392
teker teker turlar geçip, ipekçide kupayı aldığımız maç. öncelikle bu maça gidebilen 15-20 bin arası taraftardan biri olduğum için çok şanslıyım. bu maçı kaçırsaydım çok üzülürdüm. salonda bir tane boş yer yoktu. merdivenler, kapı önleri ful ve koltuklarda da haddinden fazla insan. kareografiyi görmedim hala da bakmadım ama ultraaslanın en iyi oluşumu olan ultraaslan üniye teşekkür ederim. maç başlarken türkiye laiktir laik kalacak diye salonun inlemesine şaşırdım ve sevindim. ama tabi ki benim bulunduğum yerde pek ilgi görmedi. ultraslan fikir olarak bana çok ters olsa da maçta bir an bile susmadıkları için onlara da teşekkür ederim ki ben de yanlarındaydım.
takıma ve maça gelecek olursak, ilk periyot muazzam başladık ki plan buydu. göksenin herkesin gördüğü üzere bu salonda canavara dönüşüyor. onunla başlamak çok akıllı bir hareketti. ilk periyot ne attıysak girdi resmen, geçen maç attığımızdan çok ilk periyot üçlük attık. maç harika gidiyordu bizim için ta ki mccollum girene kadar. sinan muazzam bir ilk çeyrek sonrası yoruldu ve errick girdi. ama errick takımı çok yavaşlattı, top kayıpları yaptı ve normalde atması gereken boş üçlüğü sokamadı. fark o ara kapandı. ondan sonra maç hep bizim üstünlüğümüzdeydi ama bir türlü koparamadık maçı. son periyotun son 4 dakikası ise gerilim filmi gibiydi. biz de onlar da atamadı ama son sözü söyledik ve kazandık.
lasme finallerin mvp'si oldu ki bu maçta çok üst düzey bir oyun ortaya koydu. buralara geldiysek en büyük paya sahip 2 oyuncudan biri. diğeri ise micov. bir oyuncu bu kadar sakin olamaz. en zor anda topu ver ve atsın. bu maç çok sayı atamadı ama maçı dikkatle izlerseniz hücumu çok iyi organize etti. top onun eline geldiğinde hücumlar çok iyiydi. mccollum bu sene çok iyi performans gösterdi. taraftar en çok onu eleştirdi ama o kendi basketbolunu oynamaya devam etti ve sonunda mvp oldu. ama finallerin ilk 6 periyotu bunu kaldıramadı. ondan sonrası ise bildiğimiz mccollum vardı sahada ve ikinci yarı takımın hücumdaki en iyisi oldu. tebrikler mvp. blake ise uzun zaman sonra finallerde geri döndü. bir güven kaybı ve yorgunluk vardı üzerinde ama finalde beklentileri karşılayarak bizleri şaşırtmadı. göksenin beklediğimiz her şeyi yaptı ve kendisi sahadaki bizdi. bir an olsun mücadeleyi bırakmadı ve kendine güvendiği zaman üçlükleri nasıl soktuğunu da bize gösterdi. davis bana göre kupayı bize getiren en önemli faktör oldu. bir anda hiç hesapta yokken muazzam performanslar gösterdi. bu maçta belki o kadar etkili değildi ama o bire birleri yok mu o bire birleri, eline sağlık be davis. jerrels, green, duşan, ege, şafak belki bu maç bize katkı veremedi ama onlara da helal olsun diyorum, onlarında bu kupada payı büyük. ve son olarak kaptan. uzun süredir alıştığımız sinan değildi. evet savunması fena değildi ama bariz bir düşüş vardı. en son lig maçında çok iyi oynamıştı ve bu performansın sinyallerini vermişti ama bu maç bu kadar iyi oynayacağını beklemiyordum. topta onun ellerindeyken maç bitti ve kupayı kaldırdı. bu performansa da bu yakışırdı.
ergin hocama ayrı parantez açmak istiyorum. adam geldiğinden beri basketbolumuz o kadar gelişti ki. tabi oktay mahmudi'yi sevmesem de onunla başladı aslında serüven. sonra ergin hocam geldi, önce şampiyonluk, sonra euroleauge'deki güzel performans ve şimdi de bu kupa. elindeki kısıtlı kadro ile büyük işler başardı ve 3. avrupa kupasını kaldırdı. ayrıca bu sene maaşını da hayli düşürdü sırf bu takımın başarısı için. hakkı kesinlikle ödenmez, seneye euroleauge'de kendisine ve ekibine şimdiden başarılar ve her şey için teşekkürler.
