179
3 puan alarak yolumuza devam ettiğimiz maç. derbi öncesi gol yemeden alınan bir galibiyet oldu. rakipten başlayalım.
geçen sene başındaki görüntüsünden çok uzak bir rize vardı karşımızda. ortasahanın ilerisinde ne yapacağını bilemeyen oyuncu topluluğu. pas yapamıyorlar. evet zaman zaman iyi pres yaptık ama bazı anlar gerçekten yuh dedirtti. kweuke dönene kadar allah'a emanet gidecekler gibi. hiç beğenmedim kendilerini. zaten bu sezonun ilk 4 haftasını baz alırsak ligde ciddi bir güç farkı var, ortada takım yok. ya kalın takımlar var, yada aşırı güçsüz. ayrıca sakat sakat kalecileri ile devam etmeleri ciddi hata oldu. topu çok kolay bize verdiler.
bize gelirsek; öncelikle riekerink. oyunu okuyamıyor bu adam. en azından şu kısa maraton için bunu söylebiliriz. yedek kulübesinde adam olmasa anlayacağım ama var bu sezon. takımın krize girdiği, yorulduğu anlarda bir şeyler yapması gerekiyor ama bu anı bir türlü ayarlayamıyor. akhisar maçında çok geç kaldıe, kayseri maçında acele etti ve bugün bir kez daha geç kaldı. 60'tan sonra başta yasin olmak üzere değişiklikler yapması gerekiyordu ama kendisi yanlış hatırlamıyorsam 77. dakikaya kadar bekledi. rakip güçlü olsa canımız yanacaktı, iki kere iki dört.
takıma gelirse; riekerink'in oynatmaya çalıştığı oyundan ben memnunum. eksiklikleri tabi ki var ama gelişecektir oyunumuz. topa sahip olan bir takım istiyorum diyordu beyimiz ve kendisi bunu her maç gösteriyor bize. bir oyunumuz var uzun bir aradan sonra. iç sahada bir şekilde sonuç alırız ama alışma sürecinde önemli olan deplasmanlarda takılmamak.
oyuncu performanslarına gelirsek; eren ve tolga ön plana çıktı. eren uzun yıllardır aradığımız oyuncu tipi. pivot santrafor her zaman imdat koludur ve türkiye liginde işlememesi söz konusu değil. takımı inanılmaz rahatlatıyor attığı gollerin yanında. kanatlara çıkıyor yeri geldiğinde ve ısrarla topun arkasında durmaya çalışıyor, savunmaya destek oluyor. 2-3 kere defansın önüne geldi ve bunları yaparken faul yapmıyor ve ofsayta düşme gibi bir durumu yok. 2015 yazında burak'ın alternatifi olarak kendisini ve kendi tipi birisini alsak farklı bir sezon geçirebilirdik. hep devam eren bey.
tolga tam ihtiyacımız olan noktaya transfer. çok değerli bir oyuncu kendisi ve katkısı umarım devam eder. rakip kaleye yaklaştıkça verimi düşüyor o sebeple ideal bir galatasaray'da kendisinin yanına iyi bir 8 numaraya ihtiyacımız var. mevcut kadroda josue dışında kendisine uygun partner yok.
tolga ve eren'in bir tık altında bruma ve sneijder var. bruma'nın eksiği çok ancak özgüven patlaması yaşıyor bana göre. ancak sağa bence hiç geçmemeli. sol kanatta mümkün olduğunca tutmalıyız kendisini. sneijder istekliydi. 10 numara gibi değil bana göre kendisi. gücü kuvveti yerinde olan sneijder tam bir 4-3-3 oyuncusu. şuan da fit ama yaşı sebebiyle kaldıramıyor orayı. çok koşuyor ama rakip kaleye yakın top alamıyor bir türlü. sürekli markaj altında, maçta da özellikle 2. yarıda bir kaç pozisyonda çok boştu ama arkadaşları topu ona atamadı. daha iyi olmalı ama grafiği iyiye gidiyor. 3 asisti var kağıt üzerinde ama ortalar üzerinden bu asistler. keskin ara paslarından görmeliyiz kendisinin. dilerim tepe sneijder'ini izletir bize yakın gelecekte ama sanki 13-14 ve 14-15 sneijder'ini göremeyeceğiz gibi bundan sonra. bunu da gole yakınlığı olarak söylüyorum.
son olarak takım için konuşursam; eksik olan yerlerimiz sağ bek, önlibero ve sağ açık pozisyonu. yasin bugün kötüydü ama bunda sağda olmasının etkisi büyük. bruma-yasin sol poldi-sinan sağ kanat rotasyonuna girmeli. 2 sol kanadı aynı anda sürmek bence yanlış. sağ bek için cavanda son umudumuz. kendisini görmeden bir şey demek istemiyorum ama gelmeli ve oynamalı. önlibero ise kanayan yaramız. hücuma destek verecek tolga'ya partner adama ihtiyacımız var. tehdit yaratmamız gerekiyor o noktadan.
not: stattaki koltuklar çok pisti. bir temizlik yapmak zor olmasa gerek. 1 senedir boşmuş gibiydi koltukların durumu.
not 23456789: tolga özkalfa dinlendirmeli. aynı maçta 2 penaltı ve 1 kırmızı kartı veremeyen hakemin mesleğini yapmasına gerek yok. daha ne görmeyi bekledi merak ediyorum.
