4940
5 subat 1965' te romanya' nin sacele sehrinde dunyaya gelen mucize. hagi hakkinda soylenecek o kadar fazla sey var ki efsanesi oldu galatasaraylilardan olusan bu sozlukteki 204 sayfa bile yeterli degil. futbol sadece futbol degildir bunun kanitlarindan biridir 10 . futbol topu anadolu cografyasina indiginden beri her zaman ilgi duyulan bir spor olmustur. hatta son doneminde spor ile uzaktan yakindan alakasi kalmamis fakir bir halka tekrar spor sevgisini kazandirmistir diyebiliriz. metin ve lefter ile baslayan tatli rekabet tum turkiye' ye yayilmis aralarina besiktasi da alan istanbul takimlari ulkenin her kosesinde kendilerine taraftarlar bulmayi basarmislardir. trabzon, eskisehir ve izmir takimlarinin da basarilariyla giderek kendi gundemini olusturmustur futbol. elbette olusan bu gundem kendi yildizlarini da yaratacak ve insanlarin futbolu hayatlarinin merkezi yapmasini saglayacaktir. ancak bu yildizlar avrupanin kalburustu herhangi bir takimiyla karsilastiginda sonuc her zaman husran olmustur. o donemde turk takimlarinin birakin galibiyeti, attigi goller yahut az farkli maglubiyetleri bile olay olurken birden bir adam geldi almanyalardan; (bkz: jupp derwall) galatasarayi kurulus hedefine uygun bicimde degistirdi, gelistirdi haliyle turk futbolunu da direkt olarak etkilemis oldu. iste bu gelisim derwallin ogrencilerinden mustafa denizli ile kayda deger olmaya basladi. (bkz: 9 kasım 1988 galatasaray neuchatel maçı)
mustafa hoca' nin sahadaki sansi cevad prekazi ve yetenekli, basariya ac turk gencleriydi. prekazi ozeldi ve ekmegini yedigi kulubun efsanesi olmayi basardi hatta hepimiz gibi taraftari oldu bu kulubun ancak prekazi' nin mukemmel karakterine yakismayacak yeteneklerine ihanet edercesine yalnizca bir kac sezon tadimlik performansiydi ki o kadari bile galatasarayin dunya futbolunda soz sahibi bir kulup olma asamasina sokmaya yetmisti. ancak turkiye gercek bir stari cevad' dan yaklasik 5 yil sonra yine sari kirmizi parcali forma altinda izleyecekti. derwall ve piontek ile stajini tamamlayan fatih terim turkiye milli takiminin tarihinde ilk defa yer aldigi avrupa sampiyonasi olan (bkz: euro 96) dan sonra galatasaray' in basina gecti. aralarindaki benzerlikten dogan, pek de fazla dillendirilmeyen fatih terim- mustafa denizli rekabetinde; fatih hocanin sansi ise gheorghe hagi olmustu. hagi oyle bir geldi ki meydan; yas kavgalari, turk dusmanligi, paraciligi, ajanligi kisacasi real madrid ve barcelonada forma giymis daha bir kac sezon once avrupayi sallamis bu adami, basin sevmek ve sevdirmek istemedi. ama hagi' de onun donemine kadar turkiye' de top kosturmus hic kimsede muadili olmayan bir ozellik vardi; (bkz: kazanma hirsi)
boyle calkantili bir surecin ardindan hagi oyle bir basladi ilk uc haftalik surecte 9 puani tek basina galatasaray' a kazandirirken, her donemin muhalifi (bkz: hincal uluc) bile ona saygi duymak zorunda kalmisti. devaminda hagi ve ordusunun yaptiklarini boyle bir mecrada defalarca tekrarlamaya gerek yok. ama hagi' yi benim gozumde maradona, zidane ve benzerleri gibi fenomen yapan, ilahlastiran ise otekilestirilen halklara kazandirdigi kimliktir. (bkz: romanya) (bkz: turkiye) bugun hagi var olmamis olsaydi, dunyada