364
kontrolsüz ve kulüp seviyesinin üzerinde harcamalardan her zaman korkmuşumdur.
bu gün telaffuz edilen isimler ve bu isimlere ödenecek rakamlar galatasaray seviyesinin üzerinde. evet bunlardan akıllıca bir iki tanesini transfer edebiliriz. buna ihtiyacımız da var. ama tek bir transfer döneminde her birine 7-8 milyon eu saçarak yüksek maaşlarla acarbi, imbula, gomis, belhanda gibi isimleri alamayız.
bir türlü akıllanmıyoruz. herkes gaza gelmiş. gelir gider dengesini unutmuş.
galatasaray'ın elinde sneijder var yıldız olarak ve bir de muslera kaldı. bruma'dan gelen 12 milyon eu var bir de. işte o para ile bu iki adamın çevresine takım kurmak lazım.
ihtiyaçlarımız belli. bu ihtiyaçları scout ekibinin önderliğinde bu paraya giderebilirsin. illa her sezon şampiyon olacaksın diye bir kaide yok. fakat scout ekibinin iş bilgisini yükselttikçe, çalışma methodlarını geliştirdikçe isabetleri artacak, yükselen kadro kalitene rağmen maaş ödemelerin düşecektir. işte bunu ilk beceren kulüp lige ambargo koyar. çünkü o zaman istediği zaman ihtiyacı olan bir iki yıldızı alabilecek güce elindeki iyi, genç ve yetenekli kadrosuyla ulaşır. biz yetenekli adamları yeteneksiz oyuncularla oynatmaya çalışıyoruz. yasin'in podolski ve sneijder'e yaptığı eziyettir mesela. böyle olmaz.
herif ndiaye alıyor 350 bin eu'ya. sonra gidip 10 milyon eu'ya satıyor. artık yetiştirmesi ve ulaşması zor oyuncular mental seviyeden geçiyor bana göre. mesela defans oyuncusu için para harcarım. ayakkabı için de para harcarım. fazla acımam. çünkü ikisinin de kötüsü adama hayatı zindan eder. ama her yer defansif orta saha amk. dinamik, hızlı, driplingi olan, hırslı, rakibe yapışan adamdan bol şey yok dünyada. fransa liglerini tarasan uygun maliyetli, işini fazla fazla görecek 7-8 futbolcu bulursun. kanat desen sürüsüne bereket. gidip brezilya, arjantin, meksika, amerika birleşik devletleri, uruguay'ı takip ediyosun adamlar hamamböceği gibi ürüyor oralarda. hepsi de lgin kalitesinin fazla fazla üzerinde. bek lazım. ben linnes'i beğeniyorum. sağda mı daha iyi, solda mı daha iyi buna teknik adam karar verir ve diğer mevkiye bir bek alırsın. bek de zor adam değil. en azından bizim seviyemizde değil. iyi bir seçimle ucuza halledebileceğim mevkiler arasında. eğer 8 numara arıyosan bu günlerde çenesi açılan ve özgüven patlaması yaşayan emre çolak'ı hiç kaybetmeyecektin. ama mesela 8 numaraya biraz para harcanır. çünkü bu oyuncunun mental seviyesi, oyun görüşü filan önemli. ancak 3-4 milyona geçen sezon elimizden kaçırdığımız oyuncuları gördük. rahatlıkla kadromuza katabileceğimiz stefan johansen 2,5'a gitti fulham'a. öyle aman aman paralara yine gerek yok. forvet transferine gelince, galatasaray eren derdiyok'u geçtiğimiz sezon hiç beslemedi. beslense ben eren'in alınmasına karşı çıkmama rağmen zamanında, kötü topçu olduğunu düşünmüyorum. yanında sinan da var 2'li forvet oynayabileceği... bu adama forvette hiç şans vermedik. vermek lazım. forvet işi biraz da talih ve uyum işi. denk getirirsen dembele gibi bir isim alırsın. denk getiremezsen, eren ve sinan'a inanmıyorsan o zaman yine alırsın. ama gomis gibi 15 milyon maliyetli bir adamı değil. genç ve yetenekli futbolcu bulduğunda biraz bonservis verir uygun maaşla kadrona katabilirsin. nasıl olsa satarken para kazanacaksın. ama burada da bahsettiğim bonservisler öyle 7'li 8'li rakamlar değil. 3-4 milyon eu'lar. ne etti bruma'dan gelen 12 milyon eu paran var cebinde. 6'sını stopere yatırdın. 3-4 milyon 8 numaraya, 3-4 de forvete yatırdın. bir oyuncu satıp 1-2 milyon farkla 3 mevkini doldurdun mu? doldurdun. eğer bruma'yı satmasaydın normalde harcayacağın para ile de bir bek ve bir dinamik orta sahayı alır son derece uygun maliyetlerle takımını kurarsın.
