7
kimilerin yüreğindeki vageçilmezdir,kimilerinin hayatının bir anlamıdır bu sevda..
bu sevda uğruna yeri gelir gözyaşları dökülür,bu gözyaşları bazen sevinçtendir bazen de hüzünden.ama bu gözyaşının iki anlamıda aslında aynıdır,onun adı onu delice karşılıklıksız sevmektir.onla ağlayıp onla gülmektir,şereftir, övünmektir, haykırmaktır onun sevgisini dağları parçalarcasına..
bu sevda da karşılık beklemek yoktur, bu sevda da yıkılmak yoktur,bu sevda da pes etmek yılmak asla yoktur..bu sevda da sonuna kadar onu asla yalnız bırakmadan desteklemek beraberce her zorluğa göğüs vermek vardır..nasılki sevinçlerde omuz omuza verip sevinç niraları atıyorsak zor günlerde de, üzüntüde de, keder de beraberce omuz omuza verip destek vermek vardır..
bu sevda da paranın adı geçmez bu sevdanın hiç bir maddi dayanağı yoktur.bu sevda paranın geçmediği temiz bir yaşamdır, bu yaşamın en temiz parçasıdır..
bu sevda bir mirasdır,nesilden nesile taşınan bir meşaledir, bu sevda 7'den 70'e beşikten mezara,mezardan mahşere kadar devam eden asırlık bir çınardır..
bu sevdanın bekçileri ve taşıyıcısı bazen 1 yaşında taze bir yürek bazen 90 yaşında yaşlı bir yürektir..bu sevdanın yaşı yoktur ve bu sevdanın aslında tarifi de yoktur..
bu sevda da sevdiğini yerden yere vurmak,eleştirmek asla yoktur,bu sevda da düşmanlara karşı korumak ona sonuna kadar sahip çıkmak gövdeni siper etmek vardır.çünkü bu sevda karşılıksızdır,o yüzden bu sevda asla vazgeçilmeyen nesilden nesile taşınan bir yürek ateşidir..
bu ateşin kaynağı olan bu sevda yolunda bazen mağlup olmak da vardır.ama asıl önemli olan bu yolda mağlupken galip olmaktır,galip sayılmaktır...işte bizler bu sevdayı eğer ki yüreklerimizde taşıyorsak bu ateşi asla söndürmemeliyiz,söndürtmemeliyiz!!..
bu sevda uğruna üzülürüz kimi zaman ama asıl olan onu asla üzmemektir..üzüntüyüde aşmanın yolu bunu sevdiğine yansıtmamaktır,tekrar onu ayağa kaldırmak onu her zaman ki gibi desteklemektir,aynı bizi sevindirdiği zamanlardaki gibi...
bu sevda sadece iyi günde yanan bir ateş değildir,daima her koşulda sönmeyen sönmeyecek bir meşaledir..bu sevdaya dış baskılardan daha çok zarar verecek şey ise onun sevenin onu yalnız bırakması ona küsmesidir..
bu sevdanın yaratıcısı ali sami yen'dir,taşıyıcısı ise geçmişten bugüne, bugünde yarına devam edicek karşılıksız seven arma aşıkları,meşaleyi elden ele taşıyan yüreğinde bu sevda ateşiyle yaşayan sevda bekçileridir..
bu sevdayı kalbinde yaşatıp bu dünyadan sonra bile ismiyle bu sevdayı yaşatan efsanler de vardır,taçsız kral metin oktay gibi,karınca ezmez şevki gibi.onlar bu dünyada olmasada bu sevdasını beşikten mezara, mezardan mahşere taşıyan sevda bekçileridir..
eğer ki bizlerde bu sevdanın bekçileri isek asla bu meşaleyi söndürmemeliyiz,sönmesine izin vermemeliyiz..
bu sevdanın, bu meşalenin rengi sarı kırmızıdır,adı da galatasaray'dır...
bu sevda uğruna yeri gelir gözyaşları dökülür,bu gözyaşları bazen sevinçtendir bazen de hüzünden.ama bu gözyaşının iki anlamıda aslında aynıdır,onun adı onu delice karşılıklıksız sevmektir.onla ağlayıp onla gülmektir,şereftir, övünmektir, haykırmaktır onun sevgisini dağları parçalarcasına..
bu sevda da karşılık beklemek yoktur, bu sevda da yıkılmak yoktur,bu sevda da pes etmek yılmak asla yoktur..bu sevda da sonuna kadar onu asla yalnız bırakmadan desteklemek beraberce her zorluğa göğüs vermek vardır..nasılki sevinçlerde omuz omuza verip sevinç niraları atıyorsak zor günlerde de, üzüntüde de, keder de beraberce omuz omuza verip destek vermek vardır..
bu sevda da paranın adı geçmez bu sevdanın hiç bir maddi dayanağı yoktur.bu sevda paranın geçmediği temiz bir yaşamdır, bu yaşamın en temiz parçasıdır..
bu sevda bir mirasdır,nesilden nesile taşınan bir meşaledir, bu sevda 7'den 70'e beşikten mezara,mezardan mahşere kadar devam eden asırlık bir çınardır..
bu sevdanın bekçileri ve taşıyıcısı bazen 1 yaşında taze bir yürek bazen 90 yaşında yaşlı bir yürektir..bu sevdanın yaşı yoktur ve bu sevdanın aslında tarifi de yoktur..
bu sevda da sevdiğini yerden yere vurmak,eleştirmek asla yoktur,bu sevda da düşmanlara karşı korumak ona sonuna kadar sahip çıkmak gövdeni siper etmek vardır.çünkü bu sevda karşılıksızdır,o yüzden bu sevda asla vazgeçilmeyen nesilden nesile taşınan bir yürek ateşidir..
bu ateşin kaynağı olan bu sevda yolunda bazen mağlup olmak da vardır.ama asıl önemli olan bu yolda mağlupken galip olmaktır,galip sayılmaktır...işte bizler bu sevdayı eğer ki yüreklerimizde taşıyorsak bu ateşi asla söndürmemeliyiz,söndürtmemeliyiz!!..
bu sevda uğruna üzülürüz kimi zaman ama asıl olan onu asla üzmemektir..üzüntüyüde aşmanın yolu bunu sevdiğine yansıtmamaktır,tekrar onu ayağa kaldırmak onu her zaman ki gibi desteklemektir,aynı bizi sevindirdiği zamanlardaki gibi...
bu sevda sadece iyi günde yanan bir ateş değildir,daima her koşulda sönmeyen sönmeyecek bir meşaledir..bu sevdaya dış baskılardan daha çok zarar verecek şey ise onun sevenin onu yalnız bırakması ona küsmesidir..
bu sevdanın yaratıcısı ali sami yen'dir,taşıyıcısı ise geçmişten bugüne, bugünde yarına devam edicek karşılıksız seven arma aşıkları,meşaleyi elden ele taşıyan yüreğinde bu sevda ateşiyle yaşayan sevda bekçileridir..
bu sevdayı kalbinde yaşatıp bu dünyadan sonra bile ismiyle bu sevdayı yaşatan efsanler de vardır,taçsız kral metin oktay gibi,karınca ezmez şevki gibi.onlar bu dünyada olmasada bu sevdasını beşikten mezara, mezardan mahşere taşıyan sevda bekçileridir..
eğer ki bizlerde bu sevdanın bekçileri isek asla bu meşaleyi söndürmemeliyiz,sönmesine izin vermemeliyiz..
bu sevdanın, bu meşalenin rengi sarı kırmızıdır,adı da galatasaray'dır...