686
17 eylül 2016 galatasaray çaykur rizespor maçı'nı dikkatli izleyen herkes anlamıştır ki taraftar desteği kendisini doğrudan etkiliyor. ilk maçtan karar vermek tabii ki zor ve kalıcılığını bilemem, ancak bir futbolcunun performansının tribünle bu kadar bütünleştiğini en son felipe melo'da görmüştüm. eren muhteşem performansının yanında, sanıyorum hayatının en mutlu maçını oynadı. bir röportajında küçükken galatasaraylıydım demişti ki normalde bu tip söylemleri politik bulurum, ancak son performansından sonra galatasaray'da oynamanın çocukluğunun en büyük hayali olduğuna emin oldum. kariyerinin ilk maçını altyapısında yetiştiği takımda oynayan bir genç kadar azimliydi.
bu tip futbolcuların tek handikapı genelde iç sahada taraftar gücüyle ne kadar motive oynarlarsa, beşiktaş, fenerbahçe gibi deplasmanlarda da o kadar moralsiz oynamaları oluyor, ancak mesela melo rakip taraftarın nefretinden de haz alan bir manyaktı. tabii eren'den böyle bir şey beklemiyorum, eli ayağına dolaşmayıp görevini yerine getirsin yeter. iç sahada ise çok büyük işler yapacağına inanıyorum. dediğim gibi gördüklerimiz yanıltıcı değilse 2016-2017 sezonunun hemen hemen tüm iç saha maçlarına damgasını vuracaktır.
bu tip futbolcuların tek handikapı genelde iç sahada taraftar gücüyle ne kadar motive oynarlarsa, beşiktaş, fenerbahçe gibi deplasmanlarda da o kadar moralsiz oynamaları oluyor, ancak mesela melo rakip taraftarın nefretinden de haz alan bir manyaktı. tabii eren'den böyle bir şey beklemiyorum, eli ayağına dolaşmayıp görevini yerine getirsin yeter. iç sahada ise çok büyük işler yapacağına inanıyorum. dediğim gibi gördüklerimiz yanıltıcı değilse 2016-2017 sezonunun hemen hemen tüm iç saha maçlarına damgasını vuracaktır.