maç bittikten sonra salon adeta bayram yeri gibiydi. bu arada o halde bile yönetim istifa demesi taraftarın güzel bir hareket oldu. bu arada lasme ve blake bizden iyi çiftetelli oynuyormuş bunu da görmüş olduk. ergin ataman yine klasik sevinmesi ile bütün sahayı dolaştı. sonunda da o güzel kupa kaptanın ellerinde havaya kalktı.
belki çok teşekkür ettim bu entry'de ama elimde değil. tekrar tekrar her şey için teşekkür ediyorum, takıma, taraftara ve koça. bunu hak ettik. tebrikler potanın aslanları.
takıma ve maça gelecek olursak, ilk periyot muazzam başladık ki plan buydu. göksenin herkesin gördüğü üzere bu salonda canavara dönüşüyor. onunla başlamak çok akıllı bir hareketti. ilk periyot ne attıysak girdi resmen, geçen maç attığımızdan çok ilk periyot üçlük attık. maç harika gidiyordu bizim için ta ki mccollum girene kadar. sinan muazzam bir ilk çeyrek sonrası yoruldu ve errick girdi. ama errick takımı çok yavaşlattı, top kayıpları yaptı ve normalde atması gereken boş üçlüğü sokamadı. fark o ara kapandı. ondan sonra maç hep bizim üstünlüğümüzdeydi ama bir türlü koparamadık maçı. son periyotun son 4 dakikası ise gerilim filmi gibiydi. biz de onlar da atamadı ama son sözü söyledik ve kazandık.
lasme finallerin mvp'si oldu ki bu maçta çok üst düzey bir oyun ortaya koydu. buralara geldiysek en büyük paya sahip 2 oyuncudan biri. diğeri ise micov. bir oyuncu bu kadar sakin olamaz. en zor anda topu ver ve atsın. bu maç çok sayı atamadı ama maçı dikkatle izlerseniz hücumu çok iyi organize etti. top onun eline geldiğinde hücumlar çok iyiydi. mccollum bu sene çok iyi performans gösterdi. taraftar en çok onu eleştirdi ama o kendi basketbolunu oynamaya devam etti ve sonunda mvp oldu. ama finallerin ilk 6 periyotu bunu kaldıramadı. ondan sonrası ise bildiğimiz mccollum vardı sahada ve ikinci yarı takımın hücumdaki en iyisi oldu. tebrikler mvp. blake ise uzun zaman sonra finallerde geri döndü. bir güven kaybı ve yorgunluk vardı üzerinde ama finalde beklentileri karşılayarak bizleri şaşırtmadı. göksenin beklediğimiz her şeyi yaptı ve kendisi sahadaki bizdi. bir an olsun mücadeleyi bırakmadı ve kendine güvendiği zaman üçlükleri nasıl soktuğunu da bize gösterdi. davis bana göre kupayı bize getiren en önemli faktör oldu. bir anda hiç hesapta yokken muazzam performanslar gösterdi. bu maçta belki o kadar etkili değildi ama o bire birleri yok mu o bire birleri, eline sağlık be davis. jerrels, green, duşan, ege, şafak belki bu maç bize katkı veremedi ama onlara da helal olsun diyorum, onlarında bu kupada payı büyük. ve son olarak kaptan. uzun süredir alıştığımız sinan değildi. evet savunması fena değildi ama bariz bir düşüş vardı. en son lig maçında çok iyi oynamıştı ve bu performansın sinyallerini vermişti ama bu maç bu kadar iyi oynayacağını beklemiyordum. topta onun ellerindeyken maç bitti ve kupayı kaldırdı. bu performansa da bu yakışırdı.
ergin hocama ayrı parantez açmak istiyorum. adam geldiğinden beri basketbolumuz o kadar gelişti ki. tabi oktay mahmudi'yi sevmesem de onunla başladı aslında serüven. sonra ergin hocam geldi, önce şampiyonluk, sonra euroleauge'deki güzel performans ve şimdi de bu kupa. elindeki kısıtlı kadro ile büyük işler başardı ve 3. avrupa kupasını kaldırdı. ayrıca bu sene maaşını da hayli düşürdü sırf bu takımın başarısı için. hakkı kesinlikle ödenmez, seneye euroleauge'de kendisine ve ekibine şimdiden başarılar ve her şey için teşekkürler.
maç bittikten sonra salon adeta bayram yeri gibiydi. bu arada o halde bile yönetim istifa demesi taraftarın güzel bir hareket oldu. bu arada lasme ve blake bizden iyi çiftetelli oynuyormuş bunu da görmüş olduk. ergin ataman yine klasik sevinmesi ile bütün sahayı dolaştı. sonunda da o güzel kupa kaptanın ellerinde havaya kalktı.
belki çok teşekkür ettim bu entry'de ama elimde değil. tekrar tekrar her şey için teşekkür ediyorum, takıma, taraftara ve koça. bunu hak ettik. tebrikler potanın aslanları.