şu an piyasada dönen isimlerin sadece bonservisleri 40 milyon eu ediyor. 40 milyon eu. benim bildiğim şey galatasaray bu rakamı kaldıramaz. ha denk getirdinmi bazı oyunculara yüksek bonservis ödersin. ama o adam belhanda olmamalı. bruma gibi olmalı.
galatasaray böyle kurtulur.
tek transfer sezonunda 40 milyon eu bonservise harcayıp yıllık ücretleri her biri en az 2,5 - 3 milyon eu olan adamlarla değil.
dursun özbek önderliğinde ve yavaş yavaş taraftarın da havasına girdiği transfer çılgınlığı beni gerçekten korkutuyor.
bu gün telaffuz edilen isimler ve bu isimlere ödenecek rakamlar galatasaray seviyesinin üzerinde. evet bunlardan akıllıca bir iki tanesini transfer edebiliriz. buna ihtiyacımız da var. ama tek bir transfer döneminde her birine 7-8 milyon eu saçarak yüksek maaşlarla acarbi, imbula, gomis, belhanda gibi isimleri alamayız.
bir türlü akıllanmıyoruz. herkes gaza gelmiş. gelir gider dengesini unutmuş.
galatasaray'ın elinde sneijder var yıldız olarak ve bir de muslera kaldı. bruma'dan gelen 12 milyon eu var bir de. işte o para ile bu iki adamın çevresine takım kurmak lazım.
ihtiyaçlarımız belli. bu ihtiyaçları scout ekibinin önderliğinde bu paraya giderebilirsin. illa her sezon şampiyon olacaksın diye bir kaide yok. fakat scout ekibinin iş bilgisini yükselttikçe, çalışma methodlarını geliştirdikçe isabetleri artacak, yükselen kadro kalitene rağmen maaş ödemelerin düşecektir. işte bunu ilk beceren kulüp lige ambargo koyar. çünkü o zaman istediği zaman ihtiyacı olan bir iki yıldızı alabilecek güce elindeki iyi, genç ve yetenekli kadrosuyla ulaşır. biz yetenekli adamları yeteneksiz oyuncularla oynatmaya çalışıyoruz. yasin'in podolski ve sneijder'e yaptığı eziyettir mesela. böyle olmaz.
herif ndiaye alıyor 350 bin eu'ya. sonra gidip 10 milyon eu'ya satıyor. artık yetiştirmesi ve ulaşması zor oyuncular mental seviyeden geçiyor bana göre. mesela defans oyuncusu için para harcarım. ayakkabı için de para harcarım. fazla acımam. çünkü ikisinin de kötüsü adama hayatı zindan eder. ama her yer defansif orta saha amk. dinamik, hızlı, driplingi olan, hırslı, rakibe yapışan adamdan bol şey yok dünyada. fransa liglerini tarasan uygun maliyetli, işini fazla fazla görecek 7-8 futbolcu bulursun. kanat desen sürüsüne bereket. gidip brezilya, arjantin, meksika, amerika birleşik devletleri, uruguay'ı takip ediyosun adamlar hamamböceği gibi ürüyor oralarda. hepsi de lgin kalitesinin fazla fazla üzerinde. bek lazım. ben linnes'i beğeniyorum. sağda mı daha iyi, solda mı daha iyi buna teknik adam karar verir ve diğer mevkiye bir bek alırsın. bek de zor adam değil. en azından bizim seviyemizde değil. iyi bir seçimle ucuza halledebileceğim mevkiler arasında. eğer 8 numara arıyosan bu günlerde çenesi açılan ve özgüven patlaması yaşayan emre çolak'ı hiç kaybetmeyecektin. ama mesela 8 numaraya biraz para harcanır. çünkü bu oyuncunun mental seviyesi, oyun görüşü filan önemli. ancak 3-4 milyona geçen sezon elimizden kaçırdığımız oyuncuları gördük. rahatlıkla kadromuza katabileceğimiz stefan johansen 2,5'a gitti fulham'a. öyle aman aman paralara yine gerek yok. forvet transferine gelince, galatasaray eren derdiyok'u geçtiğimiz sezon hiç beslemedi. beslense ben eren'in alınmasına karşı çıkmama rağmen zamanında, kötü topçu olduğunu düşünmüyorum. yanında sinan da var 2'li forvet oynayabileceği... bu adama forvette hiç şans vermedik. vermek lazım. forvet işi biraz da talih ve uyum işi. denk getirirsen dembele gibi bir isim alırsın. denk getiremezsen, eren ve sinan'a inanmıyorsan o zaman yine alırsın. ama gomis gibi 15 milyon maliyetli bir adamı değil. genç ve yetenekli futbolcu bulduğunda biraz bonservis verir uygun maaşla kadrona katabilirsin. nasıl olsa satarken para kazanacaksın. ama burada da bahsettiğim bonservisler öyle 7'li 8'li rakamlar değil. 3-4 milyon eu'lar. ne etti bruma'dan gelen 12 milyon eu paran var cebinde. 6'sını stopere yatırdın. 3-4 milyon 8 numaraya, 3-4 de forvete yatırdın. bir oyuncu satıp 1-2 milyon farkla 3 mevkini doldurdun mu? doldurdun. eğer bruma'yı satmasaydın normalde harcayacağın para ile de bir bek ve bir dinamik orta sahayı alır son derece uygun maliyetlerle takımını kurarsın.
şu an piyasada dönen isimlerin sadece bonservisleri 40 milyon eu ediyor. 40 milyon eu. benim bildiğim şey galatasaray bu rakamı kaldıramaz. ha denk getirdinmi bazı oyunculara yüksek bonservis ödersin. ama o adam belhanda olmamalı. bruma gibi olmalı.
galatasaray böyle kurtulur.
tek transfer sezonunda 40 milyon eu bonservise harcayıp yıllık ücretleri her biri en az 2,5 - 3 milyon eu olan adamlarla değil.
dursun özbek önderliğinde ve yavaş yavaş taraftarın da havasına girdiği transfer çılgınlığı beni gerçekten korkutuyor.