kac kisi romanya gibi bir ulkenin varligindan haberdar olurdu? ya da galatasaray bu denli basarili olmasaydi kacimiz edirneden otesinde savaslardan baska iki kelam anlatabilirdik ortak dilde? bakin size bir ornek hollanda' da yasayan fasli bir ailenin cocugu nordin amrabat in galatasaray aski. yetmez ise (bkz: manu chao) . eger bir gun yolunuz kuzey afrikaya duserse, hagi' nin sol ayaginin milyonlarin hayatini nasil etkiledigini, insanlara olmazlarin olabilecegini ogrettigini kendiniz de tecrube edebilirsiniz
bu yaziyi istatistiklerle, kisisel ama artik butun galatasaray taraftarina mal olmus anilarla ya da beni nasil ask ile tanistirdigindan bahsederek uzatabilirim ama boylesi sanki daha guzel. i love you hagi
mustafa hoca' nin sahadaki sansi cevad prekazi ve yetenekli, basariya ac turk gencleriydi. prekazi ozeldi ve ekmegini yedigi kulubun efsanesi olmayi basardi hatta hepimiz gibi taraftari oldu bu kulubun ancak prekazi' nin mukemmel karakterine yakismayacak yeteneklerine ihanet edercesine yalnizca bir kac sezon tadimlik performansiydi ki o kadari bile galatasarayin dunya futbolunda soz sahibi bir kulup olma asamasina sokmaya yetmisti. ancak turkiye gercek bir stari cevad' dan yaklasik 5 yil sonra yine sari kirmizi parcali forma altinda izleyecekti. derwall ve piontek ile stajini tamamlayan fatih terim turkiye milli takiminin tarihinde ilk defa yer aldigi avrupa sampiyonasi olan (bkz: euro 96) dan sonra galatasaray' in basina gecti. aralarindaki benzerlikten dogan, pek de fazla dillendirilmeyen fatih terim- mustafa denizli rekabetinde; fatih hocanin sansi ise gheorghe hagi olmustu. hagi oyle bir geldi ki meydan; yas kavgalari, turk dusmanligi, paraciligi, ajanligi kisacasi real madrid ve barcelonada forma giymis daha bir kac sezon once avrupayi sallamis bu adami, basin sevmek ve sevdirmek istemedi. ama hagi' de onun donemine kadar turkiye' de top kosturmus hic kimsede muadili olmayan bir ozellik vardi; (bkz: kazanma hirsi)
boyle calkantili bir surecin ardindan hagi oyle bir basladi ilk uc haftalik surecte 9 puani tek basina galatasaray' a kazandirirken, her donemin muhalifi (bkz: hincal uluc) bile ona saygi duymak zorunda kalmisti. devaminda hagi ve ordusunun yaptiklarini boyle bir mecrada defalarca tekrarlamaya gerek yok. ama hagi' yi benim gozumde maradona, zidane ve benzerleri gibi fenomen yapan, ilahlastiran ise otekilestirilen halklara kazandirdigi kimliktir. (bkz: romanya) (bkz: turkiye) bugun hagi var olmamis olsaydi, dunyada kac kisi romanya gibi bir ulkenin varligindan haberdar olurdu? ya da galatasaray bu denli basarili olmasaydi kacimiz edirneden otesinde savaslardan baska iki kelam anlatabilirdik ortak dilde? bakin size bir ornek hollanda' da yasayan fasli bir ailenin cocugu nordin amrabat in galatasaray aski. yetmez ise (bkz: manu chao) . eger bir gun yolunuz kuzey afrikaya duserse, hagi' nin sol ayaginin milyonlarin hayatini nasil etkiledigini, insanlara olmazlarin olabilecegini ogrettigini kendiniz de tecrube edebilirsiniz
bu yaziyi istatistiklerle, kisisel ama artik butun galatasaray taraftarina mal olmus anilarla ya da beni nasil ask ile tanistirdigindan bahsederek uzatabilirim ama boylesi sanki daha guzel. i love you hagi
