4524
şu anki durumunu aşırı derecede fransız ihtilali öncesi fransa'sına benzettiğim kulübümüz.
fransız ihtilalinden önce fransa'da ekonomik olarak güç kazanıp siyasi hiçbir gücü ve söz söyleme hakkı olmayan orta sınıf mülk sahibi girişimci grubu, yani burjuvalar, ülke yönetiminde söz sahibi olmak istiyorlardı.
ülke yönetimi ise başta aşırı mutlak güç olan kral ve onun etrafındaki bir kaç ayrıcalıklı eski soylu aristokrat kimselerin elindeydi. 1700'lü yıllarda sürekli ingiltere ile didişen fransa, abd'nin ingiltere karşısındaki bağımsızlık mücadelesine de yoğun maddi destek verince ekonomik olarak çökme durumuna gelmişti ve ilk defa burjuvalara gün doğmuştu.
ülkenin ekonomik durumundan dolayı kral eski soylu ve aristokratlara, onlar da zaten fakir olan köylü ve yoksul kentli işçilere yükleniyorlardı. dolayısıyla hem ekonomik hem siyasi bunalımda olan bir halk, ihtilal meydana getirmiş oldu.
tabi ki bu kadar kısa anlatılacak bir olay değil ama burası da tarih sözlüğü değil.
gelelim bizimle ilgisine.
malumunuz, kulübümüz galatasaray liseli ve galatasaray çapında bir spor kulübünü yönetecek kadar vasfa sahip olmayan aristokratlarca yönetiliyor ve kulübün asıl gelirlerini sağlayan kişilerin hiçbir söz hakkı bulunmuyor.
zaten durum böyleyken kulübümüz bir de ekonomik ve sportif açıdan dibe çökmüş durumda.
ne dersiniz buradan bir ihtilal çıkar mı?
fransız ihtilalinden önce fransa'da ekonomik olarak güç kazanıp siyasi hiçbir gücü ve söz söyleme hakkı olmayan orta sınıf mülk sahibi girişimci grubu, yani burjuvalar, ülke yönetiminde söz sahibi olmak istiyorlardı.
ülke yönetimi ise başta aşırı mutlak güç olan kral ve onun etrafındaki bir kaç ayrıcalıklı eski soylu aristokrat kimselerin elindeydi. 1700'lü yıllarda sürekli ingiltere ile didişen fransa, abd'nin ingiltere karşısındaki bağımsızlık mücadelesine de yoğun maddi destek verince ekonomik olarak çökme durumuna gelmişti ve ilk defa burjuvalara gün doğmuştu.
ülkenin ekonomik durumundan dolayı kral eski soylu ve aristokratlara, onlar da zaten fakir olan köylü ve yoksul kentli işçilere yükleniyorlardı. dolayısıyla hem ekonomik hem siyasi bunalımda olan bir halk, ihtilal meydana getirmiş oldu.
tabi ki bu kadar kısa anlatılacak bir olay değil ama burası da tarih sözlüğü değil.
gelelim bizimle ilgisine.
malumunuz, kulübümüz galatasaray liseli ve galatasaray çapında bir spor kulübünü yönetecek kadar vasfa sahip olmayan aristokratlarca yönetiliyor ve kulübün asıl gelirlerini sağlayan kişilerin hiçbir söz hakkı bulunmuyor.
zaten durum böyleyken kulübümüz bir de ekonomik ve sportif açıdan dibe çökmüş durumda.
ne dersiniz buradan bir ihtilal çıkar mı?
