21
real madrid'i 3-0'la süpürdüler.
yıllardır bok atarız ülker'le birleştikleri için. önceleri takımın isminde ülker olmasına bok atardık, son yıllarda bizim takımın isminin yalnız yazıldığını hatırlamıyorum. sonradan anlaşıldı ki avrupa basketbolu sponsorlar olmadan mücadele edilebilecek bir yer değilmiş. doğru olanı güçlü sponsorlarla uzun süreli anlaşmalar imzalamakmış. aslında bunu bizim değil yönetimin farketmesi gerekiyordu ama hakan üstünberk sonrası gelen birilerinin eşi, dostu olan yada lise ile bağı olan yöneticiler bol sıfırlı maaşlarından başka bir şeyle ilgilenmediler. dahası çoğu kez ergin ataman ve takımına yarardan çok zararları oldular.
iki sezondur fenerbahçe basketbol takımı mükemmel yönetiliyor. dünkü başarılarından sonra bütçe üzerinden eleştirilmesi çok saçma bir durum. galatasaray'ın marka değeri fenerbahçe'den daha mı az sanki. tam tersi bizim marka değerimiz çok daha fazla. bu durumda rakibin bütçesine bok atmak yerine biz neden böyle bütçeler yaratamıyoruz onu tartışamız lazım. rakip avrupa'da şampiyonluğa koşarken bizim başkanımız olacak şahıs genel kurulda basketbol bütçesini daha da küçültmekten bahsediyor. asıl konuşmamız gereken mesele bu.
bir de obradovic bizi abdi ipekçi'de yenemiyor meselesi var. tamam yarıştığımız bütçeler, yaşadığımız sorunlar falan düşünülünce başarıdır bu ama konumuz bu değil ki? adamlar avrupa şampiyonluğuna koşuyor, sen tutup puhahah bizi sahamızda yenemiyorlar diyorsun. bu çok afedersiniz fenerbahçelileşmektir. zira biz futbolda 2000 yılından beri avrupa başarılarımızdan bahsederken fenerbahçe taraftarı hep kadıköy'de bize karşı yenilmemekten söz etmiştir. ben arada bir fark göremiyorum.
yaşadıkları başarı çok açı söyleyim bana koyuyor. ancak sırf bu yüzden başarılarını saçma sapan argümanlarla eleştirmem. fenerbahçe gibi bir camia herhangi bir spor dalında avrupada başarılı oluyorken biz neden bu haldeyiz onu sorgularım.
yıllardır bok atarız ülker'le birleştikleri için. önceleri takımın isminde ülker olmasına bok atardık, son yıllarda bizim takımın isminin yalnız yazıldığını hatırlamıyorum. sonradan anlaşıldı ki avrupa basketbolu sponsorlar olmadan mücadele edilebilecek bir yer değilmiş. doğru olanı güçlü sponsorlarla uzun süreli anlaşmalar imzalamakmış. aslında bunu bizim değil yönetimin farketmesi gerekiyordu ama hakan üstünberk sonrası gelen birilerinin eşi, dostu olan yada lise ile bağı olan yöneticiler bol sıfırlı maaşlarından başka bir şeyle ilgilenmediler. dahası çoğu kez ergin ataman ve takımına yarardan çok zararları oldular.
iki sezondur fenerbahçe basketbol takımı mükemmel yönetiliyor. dünkü başarılarından sonra bütçe üzerinden eleştirilmesi çok saçma bir durum. galatasaray'ın marka değeri fenerbahçe'den daha mı az sanki. tam tersi bizim marka değerimiz çok daha fazla. bu durumda rakibin bütçesine bok atmak yerine biz neden böyle bütçeler yaratamıyoruz onu tartışamız lazım. rakip avrupa'da şampiyonluğa koşarken bizim başkanımız olacak şahıs genel kurulda basketbol bütçesini daha da küçültmekten bahsediyor. asıl konuşmamız gereken mesele bu.
bir de obradovic bizi abdi ipekçi'de yenemiyor meselesi var. tamam yarıştığımız bütçeler, yaşadığımız sorunlar falan düşünülünce başarıdır bu ama konumuz bu değil ki? adamlar avrupa şampiyonluğuna koşuyor, sen tutup puhahah bizi sahamızda yenemiyorlar diyorsun. bu çok afedersiniz fenerbahçelileşmektir. zira biz futbolda 2000 yılından beri avrupa başarılarımızdan bahsederken fenerbahçe taraftarı hep kadıköy'de bize karşı yenilmemekten söz etmiştir. ben arada bir fark göremiyorum.
yaşadıkları başarı çok açı söyleyim bana koyuyor. ancak sırf bu yüzden başarılarını saçma sapan argümanlarla eleştirmem. fenerbahçe gibi bir camia herhangi bir spor dalında avrupada başarılı oluyorken biz neden bu haldeyiz onu sorgularım.