440
yazın başında dembele'yi almadılar. scout ekibi florin andone'yi önerdi (entrynin yazıldığı dakikalarda atletico madrid'e gol attı) almadılar. rodallega'nın 1.5 milyon euro serbest kalma bedeli varken kullanmadılar. everton'da istenmeyen adam ilan edilen niasse her türlü fedakarlığı yaparım dedi, kiralamadılar. sanki yukardan vahiy gelmiş gibi eren derdiyok'a 4 milyon euro bonservis verdiler üstüne yedek yahut onun önüne geçecek bir adam da almadılar. resmen tek santrafor ile sezona girdik.
geçen sene bu zamanlar, ayağı düzgün, hava toplarına hakim, lider özellikli yabancı stoper eksiği ortadayken transferin ilk günü götü yanmışçasına serdar aziz'e 4.5 milyon euro bonservis ile 3 tane oyuncu verdiler. hadi devre arası alırlar bir yabancı stoper dedik yine gidip 2.5 milyon euro bonservisle yerli stoper aldılar. toplamda 7 milyon euro stoper mevkisini doldurmak için para harcadık ama aldığımız adamlar ortada yok. o parayla dinamo kiev'den vida alınır mıydı alınamaz mıydı? yahut ukrayna ligi'nden bir başka stoper...
orta saha için lassana diarra dediler son güne kadar oyaladılar da oyaladılar. delaney gibi bir adam için bütçemiz yok dediler. celtic ile sorun yaşayan ve ucuza koparılacak stefan johansen'i almadılar. ne vereceği belli olmayan, kariyerinde sakatlanmadan sezon tamamlamamış tolga ciğerci'ye 3 milyon euro bonservis verdiler. melo'nun yerini dolduracak 'adam yiyen orta saha' bekledik son gün tanıdıkları menajerler iki tane topçu getirdi. biri sakat tiote öbürü veteran de jong... scout ekibi yine tuttu holzhauser isminde ucuz ve genç bir ön libero buldu, siklemediler bile. bitik de jong'u alıp transferi kapadılar.
daha bunun melo'yu 3 milyona satıp 4 ay sonra yemeden, içmeden gidip donk'a 2.5 milyon euro vermesi var. hamit denen sahtekarla sözleşme uzatılması, taraftarın tüm itirazına rağmen sabri ile kontrat yenilenmesi var. hatta grosskreutz'u transfer edip evraklarını yetiştirememeleri var. hadi bunları geçtim ama yukarıda saydığım hataları yapmasalar bu sene rahat rahat şampiyon olurduk.
geçen sene bu zamanlar, ayağı düzgün, hava toplarına hakim, lider özellikli yabancı stoper eksiği ortadayken transferin ilk günü götü yanmışçasına serdar aziz'e 4.5 milyon euro bonservis ile 3 tane oyuncu verdiler. hadi devre arası alırlar bir yabancı stoper dedik yine gidip 2.5 milyon euro bonservisle yerli stoper aldılar. toplamda 7 milyon euro stoper mevkisini doldurmak için para harcadık ama aldığımız adamlar ortada yok. o parayla dinamo kiev'den vida alınır mıydı alınamaz mıydı? yahut ukrayna ligi'nden bir başka stoper...
orta saha için lassana diarra dediler son güne kadar oyaladılar da oyaladılar. delaney gibi bir adam için bütçemiz yok dediler. celtic ile sorun yaşayan ve ucuza koparılacak stefan johansen'i almadılar. ne vereceği belli olmayan, kariyerinde sakatlanmadan sezon tamamlamamış tolga ciğerci'ye 3 milyon euro bonservis verdiler. melo'nun yerini dolduracak 'adam yiyen orta saha' bekledik son gün tanıdıkları menajerler iki tane topçu getirdi. biri sakat tiote öbürü veteran de jong... scout ekibi yine tuttu holzhauser isminde ucuz ve genç bir ön libero buldu, siklemediler bile. bitik de jong'u alıp transferi kapadılar.
daha bunun melo'yu 3 milyona satıp 4 ay sonra yemeden, içmeden gidip donk'a 2.5 milyon euro vermesi var. hamit denen sahtekarla sözleşme uzatılması, taraftarın tüm itirazına rağmen sabri ile kontrat yenilenmesi var. hatta grosskreutz'u transfer edip evraklarını yetiştirememeleri var. hadi bunları geçtim ama yukarıda saydığım hataları yapmasalar bu sene rahat rahat şampiyon olurduk.
