igor tudor

galatasaray'da yaptığı 7-8 antrenman ve iki maç. bazı ipuçları veriyor oyunu hakkında. örneğin, takım boyunu kısaltmak istiyor. işin savunma boyutunu göz önüne aldığımızda dünkü maçta* bu konuda başarılı olduğunu söyleyebiliriz. hep beraber topun arkasına geçildi ve rakip orta sahanın gerisinde karşılandı. en uçtaki podolski ile en gerideki chedjou-semih arasında çok az mesafe vardı.

ancak aynı anlayışın hücumda da olması gerekir. atak yaparken, boyumuzun uzamaması gerekiyor. dönen topları alıp, akın sürekliliğini sağlayabilmek için bu çok mühim. örneğin, simeone bunu yaptığı için yıllardır atletico başarıdan başarıya koşuyor.

bu oyun anlayışı için mutlak gerçek, fiziki durum. dünkü maç* bizim halı saha savunmamız gibiydi. kondisyon olarak yetersiz olan adamlardan kurulu bir takım olarak, topun arkasına geçip bütün delikleri sadece kayma yaparak kaparız halı sahada. e saha küçük tabi. sırıtmıyor. ama bu fizik olarak bitik adamların halı saha savunması galatasaray'a yakışmıyor.

sezon ortası çok değişebilecek bir şey değil fiziki durum. zaten bizdeki oyuncuların fizik kapasitesi de sınırlı. verdiğiniz yüklemenin karşılığını alamayabilirsiniz. eğer kafasındaki oyun buysa, sezon sonu kadro planlamasını buna göre yapmakta fayda var. ömrümüzde bir kere kadro mühendisliğinin ne olduğunu bize gösterin yahu...