11700
kendisini körü körüne savunanların anlamamakta ısrar ettikleri şeyler var.
1 - sneijder'i eleştirenler de galatasaraylı ve emin olun en az sizin kadar iyi oynamasını, takıma katkı sağlamasını istiyorlar.
2 - sneijder'in bir dönem dünya'nın en büyük kulüplerinde forma giymiş, kaliteli bir oyuncu olduğunu eleştirenler de farkında.
3 - sneijder'e muhtaçmışız gibi bir durum yaratılıyor ve bu tamamen yanlış. kendisine verdiğimiz parayı verecek bir avrupa kulübü yoktur. belki rusya olabilir. katar, çin falan bunlar olabilir. kısaca kendisi bizden hayvanlar gibi para kazanıyor. yani şu aşamada sneijder galatasaray için değil, galatasaray sneijder için şanstır.
4 - geldiğinden beri kötü oynadığı dönemler için ısrarla etrafındakiler şöyle, pas atacak adam yok zırvaları alıp yürüyor. edin visca'nın mehmet batdal'la, batalla'nın sercan yıldırım'la, n'diaye'nin musa çağıranla oynadığını farkında mısınız? bu adamların takımlarına verdiği katkıyı bekliyoruz daha fazlasını değil.
5 - adam eksiltmemesi. bakın eksiltememesi değil. eksiltmemesi. yani çalım atmaması. sneijder'in ayda yılda bir yaptığı, yapınca da gözümüzün pasını silen ve de en önemlisi hücumlarımıza renk katan çalımlarını hepimizi izledik gördük. ama adam bunu yılda dört kere falan yapıyor. demek ki bunu yapacak yeteneği var ve yapmıyor. şimdi diyeceksiniz ki sneijder hiçbir zaman öyle çalım oyuncusu olmadı. büyük futbolcu nedir biliyor musunuz? o ligin, o maçın, karşı takımın şartlarına göre yeteneğini kullanan adamdır. sneijder şu ana kadar öyle bir futbolcu olmadıysa türkiye'de olacak arkadaş. bütün takımlar bize danalar gibi kapanırken ve bu adamın bunu yapacak yeteneği varken "aa ama benim futbol tarzım öyle değil" durumu bir bok kazandırmaz bize. kısacası hiç risk almıyor. selçuk'u eleştirdiğimiz durumla aynı yani. risksiz oyun. adam eksiltme risk işidir çünkü. bu riski alacak yeteneği var ve almıyor deli eden durum bu.
6 - etiket. sneijder'in sneijder olduğu için sevilme ve beğenilme durumu. bakın bir oyuncuya, özellikle de böyle isimli bir oyuncuya hayran olmak çok doğaldır. ister kabul edin, ister etmeyin bu futbolcu eli yüzü düzgün, yabancı bir futbolcuysa bu hayranlık iki katına çıkar özellikle türkiye'de. şimdi kendinize sorun bakalım bu adamın adı burhan olsaydı, tipi di maria kıvamında olsaydı, kariyeri yetenekleri bire bir aynı olsaydı yine bu kadar savunulur muydu? hiç sanmıyorum. evet diyeni de samimi bulmuyorum.
7 - yarın öbür gün çakar görürsünüz durumu. oğlum manyak mısınız siz? çaksın işte ne güzel hep birlikte zıplayalım havalara. kim neyi görüyor yani? hee bütün bu eleştiriler zaten uzaktan bir zımbalamayla, bir asistle falan değişecek niteliksizlikteyse onu eleştirenin de taa... ben. bir asistle, bir golle değişecekse hiç eleştirme daha iyi.
8 - yukarıda savunulurken yazılmış ilk cümle olarak. bu adam bir oyun kurucu. heh işte biz de onu diyoruz be kardeşim. oyun kurucu gibi oynuyor mu sizce. on numara gibi oynuyor mu yani? ara pasları, kilit paslar havada uçuşuyor mu? yok. sağı açılacak, solu açılacak zımbalayacak sneijder. oyun kurucu tanımı bu mu sizce? bundan başka bir şey yapmıyor çünkü uzun süredir.
