarını da görüp vazgeçer de kendisini düzeltir.
aksi halde gönderileceği gün yakındır. umarım o gün sezonu kaybetmiş olmayız.