geçen sene başındaki görüntüsünden çok uzak bir rize vardı karşımızda. ortasahanın ilerisinde ne yapacağını bilemeyen oyuncu topluluğu. pas yapamıyorlar. evet zaman zaman iyi pres yaptık ama bazı anlar gerçekten yuh dedirtti. kweuke dönene kadar allah'a emanet gidecekler gibi. hiç beğenmedim kendilerini. zaten bu sezonun ilk 4 haftasını baz alırsak ligde ciddi bir güç farkı var, ortada takım yok. ya kalın takımlar var, yada aşırı güçsüz. ayrıca sakat sakat kalecileri ile devam etmeleri ciddi hata oldu. topu çok kolay bize verdiler.
bize gelirsek; öncelikle riekerink. oyunu okuyamıyor bu adam. en azından şu kısa maraton için bunu söylebiliriz. yedek kulübesinde adam olmasa anlayacağım ama var bu sezon. takımın krize girdiği, yorulduğu anlarda bir şeyler yapması gerekiyor ama bu anı bir türlü ayarlayamıyor. akhisar maçında çok geç kaldıe, kayseri maçında acele etti ve bugün bir kez daha geç kaldı. 60'tan sonra başta yasin olmak üzere değişiklikler yapması gerekiyordu ama kendisi yanlış hatırlamıyorsam 77. dakikaya kadar bekledi. rakip güçlü olsa canımız yanacaktı, iki kere iki dört.
takıma gelirse; riekerink'in oynatmaya çalıştığı oyundan ben memnunum. eksiklikleri tabi ki var ama gelişecektir oyunumuz. topa sahip olan bir takım istiyorum diyordu beyimiz ve kendisi bunu her maç gösteriyor bize. bir oyunumuz var uzun bir aradan sonra. iç sahada bir şekilde sonuç alırız ama alışma sürecinde önemli olan deplasmanlarda takılmamak.
oyuncu performanslarına gelirsek; eren ve tolga ön plana çıktı. eren uzun yıllardır aradığımız oyuncu tipi. pivot santrafor her zaman imdat koludur ve türkiye liginde işlememesi söz konusu değil. takımı inanılmaz rahatlatıyor attığı gollerin yanında. kanatlara çıkıyor yeri geldiğinde ve ısrarla topun arkasında durmaya çalışıyor, savunmaya destek oluyor. 2-3 kere defansın önüne geldi ve bunları yaparken faul yapmıyor ve ofsayta düşme gibi bir durumu yok. 2015 yazında burak'ın alternatifi olarak kendisini ve kendi tipi birisini alsak farklı bir sezon geçirebilirdik. hep devam eren bey.
tolga tam ihtiyacımız olan noktaya transfer. çok değerli bir oyuncu kendisi ve katkısı umarım devam eder. rakip kaleye yaklaştıkça verimi düşüyor o sebeple ideal bir galatasaray'da kendisinin yanına iyi bir 8 numaraya ihtiyacımız var. mevcut kadroda josue dışında kendisine uygun partner yok.
tolga ve eren'in bir tık altında bruma ve sneijder var. bruma'nın eksiği çok ancak özgüven patlaması yaşıyor bana göre. ancak sağa bence hiç geçmemeli. sol kanatta mümkün olduğunca tutmalıyız kendisini. sneijder istekliydi. 10 numara gibi değil bana göre kendisi. gücü kuvveti yerinde olan sneijder tam bir 4-3-3 oyuncusu. şuan da fit ama yaşı sebebiyle kaldıramıyor orayı. çok koşuyor ama rakip kaleye yakın top alamıyor bir türlü. sürekli markaj altında, maçta da özellikle 2. yarıda bir kaç pozisyonda çok boştu ama arkadaşları topu ona atamadı. daha iyi olmalı ama grafiği iyiye gidiyor. 3 asisti var kağıt üzerinde ama ortalar üzerinden bu asistler. keskin ara paslarından görmeliyiz kendisinin. dilerim tepe sneijder'ini izletir bize yakın gelecekte ama sanki 13-14 ve 14-15 sneijder'ini göremeyeceğiz gibi bundan sonra. bunu da gole yakınlığı olarak söylüyorum.
son olarak takım için konuşursam; eksik olan yerlerimiz sağ bek, önlibero ve sağ açık pozisyonu. yasin bugün kötüydü ama bunda sağda olmasının etkisi büyük. bruma-yasin sol poldi-sinan sağ kanat rotasyonuna girmeli. 2 sol kanadı aynı anda sürmek bence yanlış. sağ bek için cavanda son umudumuz. kendisini görmeden bir şey demek istemiyorum ama gelmeli ve oynamalı. önlibero ise kanayan yaramız. hücuma destek verecek tolga'ya partner adama ihtiyacımız var. tehdit yaratmamız gerekiyor o noktadan.
not: stattaki koltuklar çok pisti. bir temizlik yapmak zor olmasa gerek. 1 senedir boşmuş gibiydi koltukların durumu.
not 23456789: tolga özkalfa dinlendirmeli. aynı maçta 2 penaltı ve 1 kırmızı kartı veremeyen hakemin mesleğini yapmasına gerek yok. daha ne görmeyi bekledi merak ediyorum.