176
galatasaray'ın uyutucu top çevirme oyununa 86 dakika dayanıp stadı terkettiğim maç. dolayısıyla 2. golü ve penaltıyı, iğrenç, kalabalık, ter kokan, 3. dünya ülkesi ülkemize yakışır kalabalıkta ve tıkanıklıkta olan metromuza erken varmaya çalışan binlerce kişiyle beraber stad dışından dinledim.
2-0 veya 3-0 olması zerre umudumda değil çünkü takımın oyununu beğenmedim... elbette artılar vardı ama genel itibariyle ne yazık ki ne tat verdik ne de ilerisi için umut.
* selçuk bey, görünen o ki riekerink bey'den daha büyükmüş. herkes bir anda sanki canını alacakmışız gibi öyle bir sahiplendi ki...o ve sneijder bey oyundayken galatasaray'ın orta sahası bitik. amma velakin tolga ciğerci diye bir maden bulmuşuz ki , of ki ne of..bu ligin çok üzerinde bir kalitesi var bu adamın resmen orta sahayı domine ediyor. oyunun sürekli içinde ve defansta , hücumda, mücadeleden kaçmıyor ve oyunu çok iyi okuyor. onu izlerken selçuk bey'in ne kadar yetersiz olduğunu daha iyi anlıyor insan...
* eren derdiyok inanılmaz mücadele etti, yakaladığı az sayıda pozisyonları hep olumlu kullandı, zaten ikisini gol yaptı, ve o attığı gol neydi öyle? herhalde çıplak gözle izlediğim en güzel gollerden biriydi... sürekli savunmasına yardım edip etkili presi ve fiziğiyle takıma güç kattı tıpkı tolga gibi. ayrıca hava toplarında drogba'dan sonra gerçekten etkili bir forvetimiz oldu. geçen 2 haftaya nazaran oyunun içine daha çok dahil olduğunu da eklemek lazım.
* bruma, herkesin en çok eleştirdiği ama bir o kadar da çok şey beklediği adam. sahada bizi ayağa kaldıran tek adam belki de. aldığı her topta pozisyon yaratmaya çabalıyor ve başarıyor da, biraz şanssızlık, biraz takımla uyumsuzluk, biraz da son kararlarındaki eksiklik nedeniyle hala eksiği çok ama gününde olursa her takımın canını yakabilecek bir potansiyel. boş alanda yakaladığı topları takımıyla daha iyi entegre olarak kullanabilirse büyük silah.
* yasin ve sabri'nin kanadı bugün çok verimsizdi. dediğim gibi sinan'dan çok çabuk vazgeçti riekerink ama yasin sağ kanatta hiç olmuyor , içeriye girdi falan kayboldu oralarda. sabri hata yapmadı elinden geleni yaptı ama yasin'in daha fazlasını yapması lazım. ya da formayı poldi'ye bırakması...
* rakibe orta sahamızı kolay geçirtmeme anlamında geçen haftalara göre bariz bir ilerleme vardı ve hücum presimiz çok etkiliydi, ama topa sahip olma oyunu oynarcasına çevirdiğimiz toplar artık çıldırtma noktasına geldi cidden bu futbol bir gram bile zevk vermiyor, özellikle selçuk ve sneijder neredeyse hiç etkili top kullanamadılar. sneijder'in ciddi anlamda bir kademe düştüğünü görmek malesef kötü. umarım kendini toparlar diyeceğim ama ne şut atabiliyor ne pozisyon yaratabiliyor ne de top kontrol edip oyunu yönlendirebiliyor, aldığı topu geriye oynayıp arada bir kaç tane diagonal pas haricinde yaptıkları boş presler var sadece...
* riekerink'in bu futbola ne taktiksel ne de oyuncu değişikliği anlamında bir katkısı olmadı malesef. kendisinin saha dışı yaptıklarını beğenmekle beraber, maç içerisinde çok fazla etkili olmadığını düşünüyorum. görünen o ki selçuk ve sneijder'i oyundan alabilecek nüfuza da sahip değil, böylece bize de bu ağır ve kısır futbolu bir süre daha izlemek düşüyor...forma adaletinin olmadığı, birilerinin fomsuz bile olsa hep oynadığı bir yerde başarı gelmesi çok zor. hoca anlaşılan mecburen daha çok oynatacak selçuk'u. sneijder zaten yarı tanrı olduğundan, oynamaması teklif dahi edilemez...
sonuç olarak 2-0 kazanmış olduk ama sadece topa sahip olma anlamında iyi bir takımı izlemek pek keyif vermedi...