9 - orada oynamaz, burada oynamaz durumu. yemin ediyorum deli eder adamı. ulan dünya üzerinde tek bir futbolcu yok ki sneijder kadar pozisyonu belli olmasın yahu. geldiğinden beri yok orası onun yeri değil, yok kanat değil, yok forvetin arkası ama tam arkası sayılmaz aslında falan. neresi abi bir anlatın ya. kendi de farkında değil ki adamın. kanattan şikayetçiydi serbest oynatıyoruz yine kanada atıyor kendini. oraya koy olmuyor. buraya koy olmuyor. çok sinir bozucu. bence basın toplantısı yapsın desin ki aha ben burada oynuyorum agalar ona göre. biz de öyle izleyelim hoca da ona göre oynatsın abi.
10 - gereksiz agresiflik ve her pozisyonda hakeme el kol. bakın takımı savunmak sahiplenmek iyidir. yalnız rica ediyorum formanızı bir maçlığına çıkarıp sneijder'i izleyin. adam her pozisyon, abartısız her pozisyon hakeme sallıyor. haklı, haksız, doğru, yanlış fark etmeden. hakem olmayınca da etrafına, takım arkadaşlarına sallıyor. birisi çıkıp onun harcadığı pozisyonlarda aynı tepkiyi verse nasıl karşılar acaba?
sonuç olarak sneijder iyidir hoştur ama bizim takıma lükstür. bizim ondan beklediklerimizi veremeyecekse de sırf adı sneijder diye takımda tutmanın bir anlamı yoktur. bu görüşlerim yarın öbür gün beşiktaş maçı'nda uzaktan iki tane saplasa da değişmeyecek. çünkü bunun sürekli olmayacağına maalesef ki adım gibi eminim. diyeceklerim bu kadar.
1 - sneijder'i eleştirenler de galatasaraylı ve emin olun en az sizin kadar iyi oynamasını, takıma katkı sağlamasını istiyorlar.
2 - sneijder'in bir dönem dünya'nın en büyük kulüplerinde forma giymiş, kaliteli bir oyuncu olduğunu eleştirenler de farkında.
3 - sneijder'e muhtaçmışız gibi bir durum yaratılıyor ve bu tamamen yanlış. kendisine verdiğimiz parayı verecek bir avrupa kulübü yoktur. belki rusya olabilir. katar, çin falan bunlar olabilir. kısaca kendisi bizden hayvanlar gibi para kazanıyor. yani şu aşamada sneijder galatasaray için değil, galatasaray sneijder için şanstır.
4 - geldiğinden beri kötü oynadığı dönemler için ısrarla etrafındakiler şöyle, pas atacak adam yok zırvaları alıp yürüyor. edin visca'nın mehmet batdal'la, batalla'nın sercan yıldırım'la, n'diaye'nin musa çağıranla oynadığını farkında mısınız? bu adamların takımlarına verdiği katkıyı bekliyoruz daha fazlasını değil.
5 - adam eksiltmemesi. bakın eksiltememesi değil. eksiltmemesi. yani çalım atmaması. sneijder'in ayda yılda bir yaptığı, yapınca da gözümüzün pasını silen ve de en önemlisi hücumlarımıza renk katan çalımlarını hepimizi izledik gördük. ama adam bunu yılda dört kere falan yapıyor. demek ki bunu yapacak yeteneği var ve yapmıyor. şimdi diyeceksiniz ki sneijder hiçbir zaman öyle çalım oyuncusu olmadı. büyük futbolcu nedir biliyor musunuz? o ligin, o maçın, karşı takımın şartlarına göre yeteneğini kullanan adamdır. sneijder şu ana kadar öyle bir futbolcu olmadıysa türkiye'de olacak arkadaş. bütün takımlar bize danalar gibi kapanırken ve bu adamın bunu yapacak yeteneği varken "aa ama benim futbol tarzım öyle değil" durumu bir bok kazandırmaz bize. kısacası hiç risk almıyor. selçuk'u eleştirdiğimiz durumla aynı yani. risksiz oyun. adam eksiltme risk işidir çünkü. bu riski alacak yeteneği var ve almıyor deli eden durum bu.
