778
efendim, olmaz. hala daha "sabredin" deniyor. edelim. bir şey değişmeyecek riekerink için de böyledi, tudor da böyle olacak. değişen bir şey yok. geldiği ilk gün bruma'yı kadro dışı bıraktı. bu maçta da linnes'i. en günahsız, en işini yapan adamlar bunlar. üstüne bin tane masal uyduruldu.
olmaz kardeşim. olmayacak da. bana yine "ne kadar negatifsin" ya da "insanların moralini bozma" diye mesajlar gelecek. gelsin. ben doğru bildiğimi söyleyeceğim; kusura bakmayın. okumak istemiyorsanız engelleyin.
kadro kötü, evet. yönetim yok, evet. ama bunlar tudor'un 2 haftada takımın altında duran dinamit fitilini ateşlemiş olduğu gerçeğini değiştirmiyor. bence şanssızlığından çok şansıdır dursun aydın özbek. o olmasa ne bu takımın başına gelebilirdi ne de elinde leş gibi bir kadro bulup onun arkasına sığınabilirdi.
27 şubat 2017 galatasaray beşiktaş maçını kaybetmemizin baş sebebidir kendisi. aynısını geçen hafta rize maçında da yaptı. hatasında ısrar eden adam sevmiyorum ben. hele bu hatalar sürekli takımın leş yeniçerilerini kayırıyor ama takımdaki yabancı ve özellikle genç ve sessiz oyuncuları hırpalıyorsa katlanamıyorum. riekerink de aynı yola girmişti. tudor da aynısı. yönetimin maşası olmayı kabul edecek teknik direktör istemiyorum ben. bakın advocaat'a. adam baaam baaam baaam söylüyor her şeyi. elindeki takımın ismen kaliteli ama resmen leş olduğunu söylüyor. ayarını veriyor. oyuncular en fazla sabote edebilirler. adam çeker gider. kariyerine de, ismine de bir şey olmaz. ama o oyuncular 5 sene sonra hak ettiklerini bulurlar.
ama işte kariyer endişesi olan, "galatasaray'ı bulmuşken kaçırmamalıyım" diyen adamı takımın başına getirirsen adam takımda kalmanın yolunu çözdüğü anda o yola girer.
galatasaray'ı karabük gibi oynatamazsın. bunu karabük'ü küçümsemek için söylemiyorum. galatasaray gibi bir takım o tür bir kadro kuramaz türkiye ligi için. o şekilde de oynayamaz. o şekilde oynarsan işte bjk gelir, senin evinde abuk subuk bir golle 3 puanı alır, gider. galatasaray gibi oynamak derken öyle "bambambam" filan saçmalıklarından bahsetmiyorum elbette. ama bir de gerçekler var. galatasaray hiç bir set hücum planı olmadan oynayamaz. ya da bu set hücum planını uygulayamayacağın oyuncularla oynayamaz. bu kadar basit.
yeni gelmesi bir şeyi değiştirmiyor. yeni gelen adam eskinin aynısını yaparak farklı sonuç bekliyorsa ben o adamdan ertesi gün kurtulunmasını isterim. bak takımı tanımasın. ama arkadaş sen ligin ortasında getirilmişsin. diğer hoca kovulmuş. onun yaptığının aynısını yapmaman gerektiğini anlayacak kadar akıllı olman lazım. değilsen zaten yapamazsın.
daha uzun uzun yazabilirim. ama gerek yok. sonuçta kendi sinirlerimi hoplatıyorum.
ekleme:
dikkat edin, aynı riekerink'in geçen sezonu gibi savunuluyor. arkadaşlar, olmaz.
olmaz kardeşim. olmayacak da. bana yine "ne kadar negatifsin" ya da "insanların moralini bozma" diye mesajlar gelecek. gelsin. ben doğru bildiğimi söyleyeceğim; kusura bakmayın. okumak istemiyorsanız engelleyin.
kadro kötü, evet. yönetim yok, evet. ama bunlar tudor'un 2 haftada takımın altında duran dinamit fitilini ateşlemiş olduğu gerçeğini değiştirmiyor. bence şanssızlığından çok şansıdır dursun aydın özbek. o olmasa ne bu takımın başına gelebilirdi ne de elinde leş gibi bir kadro bulup onun arkasına sığınabilirdi.
27 şubat 2017 galatasaray beşiktaş maçını kaybetmemizin baş sebebidir kendisi. aynısını geçen hafta rize maçında da yaptı. hatasında ısrar eden adam sevmiyorum ben. hele bu hatalar sürekli takımın leş yeniçerilerini kayırıyor ama takımdaki yabancı ve özellikle genç ve sessiz oyuncuları hırpalıyorsa katlanamıyorum. riekerink de aynı yola girmişti. tudor da aynısı. yönetimin maşası olmayı kabul edecek teknik direktör istemiyorum ben. bakın advocaat'a. adam baaam baaam baaam söylüyor her şeyi. elindeki takımın ismen kaliteli ama resmen leş olduğunu söylüyor. ayarını veriyor. oyuncular en fazla sabote edebilirler. adam çeker gider. kariyerine de, ismine de bir şey olmaz. ama o oyuncular 5 sene sonra hak ettiklerini bulurlar.
ama işte kariyer endişesi olan, "galatasaray'ı bulmuşken kaçırmamalıyım" diyen adamı takımın başına getirirsen adam takımda kalmanın yolunu çözdüğü anda o yola girer.
galatasaray'ı karabük gibi oynatamazsın. bunu karabük'ü küçümsemek için söylemiyorum. galatasaray gibi bir takım o tür bir kadro kuramaz türkiye ligi için. o şekilde de oynayamaz. o şekilde oynarsan işte bjk gelir, senin evinde abuk subuk bir golle 3 puanı alır, gider. galatasaray gibi oynamak derken öyle "bambambam" filan saçmalıklarından bahsetmiyorum elbette. ama bir de gerçekler var. galatasaray hiç bir set hücum planı olmadan oynayamaz. ya da bu set hücum planını uygulayamayacağın oyuncularla oynayamaz. bu kadar basit.
yeni gelmesi bir şeyi değiştirmiyor. yeni gelen adam eskinin aynısını yaparak farklı sonuç bekliyorsa ben o adamdan ertesi gün kurtulunmasını isterim. bak takımı tanımasın. ama arkadaş sen ligin ortasında getirilmişsin. diğer hoca kovulmuş. onun yaptığının aynısını yapmaman gerektiğini anlayacak kadar akıllı olman lazım. değilsen zaten yapamazsın.
daha uzun uzun yazabilirim. ama gerek yok. sonuçta kendi sinirlerimi hoplatıyorum.
ekleme:
dikkat edin, aynı riekerink'in geçen sezonu gibi savunuluyor. arkadaşlar, olmaz.