2-0 veya 3-0 olması zerre umudumda değil çünkü takımın oyununu beğenmedim... elbette artılar vardı ama genel itibariyle ne yazık ki ne tat verdik ne de ilerisi için umut.
* selçuk bey, görünen o ki riekerink bey'den daha büyükmüş. herkes bir anda sanki canını alacakmışız gibi öyle bir sahiplendi ki...o ve sneijder bey oyundayken galatasaray'ın orta sahası bitik. amma velakin tolga ciğerci diye bir maden bulmuşuz ki , of ki ne of..bu ligin çok üzerinde bir kalitesi var bu adamın resmen orta sahayı domine ediyor. oyunun sürekli içinde ve defansta , hücumda, mücadeleden kaçmıyor ve oyunu çok iyi okuyor. onu izlerken selçuk bey'in ne kadar yetersiz olduğunu daha iyi anlıyor insan...
* eren derdiyok inanılmaz mücadele etti, yakaladığı az sayıda pozisyonları hep olumlu kullandı, zaten ikisini gol yaptı, ve o attığı gol neydi öyle? herhalde çıplak gözle izlediğim en güzel gollerden biriydi... sürekli savunmasına yardım edip etkili presi ve fiziğiyle takıma güç kattı tıpkı tolga gibi. ayrıca hava toplarında drogba'dan sonra gerçekten etkili bir forvetimiz oldu. geçen 2 haftaya nazaran oyunun içine daha çok dahil olduğunu da eklemek lazım.
* bruma, herkesin en çok eleştirdiği ama bir o kadar da çok şey beklediği adam. sahada bizi ayağa kaldıran tek adam belki de. aldığı her topta pozisyon yaratmaya çabalıyor ve başarıyor da, biraz şanssızlık, biraz takımla uyumsuzluk, biraz da son kararlarındaki eksiklik nedeniyle hala eksiği çok ama gününde olursa her takımın canını yakabilecek bir potansiyel. boş alanda yakaladığı topları takımıyla daha iyi entegre olarak kullanabilirse büyük silah.
* yasin ve sabri'nin kanadı bugün çok verimsizdi. dediğim gibi sinan'dan çok çabuk vazgeçti riekerink ama yasin sağ kanatta hiç olmuyor , içeriye girdi falan kayboldu oralarda. sabri hata yapmadı elinden geleni yaptı ama yasin'in daha fazlasını yapması lazım. ya da formayı poldi'ye bırakması...
* rakibe orta sahamızı kolay geçirtmeme anlamında geçen haftalara göre bariz bir ilerleme vardı ve hücum presimiz çok etkiliydi, ama topa sahip olma oyunu oynarcasına çevirdiğimiz toplar artık çıldırtma noktasına geldi cidden bu futbol bir gram bile zevk vermiyor, özellikle selçuk ve sneijder neredeyse hiç etkili top kullanamadılar. sneijder'in ciddi anlamda bir kademe düştüğünü görmek malesef kötü. umarım kendini toparlar diyeceğim ama ne şut atabiliyor ne pozisyon yaratabiliyor ne de top kontrol edip oyunu yönlendirebiliyor, aldığı topu geriye oynayıp arada bir kaç tane diagonal pas haricinde yaptıkları boş presler var sadece...
* riekerink'in bu futbola ne taktiksel ne de oyuncu değişikliği anlamında bir katkısı olmadı malesef. kendisinin saha dışı yaptıklarını beğenmekle beraber, maç içerisinde çok fazla etkili olmadığını düşünüyorum. görünen o ki selçuk ve sneijder'i oyundan alabilecek nüfuza da sahip değil, böylece bize de bu ağır ve kısır futbolu bir süre daha izlemek düşüyor...forma adaletinin olmadığı, birilerinin fomsuz bile olsa hep oynadığı bir yerde başarı gelmesi çok zor. hoca anlaşılan mecburen daha çok oynatacak selçuk'u. sneijder zaten yarı tanrı olduğundan, oynamaması teklif dahi edilemez...
sonuç olarak 2-0 kazanmış olduk ama sadece topa sahip olma anlamında iyi bir takımı izlemek pek keyif vermedi...