6 - etiket. sneijder'in sneijder olduğu için sevilme ve beğenilme durumu. bakın bir oyuncuya, özellikle de böyle isimli bir oyuncuya hayran olmak çok doğaldır. ister kabul edin, ister etmeyin bu futbolcu eli yüzü düzgün, yabancı bir futbolcuysa bu hayranlık iki katına çıkar özellikle türkiye'de. şimdi kendinize sorun bakalım bu adamın adı burhan olsaydı, tipi di maria kıvamında olsaydı, kariyeri yetenekleri bire bir aynı olsaydı yine bu kadar savunulur muydu? hiç sanmıyorum. evet diyeni de samimi bulmuyorum.
7 - yarın öbür gün çakar görürsünüz durumu. oğlum manyak mısınız siz? çaksın işte ne güzel hep birlikte zıplayalım havalara. kim neyi görüyor yani? hee bütün bu eleştiriler zaten uzaktan bir zımbalamayla, bir asistle falan değişecek niteliksizlikteyse onu eleştirenin de taa... ben. bir asistle, bir golle değişecekse hiç eleştirme daha iyi.
8 - yukarıda savunulurken yazılmış ilk cümle olarak. bu adam bir oyun kurucu. heh işte biz de onu diyoruz be kardeşim. oyun kurucu gibi oynuyor mu sizce. on numara gibi oynuyor mu yani? ara pasları, kilit paslar havada uçuşuyor mu? yok. sağı açılacak, solu açılacak zımbalayacak sneijder. oyun kurucu tanımı bu mu sizce? bundan başka bir şey yapmıyor çünkü uzun süredir.
9 - orada oynamaz, burada oynamaz durumu. yemin ediyorum deli eder adamı. ulan dünya üzerinde tek bir futbolcu yok ki sneijder kadar pozisyonu belli olmasın yahu. geldiğinden beri yok orası onun yeri değil, yok kanat değil, yok forvetin arkası ama tam arkası sayılmaz aslında falan. neresi abi bir anlatın ya. kendi de farkında değil ki adamın. kanattan şikayetçiydi serbest oynatıyoruz yine kanada atıyor kendini. oraya koy olmuyor. buraya koy olmuyor. çok sinir bozucu. bence basın toplantısı yapsın desin ki aha ben burada oynuyorum agalar ona göre. biz de öyle izleyelim hoca da ona göre oynatsın abi.
10 - gereksiz agresiflik ve her pozisyonda hakeme el kol. bakın takımı savunmak sahiplenmek iyidir. yalnız rica ediyorum formanızı bir maçlığına çıkarıp sneijder'i izleyin. adam her pozisyon, abartısız her pozisyon hakeme sallıyor. haklı, haksız, doğru, yanlış fark etmeden. hakem olmayınca da etrafına, takım arkadaşlarına sallıyor. birisi çıkıp onun harcadığı pozisyonlarda aynı tepkiyi verse nasıl karşılar acaba?
sonuç olarak sneijder iyidir hoştur ama bizim takıma lükstür. bizim ondan beklediklerimizi veremeyecekse de sırf adı sneijder diye takımda tutmanın bir anlamı yoktur. bu görüşlerim yarın öbür gün beşiktaş maçı'nda uzaktan iki tane saplasa da değişmeyecek. çünkü bunun sürekli olmayacağına maalesef ki adım gibi eminim. diyeceklerim bu kadar.